Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Kasım '12

 
Kategori
Güncel
 

Bir tek kişi kalsak bile…

Bir tek kişi kalsak bile…
 

www.haberte.com


Her 10 Kasım sabahında olduğu gibi ailece camın önüne dizildik, sirenlerin çalmasını bekliyoruz. Binamız, çam ağaçlarıyla çevrili küçük bir koruluğa bakıyor. Etrafımız 10-15 katlı blok apartmanlardan oluşan sitelerle çevrili. Her birisi bir mahalle büyüklüğünde. Hani her binaya birer muhtarlık verilse yeridir. Bahçe içerisinde, kapısında güvenlik görevlisi bulunan, dört bir tarafı kameralarla izlenen, çoğunluğu birbirinden habersiz insanların yaşadığı dev bloklar…

Şimdi Ankara’da ya da Dolmabahçe Sarayı’nda olmak vardı diye üzüntüyle iç geçiriyorum. Kendi kendime söz veriyorum; inşallah seneye Anıtkabir’de olacağım… Ama olsun diyorum, geniş bir ferahlamayla; Anıtkabir ya da Dolmabahçe ne fark eder? Nerede olursak olalım, Atamızın manevi huzurunda saygı duruşunda bulunabilir, bir Fatiha okuyabiliriz. Maneviyat denen o güçlü duygular, her zaman bizi sevdiklerimize ulaştırabilir… Yeter ki inanalım…

Bir taraftan saate bakarken diğer taraftan da gözüm televizyona takılıyor. Anma töreni Anıtkabir’den canlı olarak veriliyor. Ankara’da yağışlı bir hava mevcut.  Anıtkabir askerler, öğrenciler ve öğretmenler ile dolmuş… Devlet erkânı aslanlı yoldan ilerliyor. Türk halkı dışarıda resmi törenin bitmesini bekliyor. Herkes orada, bir tek başbakan yok. Kendisi, Brunei Sultanı’nı ziyaret ediyor…

Gözlerimi tekrar karşımızdaki koruluğa çeviriyorum. Birkaç vatandaş yürüyor. Sirenler çalarken acaba duracaklar mı diye düşünüyorum… Ve sirenler çalmaya başlıyor, araçların korna sesleri siren seslerine karışıyor. Yine gözlerimiz nemleniyor, annem ağlamaklı bir vaziyette içinden dua ediyor. Ben kendimi bildim bileli her 10 Kasım’da gider, camın önünde saygı duruşunda bulunur, duasını yapar ve her seferinde de ağlamaklı olur. Tatil gününe rastlayan 10 Kasım’larda biz de onu yalnız bırakmayız. Ailesinin dışında bir insan için yarım asırdan fazla ağlanır mı? Ağlıyoruz işte; sanki dün aramızdan ayrılmış gibi… Bu nasıl bir sevgi? Böylesine sevilen ve 74 yıldır arkasından gözyaşı dökülen kaç lider vardır acaba yeryüzünde? Olduğunu sanmıyorum. O bir tek biz de var; Gazi Mustafa Kemal Atatürk…

Bütün bu düşünceler hızla beynimden geçerken birden gözüm karşımızdaki beş-altı bloktan oluşan sitenin üst katlarındaki bir balkona takılıyor. Tek başına bir kadın, hiç hareketsiz dikiliyor. Üstünde mavi bir giysi var, kısa saçlı. Genç olduğunu tahmin ediyorum, zira bulunduğum yerden yüzünü çok fazla seçemiyorum. Balkonunda ay-yıldızlı bayrağımız dalgalanıyor ve o tek başına dimdik ayağa kalkmış, Atasına saygı duruşunda bulunuyor. Etrafında kimse yok, ayıp olmasın diye ayağa kalkmamış, birileri görsün ya da takdir edilsin diye değil; kendi hür iradesiyle, isteyerek, severek, içten, yalansız ve riyasız… Keşke diyorum, keşke fotoğrafını çekebilseydim de bu ânı ölümsüzleştirebilseydim ama fotoğraf makineme ulaşana kadar sirenler susar, yetişemem...

Sirenler sustu ve içeriye girdi…

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü 74. ölüm yıldönümünde Anıtkabir’de, Dolmabahçe Sarayında, sokaklarda, Türkiye’nin dört bir yanında ve yurt dışında binlerce kişi andı. İnsanlar sel oldu aktı… Yazılı ve görsel basında sayfa sayfa fotoğraflar yer aldı. İzdiham nedeniyle Anıtkabir’deki turnikeler kullanılamaz hale gelmiş. Bu nedenle de ziyaretçi sayısı bilinemiyormuş…

Bilinemez… Çünkü görünenlerden daha fazla görünmeyen bir halk var… Evlerinde, balkonlarında, gözden uzak nice mekânlarda, Atası için sessizce ayağa kalkan binlerce insanı göremezler!

Görselerdi, bilirlerdi…Buz dağının bir de altı var; Biz görünenden daha fazlayız...

Bir tek kişi kalsak bile, Gazi Mustafa Kemal Atatürk, her zaman bizimle birlikte yaşayacak, yaşatacağız… Sevgiyle, saygıyla ve minnetle…

Tülay Hergünlü

İstanbul

11 Kasım 2012

 
Toplam blog
: 516
: 1080
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

1955 Ankara doğumluyum. Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi mezunuyum. İstanbul'da uzun yıllar..