Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Şubat '07

 
Kategori
Doğal Hayat / Çevre
 

Bir ülke düşünün

Bir ülke düşünün
 

Bir ülke düsünün huzurun orada ikamet ettigi. Orada yasayan insanlarin birbirlerini tanidigi; son koloni, koloni olduklarini hic bir zaman hissetmemis bir ülke. Mavinin ortasinda 3 ada Antartikse gitmenin oraya ulasmaktan cok daha kolay oldugu bir Ülke. Ayda bir bir geminin bazi ihtiyac maddelerinin birakip tekrar o insanlari kendi yasamlarina terk ettigi bir ülke.

Bir ülke düsünün havalimanin olmadigi. Son bir iki sene icersinde hediye edilen satelit telefona sahip bir ülke. Televizyonun, gazetenin olmadigi bir ülke.

Tabiat'in acimasiz oldugu, firtina, Orkanlarin zaman zaman ugrayip yerle bir ettigi bir ülke.

Oradaki insanlarin yüzlerindeki huzur ve mutlulugu yikamadigi bir ülke.

Orada misafir olmaya kalkarsaniz, mütevazi bir pansiyonun misafirperverliginin en büyük yazildigi bir ülke.

Bir ülke düsünün idaresini bir belediye reisinin ihtiyar meclisi ile sürdürdügü. O idarecilerin de digerlerinden farkli olmadigi bir ülke.

Gün isigi ile islerine güler bir yüzle giden sarkilar söyleyen. Aynen islerinden geri döndügü zaman esleri ve aileleri tarafindan sarkilar ve ciceklerle karsilasan insanlarin yasadigi bir ülke.

Birlesmis Miletlerin bagimsizligini vermek istemesine ragmen hayatlarindan memnun olduklarini bu ritmin bozulmamasi icin kabul etmedikleri bir ülke.

Adalar ülkesi oldugu icin en büyük nimetin denizden geldigini ve bulunduklari yerde en büyük sürülerin yasadigi Ton Baligi Ülkesi.

Hindistan cevizinin, bizlerin egzotik meyveler adini verdigimiz, son günlerde manavlarda gördügümüz meyvelerin yetistigi ülke.

Kendilerine ait bir lisani olan cok nadir olarak bir kac kelime ingilizce bilen insanlarin yasadigi bir ülke.

Insanlarin günlük hep beraber calisarak elde ettikleri seyleri aksamleyin ihtiyaclari karsiliginda paylastigi, sembolik olarak bir para biriminin olmasina ragmen kendi aralarinda hic kullanilmadigi; maddiyatin oraya hic ugramadigi, imece yasamanin hüküm sürdügü bir ülke.

Insanlarin yanliz acilari olsa dahi gülmenin yüzlerinden eksik olmadigi bir ülke.

Bu ülkede olmayanlar otomobil, hapishane ve turizim aktivitileri.
Pazar günleri calisma yasaginın oldugu, dini inanclara siki siki bagli kalindigi, geceleri sokaga cikilmadigi, evli olmayanlarin bir cati altinda yasamasinin yasak oldugu bir ülke.

Ziyarete gelen yabancilarin misafir kaldigi müddetce ayni sekilde yasamlarinin sürdürüldügü bir ülke.

Tam adı: Tokelau
Yüzölçümü: 12 km²
Başkenti: Başkenti yok
Para birimi: Yeni Zellanda Doları
Dili: Tokelau Dili ve cok az İngilizce
Nüfusu: 1 600 kişi (tahmini)
Ortalama ömür: 69 yıl (tahmini)
Okur yazarlık oranı: -
Kişi başına düşen milli gelir: 1 000 $ (tahmini)

Bazen düsünmez miyiz issiz bir adada kalmayi. Dertleri kasveti bir kenera birakip.

Bir kitap okumustum. Anke Ricter'in. Orada 200 gün o insanlarla yasamis. Hatiralarini bu kitapta toplamis. Bu günlerde aklima geldi.

Acaba halen böyle bir yasamin oldugu bir dünya var mi diye?..

Bu güzel yasam tarzi bir gün sona erecek. O insanlar bir gün bir gazetenin, bir kösesinde kücücük bir haber olacak. O zaman aynen su satirlari okuyacagiz. Yer küresinde klima isisinin artmasi neticesinde Pasifikte 3 ada daha sular altinda kalarak haritadan silindi.

Sizlerle haftaya baslarken esasinda bu güzel dünyamizin bir kösesinden minicik ama bütün insanlarin hayalinde koskocaman bir ülkeyi aktarmak istedim o kadar.
Haftanizin huzur dolu gecmesi dilegi ile.
Saygilar.

 
Toplam blog
: 271
: 1289
Kayıt tarihi
: 20.02.07
 
 

Bütün canlıları seven, kendi penceresinden yaşamı anlamaya çalışan, onlardan bir şeyler öğrenmek ist..