Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

ismail hakkı özsarı

http://blog.milliyet.com.tr/ihozsari

06 Haziran '13

 
Kategori
Dünya
 

Bir ülkeyi nasıl çökertirsiniz

Bir ülkeyi nasıl çökertirsiniz
 

alıntıdır


Bir ülkeyi çökertip ele geçirmek için, artık eskiden olduğu gibi ordular kurup, savaşlar yapmaya gerek yok. Hakim güçler yeni çağla birlikte yöntemler geliştirdiler.

Örneğin bir ülkeyi kendinize bağımlı yapmak mı istiyorsunuz, aşağıda sıraladığım önerilerimi yerine getirin, gerisini merak etmeyin.

1-  Öncelikle kendinize bağımlı kılmak istediğiniz ülkenin ekonomisini çökertin. Bunu yapmak için de yüksek faizle borçlandırın. Sanayisini kendinize bağımlı kılın. ‘Borç yiğidin kamçısıdır.’ aldatmacasıyla altından kalkamayacağı ölçüde torunlarını ve doğmamış çocuklarını dahi borçlandırın. Bu arada o ülkenin yöneticilerini borçlanabilme yetenekleriyle (!) övünmelerini özendirin.

2-  Daha sonra ordusunu yıpratın. Halkıyla ordusunun arasını her vesileyle açmaya çalışın.

Zira arkasında güçlü bir ordusu bulunmayan devletlerin; uluslar arası arenada yaptıkları anlaşmalar sadece bir kağıt parçası olmaktan öteye bir işe yaramaz.

3-  Sıraya yargıyı sokun. Her fırsatta yargı kararlarını tartışmaya açarak ona olan güveni sarsın.

4-  Daha bitmedi. Çökertmek istediğiniz ülkenin aydın birikimini yok edin. Çünkü bu birikim, bu birikime dayalı tarih bilinci, bağımsızlık bilinci, yurt severlik duygusu, her an parlayacak nitelikteki bir kıvılcımı ayakta tutar.

Aydın birikimini yok etmek için de şu yolları izleyin;

Mesela aydınları öldürebilir ya da öldürtebilirsiniz. Ya da onları satın alarak kendinize bağımlı kılabilirsiniz. Böylece sizin çıkarlarınızın borazanlığını yapmalarını sağlayabilirsiniz.

Yine ülkenin eğitim sisteminin çökertilmesini deneyebilirsiniz.

Hepsinden önemlisi de o ülkenin insanlarının kafasında kavram kargaşaları yaratabilirsiniz.

Rejimin laik ve demokratik niteliğine saldırıda bulunabilirsiniz.

Demokrasi konusunda kafalarda bulanıklık yaratırsınız.

Mesela şöyle diyebilirsiniz; “Demokrasi sandıktan çıkanların her kararının mukaddes olduğu, sadece çoğunluk iradesine dayalı bir rejimdir.”  dersiniz.

Böylece azınlığın haklarını, hukuken göz ardı ederek çoğunluk diktatörlüğü ile eş tutabilirsiniz.

Daha da ileri giderek demokrasi kavramını halkın kafasında öyle karıştırırsın ki örneğin, “İran’da şeriatçı demokrasi vardır.” dersiniz.

Ya da Stalin rejimi için de “Halk demokrasisiydi” diye yutturabilirsiniz.

Daha da hızınızı alamazsanız Hitler ve Mussoloni faşizimlerini demokrasiyle özdeşleştirebilirsiniz.

Tüm bu önerilerimi (!) yerine getirirseniz, göreceksiniz işiniz çok kolaylaşacaktır.

Yoksa AZMANİSTAN'IN nasıl AZMANİSTAN olduğunu sanıyorsunuz? 

 
Toplam blog
: 291
: 1113
Kayıt tarihi
: 12.07.12
 
 

Emekli öğretmenim. Kitap okumayı ve düşüncelerimi paylaşmayı çok severim. Tarih özel ilgi alanımd..