Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Ağustos '11

 
Kategori
Futbol
 

Bir Ünal Aysal Klasiği: Metris, Kabe Değil!

Bir Ünal Aysal Klasiği: Metris, Kabe Değil!
 




Ünal Aysal kim?

Galatasaray
’ın “çiçeği burnunda” başkanı!

Daha başkanlığın tadına varamadan, TFF’nin “fırsatçılık”la damgaladığı başkan!

Spor dünyasında, çıkışlarıyla, “acemi” sıfatı alan başkan!

Galatasaray
’ın, beklendiği gibi “maddi yönden” düze çıkarıp çıkarmayacağı önünde soru işaretleri olan başkan!

Aysal’
a yakıştırılan “acemi”, “fırsatçı” sıfatlarından “acemi”ye hoşgörüyle bakılabilir. Ama öteki, bir “olumluluk” anlatmaz. İlki, zamanla geçer, ama ikincisi farklıdır, geçmez.

Bilmeyiz ki, fırsatçılık, bir “ahlak sorunu”dur.

Her alanda “fırsatçı”/lar vardır. Bunların burunları iyi koku alır. Öyle ki, bunları tanımayanlar, daha günkü “geçmiş”lerine bakınca, “Sen de mi?” diyebilirler. Oysa bilmezler ki, “fırsatçılık”, onların bir “yaşam tarzı”dır.

*****

Ünal Aysal
, koltuğa oturduktan sonra söyledikleriyle, Galatasaray’a “hizmet etme” yerine “zarar” vereceği izlenimi uyandırdı bende. En çok eleştirilen Adnan Polat, sanıyorum, mumla aranacak.

Aysal, TTF’nin deyişiyle, “fırsatçılık”ın bir “versiyon”u sayılacak, “günün anlam ve ehemmiyeti”ne uygun konuşmayı da ekledi. Oysa böylesi konuşmalar, “kasaba politikacısı” denenlere özgüdür.

Milliyet’ten Nevzat Dizdar’ın sorularını yanıtlayan Aysal’ın, Aziz Yıldırım’la ilgili söyledikleri, nasıl bir “ruh hali”nde bulunduğun gösteriyor.

Bakın, Aziz Yıldırım’ı ziyaret etmemesini, Adnan Polat üzerinden nelere bağlıyor:

"Metris'e gitmeyi düşünüyorsa, gidebilir Adnan Polat. Aziz Yıldırım ile dostlukları daha eski ve gitmesi de iyi olur. Bu arada Metris zaten çok kalabalık, gidecek zaman da yok. İzin almak, ziyaret etmek öyle çok kolay değil. En yakınları bile ziyaret için birçok prosedürden geçiyor. Böyle bir ortamda ayak altında olmanın bir anlamı yok. Kaldı ki Metris, Kabe değil”

Bu sözlenenleri nasıl değerlendireceğiz?

Adnan Polat, Aziz Yıldırım’a ziyarete gidebilir.


(Aziz Yıldırım’ı ziyaret etme gibi bir zorunluk yok. Başkan, TFF’nin yakıştırmasından esinlenerek “Ben gitmem!” anlamına gelecek “Fırsat bulamadım.” diyebilirdi. Onu da demiyor.)

Adnan Polat’la Aziz Yıldırım’ın dostluğu eskiye dayanıyor. Metris’e gitmesi dostluklarını daha da pekiştirir.


(Benim dostluğu yok, dostluğu olanlar düşünsünler, yani Adnan Polat...)

Metris, çok kalabalık; üstelik izin almak zor, uğraştırmayı gerektiriyor. Kalabalıkta “ayak altında olmayı” istemem.

(Aziz Yıldırım’ı ziyaret etmek gibi bir zorunluk yok, dedik. Ancak, ziyaret etmemeyi böylesi gerekçelere bağlayan birinin kulübün işlerini nasıl yürüteceği konusunda ipuçları veriyor olmalı. Bu da, böyle bir mantık, başka yaklaşımlarda da olduğu gibi, Galatasaray’ın iyi yönetilemeyeceğinin habercisidir.)

Metris, Kabe değil.

(İşte, günün “mana ve ehemmiyeti”ne tam uygun bir söyleyiş. Bu, belki “iş yolu” açabilir, ama iyi yönetme bakımından kulübe hiçbir yarar sağlamaz. Bu yaklaşım, gözleri kendi iç sorunlarından uzak tutmak değil de nedir? Ayrıca, bu yaklaşım, “dar” düşünen taraftarı kışkırtmak anlamına da gelir.)

*****

Galatasaray
’ın “çiçeği burnunda” başkanı!

Galatasaray, “başkan”ını buldu sanılıyordu. Ancak Adnan Polat, mumla aranacağa benziyor. “Metris, Kabe değil” söyleyişi, Ünal Aysal’ın başka neler söyleyeceğinin bir işareti olmalı.

Oysa Galatasaraylı dostlar gibi ben de umutlanmıştım Galatasaray'ın yeni döneminden.

Yönetim dışındaki umudum sürüyor.

"Manzara"
ya bakılırsa, futbol, futbol dışında renklenecek!



TURGUT ÇELİK/ Mersin (Geçici olarak İstanbul)

 
Toplam blog
: 2458
: 2418
Kayıt tarihi
: 10.11.08
 
 

24 Kasım 1944'te İspir'de doğdum. Ankara Kurtuluş Lisesi'ni, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tü..