Bir ürünün ya da hizmetin fiyatı ülkenin her yerinde aynı olmalı

“Ülkenin her yeri aynı mı ki aynı olsun” denebilir de canım öyle istiyor, öyle olmalı diyorum; istekler söz konusu olduğunda akan sular durur. Biz ne için yaşıyoruz? İsteklerimiz yerine gelsin diye.

Biliyorum, bu dediğimizi mantıklı bulmayan daha çok. Zaten insana mantıklı gelmiyor. Fakat Kerim Korkut çok farklı bir düşünce yapısına sahip, “Şartlara uyarsak şartların kölesi oluruz, şartları biz yaratmalıyız”

Bir ürün doğal olarak yetiştiği yerde ucuzdur. Zor olduğu yerde hizmet pahalı olabilir. Zengin yerlerde hem ürün hem de hizmet pahalıdır, “parası var nasılsa” denir. Büyük şehirlerde talep yüksektir; iş vardır para vardır, dolaysıyla pahalılık vardır. Küçük yerlerde hele de oranın kendi ürünüyse uzudur.

Normal bir durum gibi gözüküyor… Aslında değil; büyük şehirde iş varmış para varmış işim de yok param da yok, ben ne yapacağım? Farklı ürün farklı hizmet veriyorsan, adamın da parası varsa olabilir. Erzurum’un dağında yaşıyorum diye portakalı 5 liraya mı yiyeceğim?

Artık günümüzde (terör bölgeleri hariç) mahrumiyet bölgesi diye bir yer yok. Nakliye dediğin de fiyatı o kadar yükseltmez. Yani ürün ve hizmetlerin fiyat ve kalitesini yurdun her yerinde aynı yapabiliriz.

Bu neyi sağlar? Eşit yaşama koşullarını… Aynı ürünün fiyatı yurdun her yerinde farklı farklı. Hizmet de öyle. Kaç liraya satarsa. Parası olmayana üç kuruş, parası olana beş kuruş. Param var diye Ahmet’e Mehmet’e 5 liraya sattığın muzu bana 10 liraya mı satacaksın? Harami düzeni.

Zorlukları bahane ederek kafanızdan piyasa yaratmayın! Karakoçan’a yol yokmuş, ta Mersinlerden nasıl karpuz götürecekmiş. Bana ne, getireceksin; eski zamanlarda bezirganlar atla eşekle on günlük yola gidiyorlardı.

İstanbul’da ekmek 1,5 lira Amasya’da 75 kuruş; niye? Niye yahu, bana birisi söylesin, niye? Amasya’da para yokmuş. İstanbul’da var sanki 2 milyon kişi 1300 TL asgari ücretle geçiniyor. İstanbul’da yiyen çokmuş. Daha iyi ya çok satarsın.

Benim böyle şeylere kafam almıyor arkadaş. Bir ürünün/hizmetin fiyatını belirleyen tek şey kalitedir. Zor tedarik ediliyormuş. Türkiye’de yok böyle şey, İstanbul’a buğdayı Konya’dan eşek sırtında mı getiriyorsun?

Uzak diye fiyat ekle. Ürün az yetişmiyor diye fiyat ekle. İş yok para yok diye ucuz, iş var para var diye pahalı olsun. Bunlar düzen değil ya! Bu ülkeyi yönetenler de, neyse…