- Kategori
- Deneme
Bir yanım Deniz bir yanım Ege
Bir yanım DENİZ bir yanım EGE
Bu sabah küçük oğlum her zamanki gibi erken uyandı ve gelip yanıma kıvrılıverdi. Kolunun birini boynuma doladı. Sokulabildiği kadar sokularak, ayaklarını karnıma dayadı. Sarabildiğim kadar sardım ben de, fazla sıkmamaya çalışarak. Saçlarını, alnını öptüm usulca. Daha uyuyacaktı.
Yine aynı hisse kapıldım. Ne kadar sarsam, ne kadar sarılsam, koklasam sanki yetmiyordu. Öylece kalmayı istiyordum. Saatlerce, günlerce, yıllarca hatta… Bu anı unutturmayacak ne kadar zamana ihtiyacım varsa… Biliyorum, çok anı silinecek zamanla hafızamdan. O koku, o tenin sıcaklığı silinmeyecek ama.
İki oğlum var. Deniz ve Ege… Yüreğimin en korunaklı, en savunmasız, en hüzünlü, en coşkulu, en korkak ve en cesur yanında saklılar.
Büyüsünler istiyorum, yorgunum peşlerinde koşturmaktan ama büyümesinler de istiyorum… Şimdiki gibi sarılmayacaklar o zaman, biliyorum. Şimdiki gibi uzun bakmayacaklar gözlerime. Hayatlarının merkezinde olamayacağım o zaman.
Anne olunca anladım ki, sevmek çoğu zaman acıtıyor insanı.
Varsın acıtsın… Bir yanım Deniz, bir yanım Ege olduktan sonra…