Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Ağustos '15

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Bir yerimiz açıldığında biz mi utanmalıyız, bakan mı utanmalı?

Bir yerimiz açıldığında biz mi utanmalıyız, bakan mı utanmalı?
 

Realite açanın/açılanın utanması şeklinde ya bu iş bu kadar basit olmamalı. Sen bakmasan/görmesen açıldığımız bilinmeyecek. Açanları/açılanları görmek için özel çaba sarf ediyorsan kendimizi meraklı bakışlardan kaçıramayız ki.

Görülmeye değer bir şeyimiz olmasa bile dikkat/ilgi çekiyorsak bu bizim suçumuz değil insan öyle her şeye bakmamalı. “kayda değer bir şey görürüm belki” nin derdindesiniz değil mi? Aradıklarınız, belki bulduklarınız sizin hayatınız; onlar olmasa olmazdınız, hadi itiraf edin!

İnsanlar bir yerlerini bir şeylerini göstermek ister ve tenhalarda sağa sola kaçamak bakışlarla, izleniyormuş gibi… Hay Allah tam böyle sanarken böyledir çoğunca… Neden ki, bizi mi takip ediyorsunuz? Sizler işinizi gücünüzü bıraktınız belki bir bip yakalarım diye birilerini mi takip ediyorsunuz?

Kimse görmeden görüneyim derdindeyim. Hiç görünmesem. İzin verdiğim görse. Utanma riskiyle de karşı karşıya kalmak istemiyorum. Utanmam gerekiyor çünkü. Utanmayı sevmiyorum. Evrenin mavi göllerinde soyunmalara izin verilse. Eteğim kaysa gözleriniz orda! Suçlu benim, ya siz nesiniz; isteseniz görmezsiniz. Arsız bakışlarınız yüzünden kapalı kapılar ardında mahremimiz.

Anlayamıyoruz, açan mı suçlu bakan mı? Açan açmamalı bakan bakmamalı. Açarsan bakarım, açtığın için değil açmanı bekliyorum zaten. Soyununcaya kadar arkanı dön, giyininceye kadar gözlerini kapat; kaçamak dikizlere izin vercem söz! Bana benim seni görmeyeceğim şekilde bak, utanmam gerekiyormuş, yapamam!

Bana göre değil utanmak, ben açılayım sen utan! Bir de umarsız bakışlarını böler terek, beleş hatun bulmuş sapıklar gibi. Beni utandıran, utancımdan istifade eden değil benim yerime utanana açacağım penceremi. Arayış sapıkları yüzünden gülerken bile başımızı çevirmek zorunda kalıyoruz.

Hani bu saygısız meraklılar olmasa eteklerimizi rüzgârlarda uçururduk, dünya daha güzel olurdu; şimdi ahlakın hücrelerinde farelere dans ediyor şuh varlığımız.

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..