Bir yerlere ulaşmak

Tayfadan çok kaptan yardımcılarının veya diğer adıyla ikinci üçüncü kaptanların olduğu bir ülkenin ferdi olmak bazen İllallah ettiriyor insana.

Önemli bir konu veya bürokratik bir işlem vardır yaptırmanız gereken düşünün en üstteki yetkiliye ulaşabilmek için bir kere önce telefonla randevu almanız ve konuyu telefoniste aktarmanız gerekiyor.Ardından ilgili yere gidiyorsunuz ve bu kez kapıdaki güvenlikçiye takılıyorsunuz.

Daha sonra sekreter çıkıyor karşınıza efendim ben falanca diyorsunuz filanca konu için geldim diye maruzatınızı anlatıyorsunuz.Tabi bu üst düzey bir kamu görevlisi ise özel kalemine gidiyorsunuz.Bir de ona anlatıyorsunuz. Tabi cevap klişe "tamam efendim önce biz değerlendirelim sonra ilgiliye iletiriz. Eğer kabul ederlerse biz sizi ararız"oluyor. Ha amcanız dayınız varsa kim takar randevuyu. Yoksa hep aynı senaryo...

Başınız önünüzde dönüyor ve haber bekliyorsunuz özel kalemin insiyatifini. Eğer macbursanız zaten beklemek zorundasınız ama konu vatan millet menfaatine ise şevkinizi ve azminiz yavaş yavaş kayboluyor bu sürede.

Sonra arıyorsunuz aldığınız cevap "Efendim biz kendisine sunduk ve kendileri çok yoğun bize henüz dönmediler" oluyor. Bekliyor bekliyorsunuz. Zaten bir cevap çıkmıyor. On dakikalık bir görüşme için günlerinizi ve umutlarınızı heba ediyorsunuz.

Bir kıssadan hsse vardır hani anlatılır...

Aynı mahalleden iki arkadaşın lisede yolları ayrılır. Biri okur ve bir şehrin valisi olur. Diğeri ise devam etmez okuluna ve inşaatlarda çalışmaya başlar. Durumu vahim yoksulluk içerisinde yaşamaktadır. Dostluk bu ya vali ailesini görmek için mahallesine geldiğinde arkadaşının durumunu görür ve dayanamayıp onu valilikte işe alır.

Arkadaşından yapmasını istediği şey odacısı ile birlikte etrafında bulunmasıdır. Bu bir süre böyle devam eder ancak boş kalan arkadaş sıkılmaktadır. Kendisince birşeyler yapmaya karar verir ve çizelgeler hazırlar.

Bugün vali beyi ziyarete kimler geldi, kaçı özel kaçı iş için geldi, kaçı bayan kaçı erkekti, ne kadar süre kaldılar, kaç telefon geldi, kaçı kurum içi kaçı kurum dışıydı gibi onlarca liste oluşturur.

Bir dönem gelir arkadaş öylesine yoğun bir tempoyla çalışmaya başlamıştır ki başını çizelgelerden alamamaktadır. Uykuları kaçar bütün düzeni alt üst olur ve ertesi gün bir karar verir. Arkadaşlığına güvenip valinin kapısını çalar ve

"Bu böyle olmuyor ben yardımcı istiyorum"

Konuyla ilgili onlarca tiyatro üstadı parodiler yaptı, onlarca gazetecimiz yazdı ama aynı hep aynı. Değişen hiç bir şey yok. Benimki de ona döndü şimdi. Bürokratik engeller evraklar ve ıspatlarla tamamlananır. Bir şey ya iyidir ya da kötüdür. Buna karar verecek merci birebir yetkilisidir. Ama ülkemiz koşullarında çatlatacak göbeğim de kalmadı. Dilerim birgün ayaklarla baş arasındaki mesafeyi katetmek zorunda kalmadan istediğimiz şartlar içerisinde şevkimizi ve azmimizi kaybetmeden ihtiyacımız olan makamlara ulaşırız.