Bir yıl daha giderken...

Yılın en son günü, giden yıl ile nasıl vedalaşılır, geride kalan 364 günün hatırı kırılır mı? İyi- kötü anıları olsa bile yaşadıklarımızın bize deneyim kazandırdığı kesin. Anılarda kalacak olsan da, teşekkürler 2007! Güle güle git sonsuz boşluktaki yerine, geride kalan binlerce yıldan biri de sen oldun artık!

BİR YILIN SON GÜNLERİ

I.
bir yıl daha bitiyor
İşte bu kadar duru, bu kadar yalın
bu kadar el değmemiş
sıradan bir gerçeği daha
kolları bağlı hayatımızın
bir şiire nasıl dahil edilir bir yılın son günleri
her sonda her başlangıçta ve her defasında
alır gibi bir başkasını karşımıza
perdeler çekip, ışıklar söndürüp
oturup yatağın içine bir başımıza
sorgulamak kendimizi
öğrenmek ikizin anadilini, ikinci belleğimizi
öğrenmek kendimizle hesaplaşmanın buzul ilişkilerini
bu aynaların dehlizlerinde gezinirken görürüz
karanlık günlerimizin kenar süslerini

biterken bir yılın son günleri
biliyoruz takvimler belirlemez değişimin mevsimlerini
gençlik ikindilerini

kargınmış bir çocuktuk büyüdüğümüzden beri

*****
Derler ya, yılbaşında ne yaparsan ya da nasıl bir ruh halinde olursa bir yıl boyunca öyle geçermiş. Ben de dünki yazımı sonlarken "yarın ya yazarım, ya yazamam," demiştim. Beşiktaş ağırlıklı yazdığım yazım, Beşiktaşlı yüreklere umut verdi, yorumladılar kendilerince. Genç bir arkadaş, ilk defa okuyan azıcık sinirlenmiş. Sürekli takip etmediğinden belki. İnce ince esprileri anlamamış, genç ya! Neyse şiire kaldığımız yerden devam...


II.
bir yıl daha bitiyor
düşlerim, tasarılarım, yarım kalmış onca şey
her yıl biraz daha kısalıyor öncekinden
bana mı öyle geliyor
yoksa daha mı hızlı ilerliyor zaman
insan yaşlanırken?

*****
Son yazım belki desem de, o son futbol yazım olurdu ancak. Hiç son yazımı başka bir takıma kaptırır mıyım? Hem elalemin yeni yetme Slovak sporcusuyla yeni yıl mı uğurlanır? Yazacak olsam bizde ne yıldızlar var, pırıl pırıl! Hem 100. yıl kupalarını yazsam iki sayfa yetmez, maçları anlatsam bir hafta sürer. Sabah Fenerbahçe resmi sitesinde okudum, yıl sonu değerlendirmesini topluca vermişler.

Değerli büyüğüm Herr Culduz, benim için "deniz feneri ya da el feneri" görse yorum yazıyor, demiş-:)) Desin, kızacak değilim. İçinde Fener olsun da ne olursa olsun! Fener, aydınlık demek, ışık demek, yol gösteren demek. Hani bir laf vardır; Ayının 32 makamı varmış, hepsi armut üstüne, işte benimki de hep Fenerbahçe üstüne, kötü birşey mi? Tutkuları olmalı insanın...Fener gibi... Fener gibi... Fener gibi...

Ben, yine de kategorime uygun, sevdiğim şairlerden biri olan Murathan Mungan'dan güzel bir şiirle uğurlamak isterim 2007'yi. Şiir öyle güzel anlatıyor ki, bana yazacak birşey kalmamış. Sözü daha fazla uzatmayayım da siz şiire odaklanın!

*****
III.
kırdım mı incittim mi birilerini
kimleri kazandım, yitirdiklerim kimler?
kendimi yineledim mi yazdıklarımda?
yeniden düşünmeliyim
dostluklarımı, ilişkilerimi
dağınık yatağım, mutsuz yatağım
çoğalttın mı eksiklerimi
gözlerim çocukluk fotoğraflarında mı kaldı
yitirdim mi yoksa masumiyetimi?
borçlarımı ödedim mi?
doğru seçtim mi soruların fiillerini?
tırnaklarım kesilmiş, dişlerim fırçalanmış, saçlarım taranmış,
giysilerim ütülü, odam düzenli mi?
ödünç aldığım kitapları geri verdim mi?
geri verdim mi aldıklarımı:
aşkları, dostlukları, sevgileri, güvenleri,bağları
kitaplara, sayfalara, satırlara borcumu ödedim mi?
yokladım mı duygularımı
hala sevebiliyor muyum insanları?
ovmalı gümüşlerimi, bakırlarımı, cila geçmeli ahşaplarıma
ovmalı umutları
saklı tutumalı gelecek inancını, yarınları, eksik etmemeli ağzımızdan
hançer kıvamındaki karamizah tadını
şimdi oturup uzun bir hasretlik mektubu yazmalıyım Yavuz'a
sonra köşe başından bir demet çiçek alıp öyle başlamalıyım akşama
yeni bir yıla
ama nedense her şeyin tadı dağılıyor ağzımda
bir sap çiçek mi taşısam yoksa ağzımın kıyısında
aydınlık rengi vursun diye gözlerimdeki buluta

MURATHAN MUNGAN

*****
Küçük prensesim 1 Ocak doğumlu ama biz genelde yılbaşı akşamları kutlarız. Anaokulu ve 5. sınıfa kadar olan okul yıllarında kendi isteği ile sınıfında kutladığımız doğum günleri de oldu. Bu ara kutlamalar öyle çok ki ve trafik öyle yoğun ki, onu yazmadım. Kutla, kutla bitmiyor. İyi ki doğmuş benim küçücüğüm! İlkimde, acemilikten anlamadığım annelik duygusunu doya doya yaşattı bana. İlk gününden bugününe dek, hiç ama hiçbir konuda üzmedi bizi. Onu hepimiz çok seviyoruz ve onunla gurur duyuyoruz!

MUTLU YILLAR SANA!

Ve...
Hoşgeldin 2008!