Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Şubat '09

 
Kategori
Deneme
 

Bir yoksul kışı tasviri

Bir kedi duvardan dama sıçrayınca içimi sahipsizlik hissi kaplıyor.

Briket kırıklarının yığıldığı duvar diplerinde, durgunluğum elini çenesinin altına koymuş özlediği karınca yollarına, karınca yuvalarına dalıyor. Kırık bir dal elinde, solucanları çamurdan ayıklıyor…

Traktör römorklarının dengesini sağlayan büyük taşlar, sevinçlerimi yamalı bohçaya dönmüş toprak yollarda zıplatıyor.

Duvar diplerinde güneşin eritemediği kar buz kesilince yarım kalmış gülmelerim donuyor.

Gölgelik yapılmış asmalardan sarkan arta kalmış kurumuş yapraklar, kurumuş koruklar suratımı ekşitiyor.

Eksik örülmüş, örülmüş kısımları da yıkıldı yıkılacak briket duvarlar beni ortada bırakıyor.

El arabalarının kabak lastiklerinin önüne yoldan çıkmasın, yerinden hareket etmesin diye konulan taşlar başımı yarıyor.

Dökülmüş ama zamanında sık ve gür saçlarmış gibi toprakta artık eğreti kalan çimler saçımı başımı yolduruyor.

Avlularda kuru yaprakları ve tozu mısır püskülü gibi uydurma çakılmış süpürgelerle süpüren kadınların, kuru yapraklardan çıkarttıkları sesler dişlerimi kenetlendiriyor, yerden kaldırdıkları toz toprak saçıma başıma, yüzüme gözüme yapışıyor.

Kalın gövdelerinde kolu kanadı kırık dallar sarkıtan, çiçeğinden yemişinden bihaber ağaçlar kuşlarımı yaralıyor, dizlerimi kanatıyor.

Yöresine yamacına varınca üşümeye başladığım damı akan topraktan evlerin damlarından, derme çatma beton konduların çatılarından düşüyorum, titriyorum!

“ Kurbağalara bakmaktan geliyorum, dedi Yakup/ Bunu kendine üç kere söyledi/ Onlar ki kalabalıktılar, kurbağalar/ O kadar çoktular ki, doğrusu ben şaşırdım/ Ben, yani Yakup, her türlü çağrılmanın olağan şekli/ Daha hiç çağrılmadım/ Biri olsun ‘Yakup!’ diye seslenmedi hiç/ Yakup!/ Diye seslenmedi ki, dönüp arkama bakayım/ Ve içimden durgun ve çürük bir suyu düşüreyim/ Ceplerimdeki eskimiş kağıt parçalarını atayım/ Sonra bir güzel yıkanayım da…/ Ben size demedim mi.// Evet, kurbağalara bakmaktan geliyorum/ Sanki böyle niye ben oradan geliyorum/ Telaşlı, aç gözlü kurbağalara/ Bakmaktan/ Bilmiyorum/ Bilmiyorum, bilmiyorum/ Ben, yani Yusuf, Yusuf mu dedim? hayır, Yakup/ Bazen karıştırıyorum. (Edip Cansever, Çağrılmayan Yakup)

 
Toplam blog
: 55
: 383
Kayıt tarihi
: 27.01.09
 
 

1975’te Ankara’da doğdu. Eskişehir Anadolu Üniversitesi İ.İ.B.F. İşletme Bölümü’nü bitirdi. Şiirleri..