Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Şubat '15

 
Kategori
TV Programları
 

Bir Zamanlar İstanbul'da 3

Bir Zamanlar İstanbul'da 3
 

google


ÜÇ İSTANBUL ÜÇLEMESİ: ÜÇ

Yonca Lodi ve Çanakkale  1915 ve ‘Son Mektup’ Filmi ve ‘Sonsuza Kadar’ Klibi ve İstanbul 2015’ten İnsan Manzaraları:

Ve onlar ki hakir, zalim, korkak...

Ve havada kuş, suda balık kadar çok...

Aslolan ölümdür Ayşe’m...

Önsöz:

Madem ki bu kerre mağlubuz, verin kendi idam fermanımızın bağrına basak mührümüzü (: MİM, Nazım, o da Bir İstanbul işte, yukarıdakiler de onun devrimesi işte)...

Bab Bir:

Yonca Lodi’yi bedelli askerlik yaparken 2000’de Çanakkale’de tanıdım. Uyanık levazım binbaşımız, bize onun konserinin biletini metazori satmıştı. 2 bin kişiye. Tanesi o günün 7, bugünün 50-100 lirası karşılığında. (Aynı uyanık, bizi zorla Çanakkale Anıtı’na da götürüp, üstüne para da alıp, üstüne yoklama da alıp, üstüne 14 saatta yalnızca yarım ekmek içine bir şeyler yedirmişti.)

Sanırım, Lodi’nin o zamanki namı Lodin idi ya da ben öyle anımsıyorum. Onur, (çift r ile) Onurr olur da, Lodin, Lodi neden olmasın, dii mi yani?

Lodi, kendisini konsere getiren levazım binbaşının elini öpmüştü konser başında. Sonrasında ben arazi olmuştum, çünkü salon eksi 10 derece falandı.

Levazım binbaşımızın üst kadrosu, dışkı yediren rütbe tenzilli albay Cafer Tayyar ve general Veli Küçük idi. Ne kadro ama, dii mi? Gazinolarda bile böyle kadro yoktur azizim...

Mekan, jandarma birliğiydi ve sıkı Güneydoğu öyküleri dinlemiştik birinci elden. Kafayı yemişleri görmüştük. Psikopatları görmüştük. Jandarma-polis gibisinden, ne deve, ne kuş türünden memurlar görmüştük.

Bir ay boyunca, her gün gün ağarmadan önceki uyanış şarkımız, Çelik’in olurdu mutlaka, çünkü şarkıcı Çelik tertibimizdi. Kendisine o kadar şarkı söyletip, sesini o kadar yitirtmişlerdi ki, yemini o edecekken edememiş ve 10 sene sesi soluğu şarkıcı olarak çıkamamıştı.

Biz okumuşların birliğine dişlerini geçiremeyince, son gün bize, tam da ‘Subay ve Centilmen’in girişindeki jeneriğin tıpatıp aynısı gibi, bir rap rap marş söyletmişlerdi, tempo postallarla veriliyordu ve kendi çıkardığımız tozdan boğuluyorduk. Tamam biliyorum, askerde mantık aranmaz.

Orada, yalnızca 1 ayda gördüklerimin hepsini burada yazamam. Yazmıyiim yani. Bu yaştan sonra, içeri girilmez ki yani...

Bab İki:

Yonca Lodi, o zaman bir tazecik idi. Son 6 aydaki yoğun televizyon teşriki mesaimde gördüm ki, artık uzatmalara ve 90+5 ötesine doğru gitmekte. Ancak, bir klibinde güzel ve zeka eksikli rolünü çok gerçek olarak yerine getiriyordu, kendi makyaj yapışını canlandırarak...

Lodin Hanımfendi, gelecek program babından, şimdilerde artık onu da aşmış ve turnayı gözünden vurmuş:

http://twiends.com/yoncalodi17/all

“Bir set daha biter... ‘Son Mektup’, Çanakkale Zaferi'nin 100.yılında 18 Mart 2015'te vizyonda olacak.”

Klip, televizyonda 17 Şubat’ta reklam babında vardı ama yine 17 Şubat itibarıyla, henüz Youtube’a gelmemişti.

Bu, Çanakkale, ‘Çanakkale geçilmez’’in Çanakkale’si, benim askerlik yaptığım ‘İt Durmaz Tepesi’li Çanakkale değil.

O 1915, bu 2015.

Tesadüfün anüs deliği işte...

İnternette şarkı sözlerini de aradık, henüz o da yok. Taze feçese henüz sinek konmamış. Yani, kopyala-yapıştır yok henüz.

Olay şöyle gibi:

‘Sizi sonsuza kadar unutmayacağız.’

Yani, Çanakkale’de mevta olan 100-250 bin kişiden söz ediliyor.

Onları çoktaan unuttuk. 1. Dünya Savaşı’nı da unuttuk. Kurtuluş Savaşı’nı da unuttuk. Kore Savaşı’nı da unuttuk. Kıbrıs Savaşı’nı da unuttuk. İç Savaş’ı da unuttuk. Ceman birkaç milyon ölüyü çoktaan unuttuk biz ayol... Üzerine 1. TC’yi bile gömdük de, yine ağlamadık. Delikanlı adamızdır yani... Yeni ölüler peşindeyiz delikanlı delikanlı, Özgecan hesabınca...

E tabii, bir şarkıcı için milli hisler, Müşerref Tezcan hesabınca, sağlam yatırımdır her zaman.

Filmi en az 1 milyon kişi seyredecek, klibi ise internette en az 100 bin kişi. Sağlam yatırım yani.

E, yani:

Biz vatan için neler yapmadık ki?

Kimimiz öldük, kimimiz nutuk söyledik, kimimiz sattık, kimimiz parasını yedik, kimimiz inek gibi sağdık...

Evet, epilog (sonsöz):

‘Senden sonrası vardı.’ (Yalın: Bir Bahar Akşamı.)

Hep vardır sonradan zaten bir ‘Unthinkable’:

Aşktan sonrası, kadından sonrası, İstanbul’dan sonrası, Osmanlı’dan sonrası, Üç İstanbul’dan sonrası 1, Üç İstanbul’dan sonrası 2, Cumhuriyet’ten Sonrası 1, şarkıcıdan sonrası, klipten sonrası...

Cumhuriyet’ten Sonrası 2, gelecek program...

Cumhuriyet’ten Sonrası 3, pek yakında...

 
Toplam blog
: 2216
: 514
Kayıt tarihi
: 16.08.06
 
 

Serbest yazarım. 1960 doğumluyum. BÜ İşletme mezunuyum. ..