Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Beyhan BiÇKİN KOZANOGLU

http://blog.milliyet.com.tr/turk35

16 Eylül '06

 
Kategori
İlk Yardım
 

Bırakın, yapmayın ne olur!

Bırakın, yapmayın ne olur!
 

Televizyonda haberleri seyrederken pek çok şeye sinir olup 'olmaz bu kadar ya' diye sinir krizi geçiriyorum ama saç baş yolduran cinste kriz geçirten haberlerin başında ilkyardım rezaletlerini içeren haberler yer alıyor.

Dünyanın hiç bir yerinde hatta en geri kalmış ülkelerinde bile yoktur sanırım. İlkyardımı bilmiyorsan hastaya dokunmazsın ama yanında durup moral veririsin ve 112'yi arasın kural budur. Çok basit ve anlaşılır bir şey bu. Kurs aldın mı? Hayır. O zaman bırak dokunma kardeşim ya bu kadar mı zor. Ve ben size bir şey söyleyim mi bunun yardım severlikle alakası yok. Yardımsever vatandaş yerde kanlar içinde acı çeken insana dokunmayandır onu teselli etmeye çalışan, üşümesin diye üzerini örten, şoka girmesin diye elini tutup yalnız olmadığını söyleyen insandır. İlkyardım diye kalbi çalışan kişiye kalp masajı yapan, nefes alan insana suni solunum yaptıran, kolu kırık adamı kolundan tutup çeken, boynunda veya belinde kırık olma ihtimali olan insani karga tulumba taşıyan kişi yardım sever değil olsa olsa cahil yada cani olur yada ikisi birden olur. Türkiyede insanların yarısı kazada hayatını kaybediyorsa yarısı sözde ilkyardımlar sırasında hayatını kaybediyor diye bir iddiam vardır herzaman. Ve bunu yapan yardımsever olduğu için değil kendini kanıtlama çabasında olduğu için yapar diye. Yardımı sevmek yardım etmekte saklıdır yani yardım ederken hayatı tehlikeye atmakla değil.

Bunu engellemek için ne yapmak lazım ne yazık ki ben de bilmiyorum. Aslında aklıma gelen çözüm türleri var ama ne yapılabilir onu bilemiyorum. Kanun çıkartılsa, nasıl olsa millet yürürlükteki kanunlara uymuyor buna mı uyacaklar diyorum. Danimarkanın yaptığı gibi bedava ilkyardım kursları açılsa, iş yerlerinde ilkyardım kursları verilse, okullarda boş geçen saatler böyle doldurulsa gibi bir çok ihtimal var ama, bunları kime ve nasıl anlatacağız onu da bilemiyorum.

Ama halkı bilinçlendirmek için tez zamanda bir şeyler yapılmalı ve buna kamu kuruluşlarından başlanmalı diye de düşünüyorum. Geçen gün haberlerde vardı genç bir erkek kaza yapmış yerde yatıyor, arada konuşuyor bilgi veriyor, sonra ağlıyor. Bir ara susuyor sonra yine ağlıyor. Buna şok deniyor kaza şoku. Ama nedense orada tepesinde dikilip ' gitmiş lan arabanın önü' diye elinde sigarayla ahkâm kesen vatandaştan ' oo yeter ama ağlayıp durma artık kardeşim ya' diye şoktaki kişiyi azarlayan polise kadar herkesin en kısa zamanda ilkyardım kursuna ihtiyacı var. Hatta ambulans personelinin bile. Bu onlar bu işi bilmiyor diye düşündüğümden değil ama her bilginin zaman zaman tazelenmesi gerektiğini düşündüğüm için.

Veya sürekli ilkyardım bilmeyenlerin bunu yapmaması gerektiğini içeren kısa reklamlar konmalı TV kanallarına. Ne tehlikesi var anlatılmalı belki.

İşte bunu başarırsak daha az sakatlanan daha az hayatını kaybeden olacak buna inanıyorum. Ve diyorum ki yaptığınızın ilkyardım olduğundan emin değilseniz yapmayın çünkü hastaya yapılan bu son yardım da olabilir. Onun için iki kez düşünün yaptığınız ilkyardım mı sonyardım mı?

 
Toplam blog
: 124
: 1137
Kayıt tarihi
: 24.08.06
 
 

Danimarkada yaşayan bir İzmir'liyim. Hiç de sanıldığı gibi yurtdışında olduğum için milliyetçi değil..