Birand ile Erdoğan..

Birkaç gün önce Siirt'te yaşanan ahlak dışı tecavüz olayını haber bültenlerinde izlerken hepimizin kanı dondu, içimiz burkuldu, yüreğimiz acıdı.

Tecavüz'ü gerçekleştirenlere de lanet okuduk!

Ben de Başbakan'ın düşündüğü gibi, bu ve benzeri olayların medyaya taşınması taraftarı değilim..

İki gün önce M.Ali Birand Başbakan'ın bu eleştirisine karşı çıkmış ve Siirt'te yaşanan bu olayın medyaya taşınmasını savunmuş ve de Başbakan'a göndermelerde bulunmuştu..

Sayın Birand'ın bugünkü yazısında her zamanki tutumunu sergileyerek Erdoğan'ı övmekte..

Bir övmekte, bir yermekte..

Aç, kapa..

Aç, kapa..

Kapa, kapa, aç..

Musluk misali..

Birand, Siirt olayını medyaya taşıyarak reyting arttırma dışında bir düşüncesi olduğunu sanmıyorum..

Söz konusu çirkin ve ahlak dışı olay'ın kökten çözümü için sivil toplum örgütlerini dahil ederek, neler yapılabileceği konulu programıyla kendi açık oturum programına çekmek istemiş olsa, medya savunmasına katılabilirdim..

Fakat, üç gün sonra unutulabilecek ve izlendiği anda mağdur insanların psikolojik durumlarını daha da bozabilir durum haline getirecek bu tür haberlerin kamuoyuyla paylaşılmasının taraftarı olmadığımı bir kez daha altını çizmek isterim..

Haberler etbette ki toplumu aydınlatmak ve yönlendirmek için yapılıyordur.

Birand, geri kalmışlık ve eğitim düzeyin düşüklüğü nedeniyle ortaya çıkan bu tür ahlak dışı davranışları çözmek adına eğitimin yanısıra güzel sanatların özendirilmesi ve önemsenmesi bağlamında yapılabilecek çalışmaları vurgulaması gerekirken sadece olayı haber bültenlerine taşımak ve böyle bir haber'in örnek habercilikle bağdaştırmasını kınıyorum..

Peki soruyorum sizlere, haberin üzerinden üç gün geçtikten sonra ne oldu?

Unutuldu..

Evet unutuldu..

Peki ya mağdur edilen çocuklar?

Bugün belki farkında olamayabilirler ama yıllar sonra böyle bir haber nedeniyle ortaya çıkabilecek travmaların sorumlusu kim olacak?

Çocuklar zaten yaşayacak olumsuz olayları yaşamışlar, bir de siz Sayın Birand, haberi medyaya taşıyarak çocukların ikinci travma yaşamalarına sebep olmuyor musunuz?

Bakın ben size öneri getireyim örnek gazeteciliğe sayın Birand..

Daha çok doğu ve geri kalmış bölgelerimizde yaşanan bu tür ahlak dışı olayları önlemek için bu gibi bölgelerimize kültür ve sanat merkezleri açılması için önderlik yapmaktır..

Çünkü sanatın içinde var olan güzellikler bireye yansıdığında, bu ve buna benzer ahlak dışı olaylar yaşanmaz..

Siz gazeteci olarak kayıt dışı ekonomiyi kayıt altına alınması için savaşınızı verin, ödenen vergiler kara paracılara değil ülke hazinesinde kalmasını önlemek için muhalefet liderlerini eleştirin, bakın nasıl düzelmeye başlayacak o zaman bu tür olumsuz olaylar..

Kayıt altına alınan gelirler ile okul sayıları, kültür ve sanat merkezi sayıları artacak ve insanların eğitim ve kültür seviyeleri yükselecek..

Doğru değil midır?