Biri gider biri gelir

Siyaset, çok karmaşık, alaca-bulacalı ve çok ilginç bir arenadır. Yani siyaset arenasında yaşanan olayların bir görünen yüzü vardır, bir de görünmeyen yüzü… Aslında siyaseti bir buz dağına benzetirsek, herhalde yanlış yapmış olmayız.

Pakistan’da seçim kararının alınmasının ardından sürgün hayatı sona eren Benazir BUTTO, sekiz yıl aradan sonra döndüğü ülkesinde uğradığı saldırı sonucu hayatını kaybetti. Suikastın arkasında kim ya da kimler var, henüz belli değil. Fakat belli olan bir şey var: Benazir BUTTO’nun tahtının yeni sahibi BUTTO’nun oğlu Bilawal. Partinin başkan yardımcılığı görevine de, BUTTO’nun kocası Asıf Ali ZARDARİ getirildi.

BUTTO ailesi, dünyanın en ünlü siyasi hanedanlarından biri olarak gösteriliyordu. Çünkü Benazir BUTTO’nun babası Zülfikar Ali BUTTO, 1970’li yıllarda Pakistan’da Başbakanlık yapmıştı. 1977 yılında Pakistan’da askeri müdahale sonucu Başbakanlık görevinden alınan Zülfikar Ali BUTTO; darbeden iki yıl sonra idam edilmişti.

Benazir BUTTO’nun kardeşlerinden Murtaza ise, babasının idam edilmesinin ardından Afganistan’a kaçarak, Pakistan’daki askeri rejime karşı muhalif bir hareket başlatmıştı. 1993 yılında sürgündeyken milletvekili seçilen kardeş Butto, seçimlerden üç yıl sonra faili meçhul bir cinayetin kurbanı olmuştu.

Benazir BUTTO’nun diğer kardeşi Şahnavaz da siyasete atıldı. Ancak o da, 1985 yılında Fransız Riviera’sındaki evinde ölü bulunmuştu.

Gördüğümüz gibi, BUTTO ailesinin son siyasi veliahdı da Bilawal. Bilawal, her ne kadar BUTTO soyadını taşımasa da, BUTTO ailesi geleneğini sürdürmesi gereken kişi olarak görülüyor. Çünkü o, Benazir BUTTO’nun oğlu.

Pakistan’daki Halk Partisi, bir hanedan partisi haline gelmiş durumda. Pakistan seçim yasalarına göre seçilme yeterliliğine sahip olmayan Bilawal’in Halk Partisi’nin başına getirilmesi de, bunun en açık kanıtı. Üstelik parti yöneticileri, BUTTO’nun kocasını da partinin genel başkan yardımcılığına getirdiler. Pakistan Halk Partisi, artık tam anlamıyla bir aile partisi haline geldi.

Şu soruyu sormadan geçemeyeceğim: Ailenin birçok üyesinin siyaset uğruna cinayete, suikasta ve idama kurban verilmesi de mi parti yöneticilerinin aklını başına getirmedi? Bu partide, bu insanlardan başka, liderlik sıfatına uygun, siyaseti bilen ve tecrübeli insanlar yok mu? Yoksa, Bilawal’in ve Asıf Ali ZARDARİ’nin de bir suikasta kurban gitmeleri mi isteniyor?

Pakistan anayasasına göre, Pakistan’ın yönetim şekli Federal İslam Cumhuriyetidir. İki meclisli bir parlamenter sistem benimsenmiştir Pakistan’da. Parlamenterler, serbest genel seçimler sonucunda seçilirler. Hal böyleyken, Pakistan’da Halk Partisinin hanedan partisine dönüşmesinin nedeni ne olabilir?

Bunun nedeni bizim için o kadar da önemli değil. Önemli olan, BUTTO ailesinin hanedan usulüne göre parti yönettiği ve parti yöneticisi olan ya da siyasete soyunan aile fertlerinin suikast, cinayet vb. sebeplerle yaşamlarını yitirmeleridir. Artık Bilawal, Pakistan Halk Partisi’nin yeni lideri. İleriki günlerde Bilawal’in başına da bir şey gelirse partinin hali ne olacak, merak ediyorum. Tabii Bilawal’in başına bir şey gelmesi durumunda, Bilawal’in çocuğu yoksa… Eğer Bilawal’in de çocuğu varsa, parti yönetimini o devralır. Bilawal’in çocuğunun yaşının da bir önemi yok. Ne de olsa hanedan partisi. Biri gider, biri gelir…