Biri muhalefete dur desin!!

Muhalefeti artık birinin uyandırması lazım. Muhalefet Liderlerine artık birilerinin " DUUUUUR" diye bağırarak irkilmelerini sağlamaları lazım. Yoksa İktidar da yanlışının farkına varamadan, körü körüne ilerlemeye devam edecek (İktidardan yana çok şikayetim yok, ancak muhalefin silkeleyemediği iktidara da karşıyım). Bunun tüm günahı da; ne dediğini, ne yaptığını bilemeyen Muhalefet Liderlerinin olacak.

Şimdi size Başbakan'da dahil üç Siyasi Liderimizi "nasıl bilirsiniz?"  diye sorsam ya da bu liderlerle ilgili "ilk aklınıza gelen nedir?"  desem ne düşünürsünüz. Ben kendi adıma cevaplayayım:

Bahçeli: Püskevit.

Kılıçdaroğlu: Oy kullanamayan parti lideri.

Recep Tayyip Erdoğan: One Minute

Tabii sizlerin aklına farklı şeyler gelebilir. Örneğin Bahçeli'ye "Dürüstlük" ü yakıştırıp; Kılıçdaroğlu ile ilgili "Tansu Çiller'i, haberi olmadan tutuklatan gaf" aklınıza gelebilir ( O açıklama esnasında Tansu Hanım eğer Kılıçdaroğlu'nu dinliyorsa ne yapmıştır, merak ediyorum). Ya da Başbakan için (Tayyip Erdoğan'ı yere atan tek mahluk olan) o atlı sahne. ( O hayvanın akibeti de merakımı celbediyor.)

İşin bu kısmı bir kenara Muhalefetimizin durumu içler acısı. Muhalefetin güçsüzlüğü İktidarı bir taraftan rahatlatırken diğer taraftan Ülkemizdeki yanlışların yeterince gün yüzüne çıkmaması adına da bir eksiklik.

Başbakan'a muhalefeti dikkate almıyor diyebilirsiniz de siz olsanız bu muhalefeti ne kadar dikkate alırsınız kendinize bir sorun.

Örneğin son günlerde yaşanan Mit, Emniyet, Yargı, Hükümet eksenindeki gelişmelere Kılıçdaroğlunun yorumu " Neler oluyor, Başbakan çıksın açıklasın";  Bahçeli'nin değerlendirmesi ise ( bana göre biraz da Cemaata "Biz burdayız Ak Parti tek alternatifiniz değil" anlamı taşıyan), "Herkes yargı önünde hesap vermeli" oldu. Ardından ne görüş, ne alternatif açıklamalar ne de fırsatı yakalamışken Hükümet'i yıpratacak değerlendirmeler gelmedi.

Mecliste ise kürsü işgali ile "Sesimizin kısılmasına izin vermeyiz" çatışması başlattılar.  İnsanın   " sesiniz kısılmadan neylediniz ki" diye sorası geliyor....

Muhalefet, Ülke için sigorta aslında. Ülkenin İktidarının ve en önemlisi istikrarının sigortası. Bizim için bu sigorta ne derece işlevsel tartışılır. Sigorta devreye girmezse bütün devreleri yakabiliriz. O nedenle Muhalefetin güçlenmesi şart.

Bir acizliğimizde "Lider" hususunda. Koskoca 75 milyon nüfuslu Güzel Ülkem, Recep Tayyip Erdoğan'a alternatif çıkaramıyor. Sanırım en etkili kıtlık da, bu lider kıtlığı. Bir an önce çare bulmak lazım. Allah uzun ömür versin Başbakanımız Lider ruhlu ve şu an için işi götürüyor, ancak hepimiz gibi  fani neticede. O her rahatsızlandıkça birilerinin bu ülkeyi karıştırmaya uğraşması bile tüylerimi ürpertiyor.  Sonuç olarak alternatifsizliğin en kötüsü, bir ülke için yaşanan yönetim alternatifsizliğidir. Yeni liderlere ihtiyacımız var.