Biri size telefonda "ağabeyin öldü" dese ne yaparsınız?

Bazı durumlarda insanın nutku tutulur konuşamaz. Konuşması gerektiği halde zorlanır, kelimeleri bir araya getiremez. Karşısındaki insana acı bir haber verme durumunda kelimeleri seçerek ve acı haber ile yıkılmaması için direkt değil, dolaylı yollardan iletir, hatta acı haber sanki gerçekleşmemiş, her an gerçekleşebilir tarzında iletir. Örneğin; birine kardeşinin ölüm haberini telefonla veya diger iletişim araçlarıyla iletmeniz gerekirken çok dikkatli olmamız gerekir değil mi? Dünyanın evrensel sözcüğü "Alo" dan sonra hemen "Ağabeyin öldü" diyemezsiniz. "Hastanede yatıyor, durumu ciddi" şeklinde ölüm haberini alıştıra alıştıra iletmeye çalışısınız değil mi?

Hele haberi ileten birinci derece akrabanızsa çok daha dikkatli konuşmalıdır telefonda. Direkt "Öldü" haberi verirse, o senin akraban  değil, başka biri, başka kişilikli bir adam olur senin için artık.

Bu sabah uykudayken bir telefon geldi akrabamdan. Birinci derece akrabamdan. "Ağabeyin öldü" dedi. Konuşamadım. Sustum. Dilim dolandı. O an ne olduğumu, kim olduğumu unuttum, ben de öldüm. Kardeş acısının ne demek olduğunu yirmi dakika yaşadım. Yirmi dakikadan sonra yoldayken, aynı kişiden ikinci telefonla yanlış haber olduğu haberini alınca daha bir tuhaf daha bir sersem oldum. Yıkılmakla sevinç arasında gel-gitler yaşadım. O andaki duygularımı anlatamıyorum. Soğuk, buz, daha buz. Sıcak, çok sıcak, çok çok daha sıcak gibi bişey..

Bugünkü mağaza satışımda bütün müşterilerime maliyetine satış yaptım. Telefon eden birinci derecedeki akrabamı da hayatımdan çıkardım.

Amiyane tabirle, üflemeli çalgılar benzeri insanları kabüllenemiyorum.