Birlikte Yaşam

Yaradılıştan bu yana kâinat üzerinde yaşayan her canlı ve cansız varlığın bir geçmişi vardır. Varlıkların içerisinde bir varlık vardır ki bu da insanoğludur, kendini her daim ön plana çıkarmış ve kendine bahşedilen zekâsı sayesinde de kendini geliştirebilmiştir.. Bu gelişimler sayesinde fertler grupları, gruplar toplumları, toplumlar milletleri, milletler ülkeleri oluşturmuştur.

İnsanoğlu zekâsı sayesinde ve kendine bahşedilen egosu himayesinde bazen kendine sahip olamamış ve üstünlük kurmaya çalışmıştır. Tarihten ve çevremizde yaşanan olaylara baktığımızda hep bencilce yapılan ve ego üstünlüğünden kaynaklı olaylarda kazanan ve kaybedenler olmaya başlamıştır. Bu tavırlardan kaynaklı olarak Tek Tanrıya inanan toplumlarda hoşgörünün ve anlayışın ön planda olduğu gerçeği toplumları yöneten ve Yaradan’ın yaradılanlara sunduğu maneviyatın üstünlüğünün tartışılmaz kılındığı hak dinler olarak ve bunların yayıcıları kullardan da peygamberler göndererek toplumları kardeşliğe ve barışa yönlendirmiştir.

 Yaşamın doğum ile ölüm arasında olduğunu ve bu iki nokta arasında yaşamın kuralları içerisinde iyilik ve kötülük olguları ile hayatın devamlılığı noktasında dostça yaşanabilmesi gerektiğini vurgulamıştır.

Yahudi, Musevi, Hıristiyan ve Müslüman dinleri toplumları hep barışa ve kardeşliğe davet etmiştir. Yapılanların hayat mücadelesi olduğunu ve doğum ile başlayan hayata bir şey getiremedikse ölüm ile sonlanan hayattan da birşey götüremeyeceğimizi vurgulamıştır. Yaşama temellerinin de sadece yaradana bağlılığın olduğunu defalarca ibretlerle ve peygamberler vesilesi ile insanlara anlatmıştır. 

İslamiyet’te Müslümanların kutsal saydığı ve hoşgörünün zirve yaptığı 11 ayın sultanı olarak kabul edilen, hayır ve hasenatın bol olarak yapıldığı Mübarek Ramazan ayı başlamıştır. Bu ay da dahi halen egolarına sahip olamayarak kendilerinin de kul olduklarını unutarak, mevcut gücün kendilerinde olması münasebeti ile kullara zulüm edenlerinde zamanı geldiğinde ölümle tanışacakları ve Saltanatlarının biteceğini bir kez de âcizane bir kul Şakir Hakan GÜKŞEN olarak dilimin döndüğünce hatırlatmada bulunmak istedim.

Tüm dünya insanlarına barış ve hoşgörü kenti olan Hatay’dan kucak dolusu sevgiler ve muhabbetler göndererek insanlığı selamlıyorum.

Zaman geldiğinde tek başımıza gözlerimizi açıp nefes aldığımız gibi zamanı geldiğinde de tek başımıza nefes verip gözlerimizi kapatacağız.

20.07.2012 SHG.