Bisikletli yaşam

Uzun bir süredir çesitli bisiklet sitelerinde, platformlarinda dile getirdigimiz, sadece dile getirmekle kalmayip birseyler yapmaya kalkistigimiz bir konu var : Bisikletli Yasam.

Bisikletli Yasam ne demek degildir?

Mevcut sartlarda ülkemizdeki genel olarak, 1880 lerden bu yana kokusuz, gazsiz, hava kirliligi yaratmayan, insan enerjisiyle çalisan ve gittikçe gelisen bisikletin konumu degildir.

Son dönemde özellikle metropollerde gelisme gösteren ve Anadolu'da bazi bölgelerde varligini sürdüren bisikletlilik olgusu, artik sadece spor, yaris boyutunu asmaya çabalamaktadir.

Bisikletli Yasam dedigimiz olay, bisikletin hayatimizda özellikle ulasimda yani evden okula, ise, alisverise vb. gidip gelme anlaminda yer almasi demektir. Elbette hafta sonu turlari, uzun geziler, doga turlari kisacasi bisikletle yapilan her aktivite bisikletli yasamin bir parçasidir.

Günümüzde geliskin çagdas ülkeler, özellikle Avrupa ülkeleri küresel isinma problemine, hava kirliligine, ulasim kesmekesligine son verebilmek için daha huzurlu ve saglikli bir kent yasami için bisikleti alternatif olarak sunmaktadirlar. Yönetimler bizzat halki bisiklet kullanmaya tesvik etmekte, yerel yönetimler bisikletli yasamin olusmasi ve gelismesi için aslolan bisiklet altyapisini (bisiklet yollari, park yerleri, servis istasyonlari) yaratmak için seferber olmus durumdadirlar. Daha önceleri kuzey Avrupa'da yaygin olan bu anlayis yavas yavas güneye dogru inmektedir ve son dönemde oldukça önemli asamalar kaydedilmistir.

Ulasim sorunu ülkeler için, büyük kentler için oldukça önemli bir problemdir.

Günümüzde gerek kaplama alani olarak, park sorunu, gerekse hava kirliligi, küresel isinmaya katki demek olan otomobilin kisitlandirilmasi söz konusudur. Bu anlamda örnegin Paris'te metropole daha az otomobil girisi olmasi için önemler alinmaya baslanmistir. Elbette otomobile soyut olarak dur demek yetmez bunun altyapisini olusturmak sarttir. Bu anlamda bir yandan toplu ulasim metro, tren, otobüs, tranway gelistirilirken bir yandanda bisiklet yollari agi sehri sarmaya baslamistir ve toplu ulasimla bisikletin baglantisi net olarak çizilmistir.

Bir yandan bisiklet altyapisi olusturulurken bir yandan da belediyeler çok ucuza kartla otomatik olarak kiralanan, alinan yere degilde istenilen yere birakilmak kaydiyla bir bisiklet kiralama sistemi gelistirmektedirler. Ve bir yandanda bisiklet vazgeçilmez bir biçimde yasamda yerini alirken yasalarca da güvence altina alinmaktadir. Trafik yasasinda bisikletin konumu yayalar ve otomobiller karsisinda net olarak belirtilmistir.

Bütün bu sartlarin var olmasi artik bisikletli bir yasamin varligini açikça göstermektedir.

Bütün bu gelismlelerin isiginda ülkemize baktigimizda ne görmekteyiz.

Ulasim sorunu ana sorunlarimiz içerisindedir ve bir türlü çözülememektedir. Ülkemiz petrol üreten ülkelerden degildir. Bu anlamda disariya bagimlidir. Demiryollari "demiraglarla ördük ana yurdu dört bastan" dan beri oldukça gerilemistir, yok olma asamasindadir. Toplu ulasim yeni yeni gelismektedir. Kisacasi genel olarak altyapisinin dahi yetersiz oldugu bir noktada otomobil tercihi, diger ulasim imkanlarini ( metro, tren, deniz yollari, bisiklet vb.) eze eze dengesiz bir biçimde gelistirilmistir. Bu tercih petrolde disa bagimlilik, otomobil endüstrisine pazar, yedek parça anlaminda bagimlilik demektir. Bir türlü önlenemeyen trafik terörü cabasidir.

Bu anlamda sehir içinde kisa mesafelerde bisiklet kullanimi, toplu ulasimin gelisimi ile birlikte ele alindiginda ulasim sorunumuza önemli bir alternatif olacaktir. ülke ekonomisine katki olacaktir. Saglik giderlerinde azalma demek olacaktir. Spor yapan saglikli insanlara sahip olmak demektir.

Bu anlamda bisiklet, sadece spor, yaris, doga turlari, hafta sonu gezintilerinden de öte ulasimda bir ulasim imkani olarak yerini almak zorundadir. Bunun olusabilmesi için yönetimler bisiklet altyapisini zaman geçirmeden hayata geçirmek durumundadirlar. Var olan mevcut yollara ek olarak bisikletin bagimsizca yol alacagi yollarin yapimina baslanmak durumundadir. Sehir içinde kisa mesafede ve sehir disinda bisiklete sayginin olusmasi için bisiklet olgusu ve bisiklet kullanicilarinin haklari yasalarca güvence altina alinmalidir. Trafik yasasinda Avrupa normlarindan bahsedildigi noktada gerçekten normlara uyulmalidir.¨

Bu anlamda ülkemizde bisikletli yasama geçilmekte geç alinmistir bu açik zaman geçirmeden kapatilmalidir.

saygilarimla

ali nejat