Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Haziran '16

 
Kategori
Hamilelik Öncesi
 

Bitmeyen Bir Vicdan Muhasebesi...

Anneler bilir. Hamilelik süreci de, doğumdan sonrası da hep bir vicdan muhasebesi, doğru mu yapıyorum düşünceleri ve kalp çarpıntıları ile doludur. Ben de bu hafta hamileliğimin 22. haftasında ayrıntılı ultrason için farklı bir doktora gittim ve aldığımız sonuçlarla bir vicdan muhasebesine giriştim.

Doktora şimdiye kadar gittiğimiz her muayenede ultrasonla bebeğe baktık. İlk kalp atışlarını, kıpır kıpır hareketlerini, boks yapar gibi ellerini yüzünün önünde yumruk yapışını, cinsiyetini hep ultrason sayesinde gördük.

İkili testinde kan alınmadan önce doktor bebeğin burun kemiğine, ense kalınlığına, karaciğer tomurcuklarına bakarak risk oranını belirledi. Anlayacağınız her doktor muayenesini bu derece heyecan verici ve özel kılan bebeği görme şansı. 

Ancak hamilelik boyunca önemli bir ultrason süreci var ki o da 22-24. haftalar arasında yapılması gereken ayrıntılı ultrason. Aslında her muayenede doktor bebeğe ayrıntılı bir biçimde bakıyor, ayrıca farklı bir uzmanla ayrıntılı usg yaptırmaya  ne gerek var diye düşünmüyor değil insan! Ta ki yaptırana kadar.

Doktorun önerdiği üç isimden Eskişehir Osmangazi Üniversite Hastanesi'nde Prof. Dr. H. Mete Tanır'ı seçtik. Dr. Mete Bey; bebeği o kadar uzun inceledi ki, bu haftaya kadar yapılan tüm muayenelerdeki ultrason süresinden daha uzun sürdü bebeğe bakması. Hatta bizimki yerinde uslu durmadığı için kalbini istediği açıdan görüntüleyemeyen doktor beni kaldırdı ve on beş-yirmi dakika dolaşıp gelmemi salık verdi. Tekrar uzandığımda bebek tam istediği pozisyondaydı ve istediği görüntüleri aldı. Her şey yolunda dedi doktor ve kendi doktoruma götürmek üzere bir rapor hazırladı. Ancak bebeğimizin böbreklerinde pelvik genişleme varmış, bu erkek çocuklarda genellikle görülürmüş ama yinede takip edilmesi gerekirmiş.

Ben o anda çok endişelenmedim, eşim ise eve gelir gelmez interneti taramaya başladı. Büyüme riskinden doktorda bahsetmişti, gerçi anne karnındayken bir müdahale yapılmıyormuş, doğumdan sonra ürolog tarafından takip edilmesi gerekiyormuş.

Eve gittikten sonra kendimi suçlamaya başladım. Acaba yediğim-içtiğim bir şeylerden mi oluyor, yanlış bir şeyler mi yapıyorum yoksa diye. Hatta biraz ağladım. Eşim benimle bu konuda telkin edici bir konuşma yaptı benimle ve pelvik genişleme olmadan bebeğin büyüyebileceğini, takip edip göreceğimizi söyledi.

Pelviaktazi konusunda internet üzerinden yaptığım araştırmada; aşağıdaki sayfaya rastladım. Oldukça açıklayıcı: http://www.alkanyildirim.com/hafifpelviektazi_1_24.htm

Hemen ertesi gün doktorumu aradım ve elimdeki raporda yazan bebekteki pelvik ölçüm rakamlarını okudum. Yanında farklı sorunlar görülmediği sürece bir sıkıntı olmadığını söyledi. Böyle söylemesi beni rahatlattı mı? Hayır. Ama elimizden haftaların geçmesini ve bebeği takip etmekten başka bir şey gelmiyor.

 

 

 

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 47
: 1945
Kayıt tarihi
: 04.08.07
 
 

Eskişehir'de yaşıyorum. Kısa hikayeler yazıyorum. Bir oğlum var.   ..