Biz kimiz?

Türkiye' nin bütünlüğünü sağ-sol çatısmasıyla, laik-antilaik kavgasıyla bölemeyenler şimdi etnik bir oyun oynamaya başladılar.

Gazetelerde "Biz Kimiz?" araştırmaları yayınlandı.

Ne olmuştu da Cumhuriyetin üzerinden 85 yıl geçtikten sonra "Kim Olduğumuzu" merak etmeye başlamıştık. Bunu biz mi merak ediyorduk yoksa etle tırnak gibi birleşmiş bu toplum karşısında yenilmiş olan emperyalizm mi merak ediyordu?

Emperyalizme karşı ortadoğu coğrafyasında yüzyıllardır geçit vermemiş ve aralarında kim olduğunu merak etmeden Kürt, Türk, Çerkez, Pomak, Boşnak, Laz ve diğer etnik kimliklerin tek yumruk olduğu ve Türk kimliğinde hayat bulan bu insanlar yeniden ayrılırsa emperyalizm başarılı olurdu.

Emperyalizm, tek tek bir şey yapamayacak parmakların birleştiğinde yumruk olacağını çok iyi bilmektedir.

Türk'lerden yedikleri yumruğun acısını hala unutmadılar ve bu parmaklardan biri olan Kürtler üzerinden 25 yıldır yumruğun bir parmağını yumruktan ayırmak istemektedirler.

Emperyalizmin sorduğu ve sordurduğu "Biz Kimiz?" sorusuna isterseniz ben cevap vereyim.

* Biz; Çanakkale' de Atatürk' ün "Birinci siperdekilerin hiç birisi kurtulmamacasına şehit düşüyor. İkinci siperdekiler yıldırım gibi onların yerine gidiyor. Fakat ne kadar imrenilecek bir soğukkanlılık ve tevekkülle biliyor musunuz. Bomba, şarapnel, kurşun yağmuru altında öleni görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor ve en ufak bir çekinme bile göstermiyor." şeklinde anlattığı bir milletiz.

* Biz; teröre 25 yıldır 30 bin şehit verdiği halde askere davul zurna ile giden ve bunca ölüme rağmen hala "vatan sağ olsun" diyebilen bir milletiz.

* Biz; aydınlarına hapislerde çürüten, onları "memleketim, memleketim" diye inleten bir milletiz.

* Biz; "Dörtnala uzanıp uzak Asya'dan/ Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan" bir ülkede yaşayan, ama insanlarına bir kısrak kadar bile değer verilmeyen bir milletiz,

* Biz; bazılarının komşusu açken boğazından lokma geçmezken bazıları aç insanların yanından ciplerle geçen bir milletiz.

* Biz; "Tam bağımsız Türkiye" dediğimiz anda polis cobunu sırtına yiyeni de, öğrenci gördüğünde en büyük düşmanını gören polisi de, uşaklıkta ve onursuzlukta sınır tanımayanları da, ne olursa olsun onurundan taviz vermeyenleri de yetiştiren bir milletiz,

* Biz; komşusu ve aynı dinden olan Irak' ı bombalayan füzelerin ülkesinden geçmesine izin vermiş, hıristiyan saldırısında dindaşını yalnız bırakmış bir milletiz.

* Biz; televizyonda, delik ayakkabısından giren suyla ayağı mosmor olmuş küçük kızı görünce, kendisi de işsiz olmasına rağmen elindeki üç-beş kuruşla ona çizme parası gönderen bir milletiz.

* Biz; kızının aldığı burs parasını zorunluluktan dolayı evin ihtiyaçları için kullanan ve durumu düzeldiğinde burs parasını iade eden ve "bu parayı bizim durumumuzdakilere burs olarak verin, bizim artık ihtiyacımız yok" deyip parayı iade eden bir babanın onurlu milletiyiz.

* Biz; hem her fırsatta birbirine kızan, hem birbirini çok seven, hem çok akıllı hem çok aptal, hem anlayışlı hem anlayışsız, bazen çok onurlu bazen onurunu pek düşünmeyen kısıcası bir aile gibi arasında çok sorun olsa da zor zamanlarda birlik olabilen bir milletiz.

Bize, "Biz Kimiz?" diye sorduran güçler. Siz Kimsiniz?

Millet misiniz acaba?
Tanrıdan çok paraya mı taparsınız?
Ülke için ölmesini bilir misiniz, para yoksa ülkeniz için ölür müsünüz?
Parasız askerlik yapar mısınız?

Siz Kimsiniz?