Biz kimiz?

KONDA araştırma ve danışmanlık firması, Nisan 2008 tarihinde Hürriyet gazetesi için 41 ilde 6482 görüşme yapmış.

Türkiye’de hayat tarzlarını ortaya çıkaran bu araştırma, gerek seçim sonuçlarının, gerekse geriye doğru giden kültürel, sosyal davranışların sebebini anlamamız açısından çok yararlı bir çalışma olmuştur.

Dünyada çağ ve teknoloji hızla değişirken, bu değişimi günlük yaşamımızda ve tüketimde oldukça hisseden bizlerin, aynı zamanda değerlerimizin ve geleneklerimizin aynı hızda değişmediği çok açıktır.

6482 görüşmede sorulan soruların bazıları şöyledir:

“Her durum ve şartta ülke demokrasiyle yönetilmeli” önermesine %88.2 oranında “doğru” yanıtı gelirken, “gerektiğinde asker yönetimi ele almalıdır” önermesine ise %48 “doğru” cevabı verilerek kendi kendine verilen bu itirafla aslında demokrasiyi ne kadar anlayabildiğimiz ortaya çıkmıştır.

“Hakim, savcı, öğretmen, polis vs. olarak çalışan kadınlar başlarını örtebilir” önermesine %53 “doğru” yanıtını verirken, %31, 5 “yanlış” cevabı verilmiştir.

“Kadın çalışmak için eşinden izin almalıdır” önermesine %68, 7 “doğru” cevabı verilmiştir.

“Bu evde yaşayan kadınlar kolsuz bluz giyip dışarı çıkar” önermesi ise %57 oranında “hiç bir zaman” cevabı verilmiştir.

Evet Türkiye 20 yıl öncesine göre aynı değildir. Çağın ve teknojinin getirdiği hızlı değişim, yaşam biçimlerini de değiştirdiği için, insanları korkutmuş ve var olan kültürel değerlere daha fazla sığınılarak toplum daha fazla tutucu hale gelmiştir.

En can alıcı sonuçlardan birisi ise “son üç ayda kaç kitap okudunuz?” sorusuna verilen yanıttır. Okumayan, araştırmayan, sorgulamayan toplum fertlerinin %70 i hiç kitap okumamıştır.

Toplum, yaşam biçimlerini günlük hayatına geçirmekte, ancak kültürel yönden modernleşeceğine daha da muhafazakar yapıya doğru gitmektedir.

“Biz kimiz?” diye sorgulayan ve kendilerini “modern” sınıfa sokan toplum üyeleri ancak %18 gibi azınlık oranına düşmüştür.

Son dönemlerde yaşadığımız inanılmaz olaylara kafa patlatıp, neden? diye sorarsanız, bu ülkeyi oluşturan halkın, biz kimdik?, şimdi kim olduk? ve kim olacağız? sorularına cevap olan bu araştırmayı incelemelerini öneririm. En azından ayaklarımız yere sağlam basar.

İleriye doğru bakarken “kim olacağımızı düşünerek” “biz” dediğimiz kesimin giderek toplumda azınlıkta kaldığını farkına varmalıyız.

Örneğin, önceden “irtica” ile ilgili sık sık haber duyardık. Artık bu konuda hiç haber duymuyoruz.

Evet, biz İran olmayız belki ama kendine münsahır bir yola girdiğimiz çok açık ortada.

Yararlanılan Kaynak:Konda Araştırma ve Danışmanlık
Biz Kimiz? Araştırması