Biz Milliyet Blog Yazarları

Rahmetli yazarımız Erdal Ceyhan hocamızın ardından yazdığım yazının başlığı "Yaz Gününde Şubat Soğuğu" idi.

Yazımda da ifade ettiğim gibi onun gitmesiyle şahsımın paylaşımlarına yapılan yorumların neredeyse yarı yarıya azalmış olması yazıma böyle bir başlık koymama neden olmuştu. 

Kendisiyle Milliyet Blog dışında kişisel bir bağlantımız yoktu. Türkiye'nin farklı şehirlerinde yaşıyorduk. Farklı yaşam deneyimlerimiz ve eminim ki bazı konularda farklı görüşlerimiz vardı ama insanlık ortak ekseninde kolaylıkla biraraya gelmiştik.   

O da benim için buradaki öteki yazarlardan biriydi; ta ki, kendisini kaybedinceye kadar.  

Vefatından sonra Milliyet Blog'da hakkında yazılan yazıları, yorumları okuyunca benim için samimi, yapıcı bir blog arkadaşı olmasının ötesinde bütün sitede sevilen, sayılan biri olduğunu da fark ettim. 

Bugün itibariyle de fark ettiğim bir başka şey, Erdal Hoca'nın aramızdan ayrılmasından sonra hiçbir yorum almamış olmam oldu. 

Evet, o gün, bugündür yazılarıma yeni bir yorum gelmedi.  Sağlık olsun. :)

Hakkında yazılanları okudukça kendisinin benden başka yazarların çalışmalarını da değerlendirdiğini, kimileriyle daha da ileri gidip sosyal paylaşım siteleri aracılığıyla ya da doğrudan veya telefonla da görüştüğünü öğrendim. 

Değişik konulardaki değerlendirme yazıları dışında çok iyi bir şair olduğunu fark ettim. Bir Milliyet Blog üyesi arkadaşımızın YouTube videosuna dönüştürdüğü şiirini okudum ve gerçek bir usta olduğunu gördüm. 

Kısacası benim tanıdığım Erdal Ceyhan'ın, gerçek Erdal Ceyhan'ın yani tabiri caizse kocaman bir buzdağının sadece suyun üzerinde gözüken kısmı olduğunu anladım. Ondan gereğince yararlanamadığımı da fark etmiş oldum. 

Kendisinin gidişi ile bir başka konuda daha uyandım. Bir başka sorumluluğun daha farkına vardım. 

Düşündüm ki, biz Milliyet Blog sayfalarında yazanlar O'nun kadar başaramasak da, biraz daha duyarlı, sorumlu ve vefalı olmalıyız. O'nun yaptıklarını taklit ederek, birbirimizi okuyarak, yorumlayarak, kişisel bağlar kurup paylaşımlar la bağları zenginleştirerek ustanın temellerini attığı geleneğe sahip çıkmalıyız.

Bunu bir sorumluluk olarak kuşanmalıyız. 

Eminim ki, bu daha iyi tanışmamızı, daha sağlam bağlar kurmamızı, daha çok gelişmemizi sağlayarak bizleri verimli ve mutlu kılacaktır. 

Yine eminim ki, O'nu da mutlu kılacaktır. 

NOT:

Ben bugün yorumlar yazarak başladım. Her fırsatta da devam etme niyetindeyim. 

06.09.2017

17:59