Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Ekim '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Biz neden böyleyiz-dir?

Biz neden böyleyiz-dir?
 

Hayat her zaman sütliman değildir. Yolda izde, köşe başında veya başka bir yerde, bizi bekleyen olumsuzluklar olabilir. Yaşamak, bütün bunlara rağmen insana hoş gelir. Çünkü insan onun, iyi ve güzel yanlarını bulur. Keşke "hiç itişip kakışmasak, keşke hiç kural ihlali yapmasak, hiç kavga etmesek" diyorum ama galiba bu mümkün değil ! İşte size bir örnek.

Bir araba, bulunduğu yerden geri dönmeye çalışıyor. Arkasındaki iki otomobil sabırla bekliyor. Fizyolojik olarak "bıyıklarının terlediği çağı" çoktan geride bıraktığı halde, ruhsal yönden hala aynı yere takılı kalmış olan üçüncü sürücü, daha ikiyüz metre mesafeden kornaya basarak yaklaşıyor.

Gelişinden, öndeki aracın dönüş zamanını, kendi hızını ve fren mesafesini, tesadüflere havale ettiği anlaşılıyor. Fakat tesadüf her zaman tasarlanan sonucu vermediğinden, bekleyen iki arabayı hafiten sıyırıyor, manevra yapana da gövdeden bindiriyor.

Önce, bir an zaman duruyor. Sonra trafik duruyor, yani kilitleniyor. Meraklılar yön değiştirip, cayırtıyla birlikte evvela kafalarını, bilahere de bedenlerini çevirdikleri istikamete, yani kaza mahalline yöneliyorlar.

Hızını alamayan bıyıklı adam, daha aracının kapısını açar açmaz yüksek sesle bağırıyor:

-Yahu sen ne biçim şöförsün ! Geldiğimi görmüyor musun. Önüne hiç bakmıyor musun? Öteki:

-Ben önüme bakıyorum da... sen yandan geldin !

-Bu yolda manevra yapılır mı?

-...!?

-Peki bu yolda bu kadar hızlı gidilir mi?

-....!?

Bu sorulardan ikisi de muhataplarca, "hayır" olarak cevaplanmalıdır ama söylemeye yürek ister. Bunu yapabilmek için, delikanlılıktan vazgeçmek, erkekliğin ununu eleyip, eleğini duvara asmak gerekir. Eğer, "hayır" deyip doğruya boyun eğersen, artık ne pala bıyıkların, ne de yakası açılmış gömleğin dışına taşan kılların hiç bir değeri kalmamış demektir.

Bunun, etek giyerek Taksim meydanında dolaşmaktan veya ruj sürüp mahalle kahvesine girmekten hiç farkı yoktur. Ha, "haklısın, bu kadar hızlı gidilmemeli" veya, "haklısın, burada manevra yapılmamalı" demişsin, ha yukarıdaki iki şıktan birini yapmışsın. Aynı şeydir. Bir erkek asla geri adım atmaz. Atarsa erkek olmaz.

İşte İstanbul, dünyanın en büyük köyü haline gelirken bu kültürü de yaratmıştır. Kendi içinde büyüttüğü "babacan kabadayı" olgusuyla, ısrarcı taşra kişiliğinin harmanlanmasından ortaya böyle bir "ürün" çıkmıştır. Ve bu ürün, "İstanbul efendisi" ni baskılayarak, şehrin genetik yapısını değiştirmiştir.

Bu megaloman anlayış bütün entel ayaklara, saç uzatmalara; küpe, zincir takmalara; dövme yapıtırıp farklılaşmalara, metroseksüelliğe, takım elbiseye ve gravata rağmen asla değişmemiştir. Hatta şehri kuşatan büyük alışveriş merkezlerine, yabancı mağazalara ve fast-foot zincirlerine rağmen...

Çünkü, yıllar önce bu şehre yorganını sırtlayıp gelenler, kolay pes edecek insanlar değildi. Yeri yurdu terkedip, başka bir diyara yerleşmek cesaret ve kararlılık işidir. Şimdi bu gözü kara ataların hem taşra, hem İstanbul havası solumuş torunları, büyüklerinin mirasını çiğneyebilir mi? Mertçe duruş (!) gerektiren bir meselede pes edebilir mi? Israrcı olmak, geri adım atmamak lazımdır.

Halbuki İstanbul'dan, taşra kültürünü evirmesi, kendine yakışan medeni insanlar meydana getirmesi beklenirdi. Demek göç, öylesine hızlı ve yoğun bir biçimde gerçekleşti ki, örneklik edecek "İstanbul Efendisi" o kalabalığın arasında kaybolup gitti.

Doğruyu söylemek gerekirse böylesi davranışlar, üzerinde ciddiyetle durulması ve mutlaka çözülmesi gereken problemlerdir. Ama ne zaman el atılır veya el atılır mı bilemiyorum.

Ben de bir taşralı olmama rağmen, hatalarım konusunda nedense, o kadar ısrarcı olamıyorum. Eh biraz racona ters düşüyor ama gereksiz tartışmaları ve kavgayı önlüyor. Herkese tavsiye ederim. Şimdiye kadar hiç bir yan tesirini görmediğimi de rahatlıkla söyleyebilirim.

Resim:gaziantep27

 
Toplam blog
: 462
: 707
Kayıt tarihi
: 28.04.07
 
 

Emekliyim. Herkes gibi benim de bir dünya görüşüm var. İnsanların farklı fikir ve inançlara sahip..