Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Neslihan ERDOĞDU Serbest

http://blog.milliyet.com.tr/kariyerkoc

16 Ekim '16

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Biz olmak

Biz olmak
 

Farklılıkları birleştirmek ne güzel olurdu,zenginleşirdik


Son günlerde çok daha önem kazanan bir kavram. BİZ oluyoruz.. Aslında BİZ olmak yani aidiyet önemli insan ihtiyaçlarından biridir. İnsan bir yerlere, birine, bir şeye ait olmak ister. Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisinde fizyolojik ihtiyaçlardan ve güvenlik ihtiyacından sonra ait olma ihtiyacı gelir.

Yeni tanıştığımız birine nereli olduğunu, hangi okuldan mezun olduğunu, hangi takımı tuttuğunu sormak bir ortak payda yaratmak yani ait olma ihtiyacına yönelik sorulardır.  Benzeler bizi rahat hissettirir, güven ve konfor yaratır. Benzerlik aslıdan önemli bir çimentodur, aidiyete dönüşür. Aidiyet “biz” duygusu yaratır.. Bu biz duygusu da hem güven hem de anlam anlayışına da cevap verir.

Ait olmak insan “kabul” ihtiyacını da karşılar.. Kabul edilmek Maslow’un ihtiyaçlar  hiyerarşisinde bir üst basamakta yer alır. Bir takımın parçası olmak, bir siyasi partinin ya da ideolojinin parçası olmak aidiyetin getirdiği kabul duygusu ile güçlenir.

Evlilikte , okulda, iş yerinde, mahallede, şehirde, ülkede benzerlik üzerinden  aidiyet geliştirebildiğimiz ölçüde BİZ olabilmek kolaylaşır ve mümkün olur.

“BİZ” duygusunun içinde güven, kabul, aidiyet, anlam, ortak yani paylaşılan değerler vardır. Ortak değerler bizi biz yapan çimento ya da yapışkandır.

Örneğin yaşadığımız apartmanda sokağa bir kap su koyan bir komşumuz varsa ve diğer canlılar bizim için de önemliyse o komşumuza yakınlık hissederiz, diğer komşularımızın bu davranışa sempati duyduğunu da fark edersek yaşadığımız apartmana kendimizi ait, güvende ve huzurlu hissederiz. Tam tersi olduğunda ise huzursuz, gergin ve mutsuz oluruz.

Biz duygusu ortak değerler etrafında şekillenir ve oluşur.

“BİZ” duygusunu yaşadığımız ortamlarda huzur ve mutluluk hissederiz..

Yaşamakta olduğumuz  arka planını anlamakta zorlandığımız şu günlerde belki de en önemli çıktı BİZ olmamıza  sağladığı katkı sağlayacak ortak değerlerde buluşmaktır.

 “Yeter söz milletindir” 1950 Demokrat Parti seçim sloganı ,

Büyük Türkiye için desteğinizi istiyorum” 1954 Demokrat Parti seçim sloganı,

” Atatürk ve İnönü Cumhuriyet Halk Partisinin başıdır, oylarımızı onların partisine verelim “1950  CHP seçim sloganı,

Geri kalmış bir devlettik, ileri bir Dünya milleti olduk”1957 Demokrat Parti seçim sloganı,

” Traktörü öküzle çekiyoruz” 1957 CHP seçim sloganı. Bu sloganlardan BİZ ile ilişkilendireceklerimize bakalım…Hangisi aidiyet, güven, kabul ve ortak değerlere sesleniyor…

Ortak değerlere seslenen ve ortak değerler üzerinden birlik, bütünlük sağlayan söylemler toplamda karşılığını buluyor.

Tıpkı son dönemlerde olduğu gibi. Yaşanılan olaylar toplum olarak bizi, bizi dedim ve aidiyet duygusu ile gülümsediğimi fark ettim.. Özlediğimiz, beklediğimiz ve ihtiyaç duyduğumuz bu kavram sanırım hepimiz için anlamlı.

“tek bayrak, tek millet, tek devlet, tek vatan”  değerleri bir çok insanını bu kavramlar etrafında kenetlerken BİZ olmak yolundan bir çimento oluşturuyor.

Darbecileri kınamak, ya da bu bir tiyatro demek ,fetö terör örgütü demek ya da dememek , ezan ve selalardan şikayetçi olmak ya da beğenmek, meydanlardaki bayrak sayısı, İstiklal marşının okunması BİZ ortak değerlerini oluşturuyor ve insanları birbirine yaklaştırıyor ve  ya uzaklaştırıyor.

BİZ olma bir ihtiyaç ister mako ister mikro düzeyde.. Makro düzey için mikro düzeydeki değerlerin farkında ve bilincinde olmaya ihtiyaç var..

İşte tam da bu noktada hem birey olarak, hem anne baba olarak, hem öğretmen olarak, hem vatandaş olarak, hem yönetici olarak, hem işveren olarak hepimizin BİZ olmaya ihtiyacımız olduğunu ve bun tek başımıza başaramayacağımızı bilmeye ihtiyacımız var.

BİZ olmanın zeminin oluştuğu şu günlerde söylemlerimizin BİZ OLMAYA katkı sağlayan ,yapıcı ve pozitif olmasına özen gösterelim.. Gereksiz genellemelerden uzak duralım, bütünün hayrına olmayan paylaşım, söylem ve eylemelerde bulunmayalım, yaptıklarımızın niyetlerini sorgulayalım.Hangi duygu ile neye g-hizmet ettiğini düşünerek adım atalım.. Yaptıklarımızın arkasında kızgınlık, öfke ve şiddet varsa ne olursa olsun bütünün hayrına olmayacaksa bundan vaz geçelim.. İçinde sevgi,birlik ,beraberlik, coşku ,saygı varsa onu da ha da çoğaltalım…Odaklarımıza dikkat edelim

 Unutmamamız gereken çok önemli bir şey şu ; neye odaklanırsak o çoğalıyor.

Toplum olarak ayrışmaya değil birleşmeye odaklandığımızda bundan hepimiz yararlanacağız..

Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için dediğimiz 100 yıl önce bunu başarmıştık.

İçimden geldi…

 
Toplam blog
: 157
: 876
Kayıt tarihi
: 10.09.07
 
 

HAYAT YÜZ ÇİZGİLERİ YÖNÜNDE İLERLER.. ..