Bize ne oldu!

Ülkemizde gittikçe tırmanan ve büyüyen yitirilen nice canlar gitti, ocaklara kor ve alevler düştü, aileleri yaktığı gibi, toplumu da yaktı kavurdu. Nefretler, Kinler öfkeler büyümeye devam ediyor. Bu ateş büyüdükçe herkesi içine çekecek, bu durum nifak tohumları aşılayan ve toplumu bölmeye çalışan hain düşmanların işine yarayacak.

Milletimiz üzerinde oyunlar oynanıyor. Bu hassas dönemde, sorumluların ve tüm bireylerin sağduyu, hoşgörü ve sevgi ile davranıp Ülkemizin içine düştüğü bu karanlığı aydınlık günlere taşımaları en büyük dileğimizdir. Ben, sen, o, öteki yok. Bizler tümümüz, mezhebi, ırkı, dili, dini, görüşü ne olursa olsun bu Ülkenin vatandaşları var. Şiddet çözüm değil, yakıp yıkma öldürme çözüm değil. Görüş ve fikirler demokratik bir ortamda, ifade edilmeli.

Şimdiye kadar giden genç civanlar: Şehit düşen polislerimiz, en son olaylar nedeni 30 yaşında kalp krizi geçirerek Tunceli’de yaşamını kaybeden polisimiz Ahmet Küçüktaş, yine önceki olaylarda yitirdiğimiz: Mehmet Altıntaş, Abdullah Cömert, Mustafa Sarı, İrfan Tuna, Selim Önder, Ethem Sarısülük, Zeynep Eryaşar, Medeni Yıldırım, Ali İsmail Korkmaz, Ahmet Atakan, Serdar Kadakal, Ekmek almaya giderken başından yaralanıp uzun bir süre komada kalan küçücük Berkin Evlan en son olarak Burak Can Karamanoğlu. Ve ismi zikredilmeyen nice civanlar, şehitlerimiz. Allah hepsine gani, gani rahmet eylesin, ailelerinin başı sağ olsun, sabırlar diliyorum. Umarım bu ölümler son bulur, bu ateşi körükleyenlerin elleri böğürlerinde kalır. Elbet Allah bir gün hesaplarını sorar.

Bu ne bulut, bu ne tipi

Her taraf boran

Elem veren manzara

Of! Aman aman.

Sızlıyor kalbim

Yanıyor alev, alev

Bu manzaraya dayanılmaz

Neden kış uykusundan kişiler

Uyanmaz.

NAHİDE ÇELEBİ