- Kategori
- Etkinlikler / Festivaller
Bizler Çanakkale'yiz...Haykırdılar. Muğla’dan Çanakkale’ye sonsuzluğa yürüyenler.
( BİZLER ÇANAKKALE'YİZ. HAYKIRDILAR. MUĞLA’DAN ÇANAKKALE’YE SONSUZLUĞA YÜRÜYENLER. MUĞLA ANADOLU LİSESİ ÖĞRENCİLERİ… KUTLUYORUM, SEVGİYLE KUCAKLIYORUM…)
Yıl 1915…Gecede yıldızlar sağanak gibi yağacak. Güneş doğacaktı, bir gün. Sarı turuncu ufuklar ardından masmavi gözlerle gelecekti, VATAN. Dinlenmeden sarsacaktı, geçit vermeyecekti
Çanakkale. Zırhlılar, donanmalar, düşman gemileri binlerce asker ile. 18 Mart Deniz savaşlarının Çanakkale’yi yerle bir ettiği o dehşet anların ardından O askerlerimiz, Mehmetçiklerimiz biliyorlardı ki, işgal devletler bununla kalmayacak, bekleyişlerinde…Karaya çıkacaklar Çanakkale’yi Boğazı zapt edeceklerdi. 20 bin asker ile karaya çıkacak bizim birlikleri durmadan biçeceklerdi…
Dehşet savaşta büyük bir alanın, vatanın kazanıldığı Çanakkale. Binlerce asker yatıyor, bağrında. Bize vatanımızı emanet edenler, yaşları mı? 14, 15, 18, 20 22, en az 24…Yurdun her yerinden.
Savaşın tüm milletler üzerindeki etkileri kendi siyasal antları uğruna farklı farklı olmuştur. Türk milletinin yüksek karakterinin ve inançlarının tesirinde kalmışlardır. Kendilerine yeni ulus devlet olma yolunu açmıştır. Türk miletinin kalbine yayılan o Çanakkale. Sonsuz uzayıp giden destan. Bir milletin yeniden doğuşu. Etkileri, ulusal ve milliyetçi. Bir vatanın ön sözü.
Çanakkale büyük bir destan. Her iki yılda bir oraya gitmek, görmek gerekli. Okuyup, öğrenmek yaşamak gerekli.
Çanakkale destanının yazıldığı o topraklar, o yeryüzü, o gri boğaz, deli esen rüzgar. Şimdi binlerce insanı karşılıyor, o tarihine götürüyor.
O destanın sosyolojik ve psikolojik etkilerini, yaşanan o günlerin dramını, acılarını, anaların, kadınların kalbinde yarattığı duygular işlendi o gece, gerçekmiş gibi…Sahnelendi, Muğla Anadolu Lisesi’nin sevgili öğrencileri. O Muğla’nın, o ulusumuzun güzel evlatları sahneye koydu.
Sevgili öğretmenlerimiz İsmail Zorba tüm duygularıyla o Çanakkale’nin sarsılmaz inançlarını, inançları ile sahneye taşıyan ve Candan Ertürk birlikte diğer öğretmenlerimiz ve Okul Müdürümüzün katkıları ve heyecanı büyük oldu gecede. Emek verdiler.
Çanakkale’nin anma günlerinde Muğla’ya sonsuz bir duygu yaşattılar. Yad ettiler, Muğlalı şehit düşen evlatlarını.
Önceki yıllarda yine Çanakkale sahnelemişler o unutulmaz anıları ile Muğla’ya yine bir destanın tüm öyküsünü, dramını bir ülkenin ufuklarından doğan güneşi Çanakkale’yi anlatmışlardı. Anımsadığım kadarıyla ana teması Çanakkale yeni Türkiye devletinin önsözüdür” dediler.
Çanakkale’yi tam anlamıyla okusak, öğrensek gidip görsek ve yaşasak ne kadarını o yılların o büyük savaşını yaşanan binlerce dramı, acılarını ne kadar anlayabiliriz. Çok azını diyorum.
Yaşanan o büyük ÇANAKKALE ‘yi geçilmez kılan Yarbay Mustafa Kemal Paşa (Atatürk) ve askerleri. Bir Alman Generalin kaleminden Çanakkale okuyorum. General savaşlarda yer almış. Büyük asker deha Mustafa Kemal Paşa’dan övgüyle ve zaferleriyle söz etmektedir.
Son Mektup filmi çok eleştirildi. İçinde sevgili Atatürk unutuldu dendi. Bir cümle ile geçti Mustafa Kemal Paşa’nın adı, izledim. Ancak film için bir başka açıyla düşünüyorum. Çanakkale deniz savaşlarının içinden bir kesit alınarak, bir parçası işlenmiştir.
Çanakkale’yi büyük bir inanç ve kararlılık Mustafa Kemal Paşa’nın sevgili Ata’mızın en yenilmez ufku ve dehası kurtarmıştır.
Büyük Britanya İmparatorluğunun üzerinde batmayan güneş sayılan o içlerindeki duygu Çanakkale’de yenilmiştir . . Ardından Kurtuluş Savaşları…
Bir kitabın sayfasında okudum Mustafa Kemal Paşa Enver Paşa’ya mektup yazar. Çanakkale üstüne basılan o topraklardaki büyük zafer ve hakimiyet Osmanlı’nın üstündeki kara bulutları dağıtmasına rağmen Mustafa Kemal Paşa’nın düşmanı yenilgiye uğrattıktan sonra onları kovalım, diye yazmasına rağmen Enver Paşa izin vermeyecektir.
İstanbul’da bir toplantı yapılacaktır. O toplantıya Mustafa Kemal paşa üniformasıyla gidecektir. İngiliz komutanı Mustafa Kemal Paşa’nın üniformasıyla katıldığını görünce rahatsız olacaktır ve yaveri ile kulağına haber yollayacaktır. Üniformanız ile katılamazsınız, diye ültimatom verecektir.
Mustafa Kemal Paşa o büyük sedası ile o mavi keskin, kararlı, ateşli gözler “ben burada yenilen bir devletin değil Çanakkale’de zafer kazanmış bir komutan, bir devletin temsilcisi olarak bulunuyorum”, der. İngiliz komutan kadehini kaldırarak hoş geldiniz, diyecektir.
Muğla’dan Çanakkale’ye sonsuzluğa yürüyenler, Çanakkale destanı canlandırıldı. Sahnede o Muğla’nın heyecanı ve başarısı yüksek, güzel evlatları Muğla Anadolu Lisesi öğrencileri vardı.
Sahnede o gece Çanakkale vardı. Çanakkale’nin onbeşlileri vardı. Biliyorlardı ki, omuzlarında bu vatan vakur ve gururlu, kanlarıyla ve canlarıyla ölmeye gidenler, atalarının onlara emanet ettikleri VATAN vardı.
Tarihlerinde Türk’ün yüksek karakteri ve zaferleri vardı. Düşüncelerinde gönüllerine yol göstermiş Mustafa Kemal Atatürk ve askerleri vardı.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezi doluydu. Veliler oradaydı.
Muğla Anadolu Lisesi öğretmenlerini ve öğrencilerini, başarılarını ve sevgilerini iz bırakan tarihi destanlarını Muğla’ya bıraktıkları vefayı unutmayacağız…
Başarılarını daima isteyeceğiz… Sevgiyle kucaklıyoruz…