Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Haziran '09

 
Kategori
Dostluk
 

Bizler padişahın kulları değiliz!

Bizler padişahın kulları değiliz!
 

2 Kıbrıs büyüklüğünde alanlar.


Biz padişahın kulları değiliz.!!!!

Ufak atın da, civcivler de yesin.J))))

Vallahi bu sözleri hiç duymamıştım. Sağ olsun, başbakanımız sayesinde argo lügatimizde bu tür sözlerle haznemiz artıyor. Başbakan bugünkü Parti Meclisi konuşmasında yine bolca Ana Muhalefet Partisi CHP ye verdi veriştirdi. Bol bol alkış aldı.

Günlerdir tartışılan; Suriye sınırından temizlenecek mayınlarla ilgili kanun tasarısının meclisten geçip geçmeyeceği bize getirisi ve götürüsü konuşuluyor. Başbakana göre, bu işten Türkiye kârlı çıkacak.

CHP ye göre ;

Mayınlı araziler Hatay’dan başlayıp Kilis, Gaziantep, Şanlıurfa Mardin ve Şırnak’a kadar uzanıyor. 350 metre derinlikte ve 510 kilometre uzunluğunda olan alanın toplam ölçüsü 178 milyon 500 bin metrekareyi buluyor. İki Kıbrıs kadar büyüklükte. Suriye sınırında sadece 510 kilometre toprağımız var.

Baykal;

Konu 615.419 mayının temizlenmesi değil topraklarımızı yabancılara yarım asra yakın zaman için kiralamak istenmesidir diyerek sözlerine şöyle devam etti.

Türkiye'nin çeşitli yerlerinde kaç tane mayın var? Ottowa Sözleşmesi size sadece Suriye sınırındaki mayınları mı temizleyin diyor? Türkiye’deki bütün mayınları temizleyeceksiniz. Suriye sınırında 615 bin. Bütün Türkiye’de kaç tane var? 921.080 mayın. Gerisini kim temizleyecek? Onu da mı ihale edeceksiniz? Türkiye'nin her köşesindeki mayınları temizleme işini de mi özel firmalara vereceksiniz? Bunun asıl amacı nedir? Diye sordu.

Sözlerine şöyle devam etti;

Suriye sınırı gibi en hassas, stratejik açıdan en önemli topraklarımızı yarım yüzyıllığına bir yabancı firmaya vereceksiniz. Ve öyle hükümler olacak ki -uluslararası tahkim anlaşmaları vesaire- bu hükümlere göre siz bu toprakları bir daha geri alamayacaksınız. Yani 35 milyon dolar, 40 milyon dolar verecek paranız yok ama Başbakana uçak almak için 60 milyon dolarınız var. Dedi.

Baykal, topraklarımızı yarım asra yakın yabancılara vermeyi tartışmayız, topraklarımızı kimseye vermeyiz. Bunun için de ne gerekirse yapacağız. Dedi. Ayrıca başbakana seslendi. Gel seninle her türlü faşizmi tartışalım. Sosyolojik faşizmi……..

Burada Sn. Baykal’a seslenmek isterim. Bilimsel olarak neyi tartışabilirsiniz ki siz başbakanımızla? Onunla ancak onun ağzıyla konuşabilirsiniz ki, bunu da asla yapmazsınız..

Başbakan Erdoğan ise konuşmasında sık sık vatan sevgisinden bahsetti. Başbakana sormak istiyorum.

Bu nasıl vatan sevgisidir ki, vatanın bir karış toprağı için canını vermiş halen de veren askerlerimizi hiçe sayıp şehitlerimizi unutabilirsin?

Ama doğru senin için askerlik yan gelip yatmak, şehitler ise birer kelle olunca mesele kalmıyor Sn Erdoğan. Öyle değil mi? Bana vatan sevginizden bahsetmeyin. Çünkü bana göre bu sevgiden çok uzaksınız.

Vatan toprağı senin için bu kadar değersiz olabilir ama Sn Başbakan, biz vatanseverler için bir çakıl taşımız bile canımızdan değerlidir.

Bir zamanlar birisi “bir ırak kedisini bile vermem”demişti hatırlarsan. Bizim topraklarımızın bir kedi kadar değeri yok mudur sizce?

AK Parti olarak kendilerine ağza alınmayacak ithamların olduğunu söyleyen başbakana yine sormak isterim.

İsrail olmasa da neden ille de yabancılara toprak satma hevesiniz? Kimin toprağını kime satıyorsun başbakan? Vatan toprağı kimsenin babasının çiftliği değildir.

Bu ülkede mayınları temizleyecek bir kurum yok mudur?

Diyorsun ki, ”Bunların zihinlerindeki mayınları temizlemek vardır.” Dar kalıpta olan bence muhalefet edenler değil bizzati iktidarın kendisidir.

Yani bu ülkede bir tek doğrucu sen misin Sn.Başbakan?

Bunlar boyuna eleştirirler başka bir şey yapmazlar. Bizim vatan sevgimizi değerlendirmek sizin haddinize mi? Diyorsun.

Yanlışları eleştirmek Türk Vatandaşı olan herkesin hakkıdır elbette. Çünkü biz padişahın kulları değil Allahın kullarıyız.

Burası muz cumhuriyeti değil Atatürk’ün kurmuş olduğu Laik Türkiye Cumhuriyetidir.

Eleştirmediğin kimse yok sayın başbakan. Emekli askerlerimize bile “otur oturduğun yerde” diyor eleştiriyorsun ama kendine geldiği zaman tahammülün yok.

Muhalefetin hayal dünyasında gezdiğini söyleyen başbakana yine sormak istiyorum. Sizin hayaliniz nedir acaba?

49 seneliğine vermeyi düşündüğünüz topraklarımıza yarın işletmeci olarak alacak düşmanın orada bir hava üssü, askeri bir üs kurmayacağını bana garanti edebilirmisiniz?

Gazze’deki Müslüman kıyımına insani davranıyorsun da Irak’ta öldürülen bir milyon Müslüman için veya Bosna Hersek teki Sırpların Müslümanlara yaptıklarına niçin sessiz kaldınız en ufak bir çaba sarf etmediniz.?

Haaa, diyeceksiniz ki o zaman biz iktidarda değildik. Bir şeyler yapıp ses getirmek için ille de iktidarda olmak şart mı?

Deniz Baykal’da iktidar değildi ama cepheye kadar gitti. Askerlere ve ırzına geçilmiş kadınlara birer beyaz yemeni götürüp onlara moral vermişti. Sen ne yaptın Sayın Başbakan.?

Attığınız zaman maşallah, mangalda kül bırakmıyorsunuz derler buna. (Bu da zatıalinizin sözü. Ezberledim artık.)


Jeopolitik bakımdan çok değerli olan o toprakları yabancılara vermeye kalkmanız büyük hatadır.


CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen TBMM Genel Kurulu’nda sormuştu;


NATO’nun NAMSA kuruluşu var. O belgede belge de bilgileri de var. NATO’nun NAMSA kuruluşu bütün bu mayınların 50 milyon dolara temizlenebileceğini söylüyor. Sizin getirdiğiniz metinde 1, 6 milyar dolara kadar çıkıyor. Hangisine inanacağız biz bunun? Metrekare başına temizleme fiyatı 50 sentten 15 dolara kadar çıkıyor, 30 misli fark var. Biz kime inanacağız bu ihalenin doğru yapıldığına? Kime inanacağız?


(Evet , nasıl ve kime inanacağız diyorum ben de vatandaş olarak.)

Sonra , dünyada elli beş ülkenin silahlı kuvvetleri mayın temizleme işinde görev alıyorken, dünyanın 7. büyük ordusu olan Türk Silahlı Kuvvetlerimiz bunu yapamayacak mıdır? Buna bizi nasıl inandırabilirsiniz?

Türk Silahlı Kuvvetlerine niçin bu güne kadar modern mayın temizleme teçhizatı alınmadı terörle mücadele eden askerlerimiz bu teçhizatın olmamasından göz göre göre ölüyorlar?


Yukarıda da yazdığım gibi burası mükemmel bir askeri üs olamaz mı? 49 yılda kim öle kim kala! kim bilir, dost görünen düşman elinde buralara daha neler yapılabilinir. Onu hep birlikte düşünmeliyiz…


En iyisi siz o topakları kendi vatandaşlarımıza verin ekip biçsinler. Toprak ağalığını kaldırıp bir reform yapın. İşte o zaman hayırlı bir iş yapmış olursunuz.

 
Toplam blog
: 375
: 801
Kayıt tarihi
: 30.04.08
 
 

İstanbul Kadıköy doğumluyum. Herhangi bir menfaat grubuna bağlanmadan, açık fikirli, dürüst, önya..