Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Ocak '11

 
Kategori
Blog
 

Blog tutumum

Blogdaki ve başka yerdeki ekipleşmelerden hoşlanmıyorum, çünkü kendi aralarında kurgusal gerçeklik yaratıp, asıl gerçeği sahteleştiriyorlar.  

Blogda ön sayfada gözüme çarpan başlık ve satırlardan hareketle yazıları tıklıyorum. Kendisini okutturabilecek düzeyde yazılmış olmayanları gözden geçirerek kapatıyorum. Pek çok blogcunun da çoğunlukla böyle yaptığını tahmin ediyorum.  

Blogda şiir diye yazılanları daha ilk satırında kapatıyorum. O kadar kötüler ki, başlığını beğensem bile, şiir olduğunu anlayınca ve şöyle bir bakınca çok hızlı bir şekilde kapatabiliyorum.  

Blogda, blog yazarı takip etmiyorum. Girdiğim sürelerde kim denk gelirse. Birileri içi birilerini feda etmek işime gelmez.  

Blogda bazı popülerleştirilmiş blogcuları okumuyorum, çünkü herkes için değil birileri için yazıyorlar.  

Belli siyasal angajmanlarla yazanları da okumuyorum, çünkü amaçları üzüm yemek değil bağcıyı dövmek.  

Blogda fotografını doğrudan kullananların sayfasına, yazısına ilgim oluşsa bile girmiyorum, tipini dikte ettiği ve 'senin tipinden bana ne' diye düşündüğüm için. Yanlışlıksa girmişsem scroll down yapıyorum.  

Blog sörfü yaptığımda özellikleri olan blogcuları görmekten ve lamı cimi geçmeyen ne kadar çok blogcu olduğunu görmekten şaşkınlık duyuyorum.  

Bana yorum attı diye hiç kimseye yorum atmıyorum. Yorum atıyım da bana yorum atsın diye de kimseye yorum atmıyorum. Okurken söyleyecek sözüm oluşmuşsa yorum atabiliyorum.  

Blogda yazı yazan bazı insanların, çok abartılı ve aslını bilmediğ halde, blog kankalarına büyük yorumlar attığını görüyorum.  

Blogcuların belli ölçülerde, yorum ve tık alabilmek için ya da siyasal yaklaşım eğilimleri nedeniyle birbiriyle kankalık yaptığını, paslaştığını ve destek çıktığını görüyorum. Bu tür blogcuları da okumuyorum.  

Genelde yapılan yorumlar yazıya ve onun mantığına yönelik değil. Daha çok ya yazarına yönelik övgü ya da yorumcunun kendi eğilimi dikte ettiği eleştirel yorumlar yapılıyor. Yazıyı hakkıyla anlayarak ve yazıya yapılan bir yorum görmek için onlarcasını okumaya katlanmanız gerekir  

Bazı blogcuların burayı, sosyal hayat yaptığını düşünüyorum. Burayı sosyal hayat yapmasının gerçek hayatta neleri kaybettirmiş olacağını aklıma getiriyorum. Sanal, gerçeği sırtından hançerliyor acımadan çünkü.  

Bazı blogcuların burayı kendi alanları haline getirmek istediğini ve bunun için çaba harcadıklarını düşünüyorum.  

Bazı blogcuların MB'yi biçimlendirmek isteğini görüyorum, nick ve benzeri işlere karışan ve bu açıdan insanları etiketleyenleri MB'nin bağırsak kurtları olarak görüyorum. Başkasının şeyiyle şey yapmak isteyenler ya da.  

Aşina olduğum bazı blogcuların yazılarının ortalarda olmadığını farkedince, acaba blogdaki dalavereli işleri sindiremediği için mi yazmıyor diye düşünmekten kendimi alakoyamıyorum.  

Blogda, blogun adamı vs. gibi yarışmaların altında eğlenmenin yanında iktidar mücadelesinin de yatttığını biliyorum. Bu nedenle samimi bulmuyor ve rahatsız oluyorum.  

MB adını kullanmakla buradaki herkese referans yaptığı halde, kendilerine özel olan ve niyet taşıyan yarışmaları etik bulmuyorum.  

Blogda anlatım gücü yüksek yazıların yanında çoğunlukla gündelik konuşmaların, ifade edişin, kağıda dökülmüş hale ve daha düzenli ifade edilmiş hale geldiğini görüyorum.  

Yazılan yazıların yalın ve sade olmadığını düşünüyorum; uzun olan, tekrara düşen, bir yenilik üretmeyen, kendi fikrini dikte etmeye çalışan, ya da başkalarının fikrinin tekrarı olan, sağduyunun zaten size söylediğinin ötesine geçmeyen yazılar.  

Blogda siyasal konulardaki fikirlerin genelde özgün olmadığını düşünüyorum. Düşünce gruplarının kanaat önderlerinin ürettiği fikirler. onların bakış açılarının tekrarlandığını farkediyorum. Burada okurluğu, gazete okurluğunu geçmeyen siyasal yazılar görmenin olağan olduğunu kabul ediyorum.  

Yazı yazmanın burada abartıldığını düşünüyorum. Düşünceler ifade etmek üzere yazı yazmak, yazarlık değildir. Bunu herkes yapabilir. Yazarlık dili, düşünmeyi ve gerçekliği birbirine katarak oluşturalan bir sanatsal ustalıktır. Bu anlamdaki övgüye değer özelliğin, sıradan düşünce ifade etme tarzındaki yazı yazmaya taşındığını düşünüyorum. Her nedense burdakilerin zaman zaman bu nitelikten pay almaya ve pay dağıtmaya meraklı olduğunu görüyorum.  

Blogda ve başka yerde iyi yazının (yazarın beninin ve kişiselliğinin -yani duygularının- hissedilmediği, yeni bir şey söyleyen, bilgi içeren ve düzgün/yalın anlatım içeren) mutlaka okuyucu bulacağını da biliyorum  

 
Toplam blog
: 467
: 1012
Kayıt tarihi
: 21.10.07
 
 

Ankara'da yaşıyorum. Çeşitli güncel konularda, zaman zaman "Neden olaya böyle bakılmıyor?" diye düş..