- Kategori
- Blog
- Okunma Sayısı
- 343
Blog yazarı olmak bağımlılık yapar mı?

Blog yazarı olmak bağımlılık yapar mı?
Yapar elbet neden yapmasın…
Dengeyi kuramazsanız ve işin ölçüsünü kaçırırsanız yaptığınız her işte, yediğiniz her yemekte, içtiğiniz içkide, seyrettiğiniz televizyonda…
Nerede olursanız olun ve ne yaparsanız yapın bağımlılık yapma tehlikesi vardır.
Bağımlılıktan kurtulmanın yolu, her şeyi ölçü içinde yapmaktır, kullanmaktır.
İşin tadını kaçırmadan… Icığını cıcığını çıkarmadan…Abartıya kaçmadan…
Blog yazarları işlerine gitmiyorlar mı? İstifa mı ettiler işlerinden?
İşlerini güçlerini bırakıp 24 saat nette mi dolanıyorlar?
Elbette ki hayır… Evlerindeyseler ev işlerinden kalan zamanlarında; işte iseler işten geldikten sonra yazılarını yazıyorlar, dostlarını paylaşımlarını ya da yorumlarını bekliyorlar.
Yazılarını okuyan olmuş mu? Kimler okumuş? Kaç kişi okumuş? Karşı cinsten okuyup yorum gönderen var mı?
Eğer bağımlılık bu ise, bırakın olsunlar arkadaşlar!..
Gece yarılarına kadar o tuhaf yarışma programlarını izleyeceklerine…
Sabahları dedikodu programlarını izleyip sinir olacaklarına…
Kimin eli kimin cebinde belli olmayan, onun bunun nerede ne halt ettiğini merak ettirerek reyting yaptıran magazin programlarını seyredeceklerine…
Ve bir de topu topu 5 dakika tutmayan programlarını flash flash şok şok diye 100 kez tekrar ederek 2 saata uzatan ve insanı eneyi yerine koyan programları izleyeceklerine…
Kendilerini ifade eden yazılarını dostlarla paylaşarak onların yorumlarını beklemeleri ve mesaj geldikçe sevinmeleri bağımlılık yapıyorsa bırakın yapsın..
En azından kimseyi kandırmıyorlar ve kimsenin kendilerini kandırmasına imkan vermiyorlar..
Üstelik yazıları torpil morpil olmadan hemen yayına giriyor…Bütün ülke paylaşıyor…
Böylece en temiz duygularıyla birbirlerine gönül yolculuğu yapıyorlar…Konuk ediyorlar birbirlerini
… Abartma olmadıktan sonra…
Bağımlılık olacaksa böylesi olsun arkadaşlar…
Önerilerine Ekle Beğendiğiniz blogları önerin, herkes okusun.

Günlük vitamin hapları gibi benim için blog arkadaşlarımın yazılarını okumak, okuyamadığım gün eksiklik hissediyorum. Ama bni yoracak günlük aktivitelerimi aksatacak kadar bir rahatsızlık vermiyor. Yazmak , okumak hoş... Esen kalınız.
Portakal Çiçeği ve FISILTI 12.05.2007 9:32- Cevap :
- Ben de sizin yazılarınız okumak için blog habercisini ayarladım.Ben de Adanada bulunmuştum yıllar önce. Görüşmek umuduyla Sevgiler 12.05.2007 16:36
Bazı arkadaşlar bana sayın diye hitap ediyorlar.Bu hitap tarzına bir türlü alışamadım.sayın kelimesi bence çok fazla resmiyet taşıyor,bu da beni rahatsız ediyor.Dün mahallemizde ki aışveriş merkezinde bana beyefendi diye hitap eden görevliyi uyararak: abi demen daha samimi olmaz mı? deyince çocuk o kadar memnun oldu ki anlatamam.Ağzından dolu dolu ''abicim''lafı dökülünce ben de mutlu oldum. Çocuklar amirlerinden o şekilde hitap etme yönünde talimat alsalar da yanlızken bana abi demelerinden memnun kalırım.Biz havlu fabrikalarında birbirimize abi veya usta demeye alışkındık.Burada biraz zorlanıyorum.Selamlar..
Ümit İpekçeker 08.05.2007 17:28- Cevap :
- tamam anlatçık Ümitciğim. Sevgiler 08.05.2007 22:34
Nufüs kağıdım ''mavi''renk olduğu halde;MB da 2.kez hanımlığa uygun görülmek beni şaşırttı.Lütfen tashih ediniz..
Ümit İpekçeker 08.05.2007 11:45- Cevap :
- Bizim Komite Başkanımız Ümit Hanım olduğu için adınız onu çağrıştırdı. Özür diliyorum ve düzeltiyorum. Sadece Ümit desem olur mu? Sevgiler 08.05.2007 16:19
Coşkun bey merhaba. Bende bağımlıyım başlıklı yorumum size gelmeden buharlaştı.Son zamanda sık sık yorumlarımın buharlaştığına şahit oluyorum.Sayfanızda yayınladığınız 2 sayılı yorumum adından da anlaşılacağı üzere bir tam sutunun yetmemesi üzerine devam ettiğim selam kısmıyla ilgiliydi.Esas bölümde yazınızı okuduğumu, beğendiğimi,aslında yorum yazmak istemediğim halde yazma mecburiyetimden bahsetmiştim.Evet demiş;eskilerin deyimiyle''müptela ''olduğumu belirtmiş,daha önce nette tavla tutkunuyken MB sayesinde itiyatımın değiştiğini, günlük hayatta etrafa alıcı gözle baktığımı ilave etmiştim.Tutkunun tehlikeli olduğunu iddia eden arkadaşa bir cevapta ben vermek isterim.Benim günlük yaşantım değişmedi.Park,bahçe gezilerim,futbol maçı seyretmem,kitap okuma alışkanlığım devam ediyor.Tek değişen gözlem yapma ve aktarabilme yetimin sürekli ivme kazanmasıdır.Bundan da şikayetçi değilim.Bizim insanımız genelde sözüne ''benim hayatım roman'' diye başlar.Ben de hayatımı gönlümce yazıyorum.
Ümit İpekçeker 08.05.2007 0:36- Cevap :
- Merhaba Ben de merak etmiştim zaten neden 2 yle başlıyor bu yorum diye. Teşekkürler ve görüşmek dileğiyle..Sevgilerimle 08.05.2007 9:08