Blogger kapatıldı

Dünyanın en büyük blog sitesi kapatıldı. Ben de blogger da yıllardır yazıyorum. Blog sitemde yazılarımı, yaptığım işleri, verdiğim hizmetleri paylaşıyorum. En çok da kişisel gelişim alanında yazılar yayınlayıp, okurlarıma faydalı bilgiler sunmaya çalışıyorum. Daha doğrusu yazıyordum. Artık bu imkânım yok. Çünkü blogspot.com ve blogger hizmetleri Türkiye’de mahkeme kararıyla durduruldu.

İnternette ne kadar çok alanda yazarsam, o kadar çok okura ulaşırım, insanlara faydalı olacak bilgileri, yazılarımı onlarla paylaşırım düşüncesiyle farklı bloglarda yazmaktayım. Kendi adıma ait bir kişisel web sitem de bulunmakta. Ama artık bir tanesi eksik olacak.

Daha önce Google üzerinden bir sitem vardı. Ama o hizmeti de durdurdular. Sitem birden yok oluverdi. Ardından blogger aracılığıyla bir blog oluşturdum. Epeyce bir okurumda oldu. Bugün de o blog yok oluverdi.

Türkçe 4 milyondan fazla sayfası bulunan Google’ın ücretsiz blog servisi blogspot.com’un, daha önce olduğu gibi, yine Digiturk’ün şikayeti üzerine kapatıldığı ortaya çıktı. Telekomünikasyon ve Enerji Hizmetleri Tüketici Hakları ve Sektörel Araştırmalar Derneği (TEDER) Başkanı Serhat Özeren, Digiturk’ün özellikle dizi ve maç yayınlarındaki telif ile yayın haklarını gerekçe göstererek, Diyarbakır 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nden ‘kapatma kararı’ aldığını söyledi.

Bugün radyo programımda söylediklerimi buradan da satırlara dökmek istiyorum. Bu nasıl bir adalettir? Niye sadece sorunlu olan bloglar ya da videolara yaptırım uygulanmaz da fırsattan istifade tüm bloglar susturulur? Neden yazar, çizer insanların sesi kesilmek istenir? Neden kurunun yanında yaş da yanar?

Özgürlüklerin bu denli yok edilmesini kınıyorum. İnsanların kendilerini ifade etme, paylaşma, seslerini duyurma haklarına ket vurulmasını kınıyor ve çok üzülüyorum. Ben de aşırılıklara, taşkınlıklara, sapkınlıklara, saldırganlıklara karşıyım. Ama yol bu olmamalı. Dengeler doğru kurulmalı. Haksızlık yapılmamalı. Özgürlükler yok edilip, baskı kurulmamalı.

Milliyet Blog’a bu yazımla teşekkürlerimi sunuyorum. Sesimi duyurmama, doğru bilgileri paylaşmama, okurlarımla buluşmama aracı olduğu için. Allah Milliyet Blog’a zeval vermesin diyorum. Bundan sonra sadece kendi sitem ve Milliyet blog aracılığıyla okurlarımla paylaşımda bulunabileceğim. Ta ki, sesimiz kökten kesilinceye kadar.

Sevgiyle ve her şeyden haberdar olarak kalmanız dileklerimle…

Şadan Hergüner

> 

Dünyanın en büyük blog sitesi kapatıldı. Ben de blogger da yıllardır yazıyorum. Blog sitemde yazılarımı, yaptığım işleri, verdiğim hizmetleri paylaşıyorum. En çok da kişisel gelişim alanında yazılar yayınlayıp, okurlarıma faydalı bilgiler sunmaya çalışıyorum. Daha doğrusu yazıyordum. Artık bu imkânım yok. Çünkü blogspot.com ve blogger hizmetleri Türkiye’de mahkeme kararıyla durduruldu.

İnternette ne kadar çok alanda yazarsam, o kadar çok okura ulaşırım, insanlara faydalı olacak bilgileri, yazılarımı onlarla paylaşırım düşüncesiyle farklı bloglarda yazmaktayım. Kendi adıma ait bir kişisel web sitem de bulunmakta. Ama artık bir tanesi eksik olacak. 

Daha önce Google üzerinden bir sitem vardı. Ama o hizmeti de durdurdular. Sitem birden yok oluverdi. Ardından blogger aracılığıyla bir blog oluşturdum. Epeyce bir okurumda oldu. Bugün de o blog yok oluverdi. 

Türkçe 4 milyondan fazla sayfası bulunan Google’ın ücretsiz blog servisi blogspot.com’un, daha önce olduğu gibi, yine Digiturk’ün şikayeti üzerine kapatıldığı ortaya çıktı. Telekomünikasyon ve Enerji Hizmetleri Tüketici Hakları ve Sektörel Araştırmalar Derneği (TEDER) Başkanı Serhat Özeren, Digiturk’ün özellikle dizi ve maç yayınlarındaki telif ile yayın haklarını gerekçe göstererek, Diyarbakır 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nden ‘kapatma kararı’ aldığını söyledi. 

Bugün radyo programımda söylediklerimi buradan da satırlara dökmek istiyorum.
Bu nasıl bir adalettir? Niye sadece sorunlu olan bloglar ya da videolara yaptırım uygulanmaz da fırsattan istifade tüm bloglar susturulur? Neden yazar, çizer insanların sesi kesilmek istenir? Neden kurunun yanında yaş da yanar? 

Özgürlüklerin bu denli yok edilmesini kınıyorum. İnsanların kendilerini ifade etme, paylaşma, seslerini duyurma haklarına ket vurulmasını kınıyor ve çok üzülüyorum. Ben de aşırılıklara, taşkınlıklara, sapkınlıklara, saldırganlıklara karşıyım. Ama yol bu olmamalı. Dengeler doğru kurulmalı. Haksızlık yapılmamalı. Özgürlükler yok edilip, baskı kurulmamalı. 

Milliyet Blog'a bu yazımla teşekkürlerimi sunuyorum. Sesimi duyurmama, doğru bilgileri paylaşmama, okurlarımla buluşmama aracı olduğu için. Allah Milliyet Blog’a zeval vermesin diyorum. Bundan sonra sadece kendi sitem ve Milliyet blog aracılığıyla okurlarımla paylaşımda bulunabileceğim. Ta ki, sesimiz kökten kesilinceye kadar. Sevgiyle ve her şeyden haberdar olarak kalmanız dileklerimle…

Şadan Hergüner >