BOP eşbaşkanı RTE

1996 yılında ABD ileri gelenlerinin önümüzdeki 20 yılda Türkiye’yi yönetecek liderler olarak; Gül-Erdoğan ikilisini seçtikleri basında ve ABD basınında yer aldı. 

Hiç bir yalanlama da gelmediğine göre doğru olarak kabul etmemiz gerekir. Ya da bu doğruluğun ispatı olarak aşağıdaki satırlara göz atalım. 

20 Mart 2003 tarihinde Beyaz Saray Oval Ofis’te ABD yetkililerinin müzakere ettiği Türkiye raporu aynen şöyledir. 

“BOP’un (Büyük Ortadoğu Projesi) kilit ülkeleri Türkiye ve İran’dır. Bu iki ülke ya bizimle olmalı ya da çökertilmelidir. Türkiye’nin konumu ve olaylara bakışı ile İran’ınki birbirinden çok farklıdır. Bu nedenle uygulanacak politikalar ve planlar da farklı olmalıdır. Türkiye’ye karşı ekonomik destekli bir seri psikolojik operasyon uygulanarak halkın, özellikle Silahlı Kuvvetler’in direnişi kırılmalıdır. Türkiye’yi ekonomik olarak kriz sınırında tutarak siyasal isteklerimize hayır diyemeyecek bir noktaya getirmeliyiz. 

Bu planlar uygulanırken PKK örgütü de etkin bir şekilde kullanılmalıdır. Bu planların uygulanması için çok önemli olan medya desteği için Türkiye’de yeterli alt yapımız mevcuttur. 

Türkiye’de küreselleşme ve Ilımlı İslam Modeli üzerinde çalışırken,  

Azerbaycan’da ve İran’da sosyal yapıya dönük milliyetçilik planları uygulanmalıdır” 

(Gaziantephaber. com. Burhan Özbey) 

Dikkatinizi çekerim. Süleymaniye'deki Çuval olayı ve Ergenekon soruşturmaları bu Türkiye Raporundan sonra başlıyor. 

*** 

RTE, 27 Ocak 2004’te ABD ziyaretinde Newyork’ta, Amerikan Musevi Komitesi (ADL) tarafından 7 katlı “Yahudi Cesaret Ödülü” ile ödüllendiriliyor. 

*** 

Aynı RTE, 10 Haziran 2005’te Amerikan Dış Politika Derneği (FPA) toplantısında; “Biz Türkiye olarak, bildiğiniz gibi, Geniş Ortadoğu ve Kuzey Afrika İnisiyatifi çalışmalarında rol aldık. Eşbaşkan olarak bu süreci işletmeye devam ediyoruz.” diyor. 

16 Kasım 2005’te Ankara’da AKP MYK toplantısından sonra, basına; “Dışişleri Bakanı Gül, Bahreyn’de ABD Dışişleri Bakanı Condalize Rice ile Geniş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Projesi ile ilgili görüşecek. Söz konusu Projede Eşbaşkanlık görevi yapıyoruz ve yapmaya devam edeceğiz.” diyor. 

Bu sözler ilk akla gelenler. İlgilenenler İnternette biraz dolaşırlarsa RTE’nin Eşbaşkanlık itiraflarının çeşitli ve bir çok örneklerini görebilirler. Hata canlı itiraflarını videolardan da izleyebilirler. 

*** 

Peki nedir bu BOP (Büyük Ortadoğu Projesi) Planı ve Eşbaşkanlık ne anlama geliyor?. 

ABD’li generaller bir NATO toplantısında yukarda görülen haritayı göstererek, ilerleyen yıllarda Orta Doğu’ya verecekleri şekli perdeye yansıtmışlar ve bu ülkelerin haritasının değişeceğini taahhüt etmişlerdir. (Bu haritası değişecek ülkeler arasında Türkiye’de vardır. Hatta Türk Generallerin bu durumu protesto ederek toplantıyı terk ettikleri de biliniyor.) 

*** 

Eşbaşkanlığa gelince; Bu projenin yürütülmesinde görev alacak ve ABD’nin çıkarları doğrultusunda (AB Emperyalizminin de işine yarayacak şekilde) parçalanacak ve küçültülecek ülkeler halklarının tepkilerini kıracak, yani bir nevi grev kırıcılığa soyunacak, “inanılır ve güvenilir” işbirlikçiler. 

*** 

Yukardaki gerçekler ışığında ülkemizin ve hükümetin tutumuna bir göz atarsak, AKP hükümetinin ve RTE’nin, ABD’nin istekleri doğrultusunda dış politika izlediklerini görürüz. Kuzey Afrika ülkelerindeki bölünme senaryoları, Mısır ile Libya’nın durumları ve bu ülkelerin gelecekleri ile ilgili olarak RTE’nin tavrı bilinmektedir. 

Ülkelerin iç işlerine karışmama ve halkların kendi kaderlerini tayin kuralını bir kenara bırakan RTE bu yaptıklarını savunma durumunda olduğundan ya da olacağından kendi ülkemize dışarıdan karışmalara da karşı çıkamayacaktır doğal olarak. Burada RTE’nin kendi iç işlerimize karışan AB parlamenterlerine verdiği çok “karizmatik” cevaplara bakıp aldanmamak gerekir. 

Kendisini Konya’da bir mitingde sanarak yaptığı konuşmaların kapalı kapılar ardındaki açılımı tam anlamıyla emperyalizme teslimiyettir. İlgilenenler Avrupa Parlamenterleri Meclisinde kapalı kapılar ardında RTE’nin verdiği taahhütleri ve tavizleri araştırıp bulabilirler. Hatta gazetelerede yansıdı ve yalanlanmadı. 

Sözün özü; RTE bu karışıklıkta tam anlamıyla komşuya pirince giderken evdeki bulgurdan da olmuştur. Emperyalist politikaların uygulanmasında kraldan çok kralcı olmanın ve Emperyalizmin kuyruğuna takılmanın doğal sonucudur bu. Ülkesini seven ve RTE'nin bu konularla ilgisini bilmeyen her kesin BOP Planı ve Ilımlı İslam projesini öğrenmesini dilerim.  

Saygılar. 

17.04.2011