Boşanma - kadının ve küçüğün soyadı

Boşanma hâlinde kadın, evlenme ile kazandığı kişisel durumunu korur; ancak, evlenmeden önceki soyadını yeniden alır. Eğer kadın evlenmeden önce dul idiyse hâkimden bekârlık soyadını taşımasına izin verilmesini isteyebilir.

Kadının, boşandığı kocasının soyadını kullanmakta menfaati bulunduğu ve bunun kocaya bir zarar vermeyeceği ispatlanırsa, istemi üzerine hâkim, kocasının soyadını taşımasına izin verir.

Koca, koşulların değişmesi hâlinde bu iznin kaldırılmasını isteyebilir.

Küçük açısından durumu incelediğimizde ise; 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 321. maddesi hükmüne göre, evlilik birliği içinde doğan çocuk ailenin yani babanın soyadını taşır.

2525 Sayılı Soyadı Kanununun 4. maddesinin ikinci fıkrası hükmüyle evliliğin feshi veya boşanma hallerinde çocuk anasına tevdi edilmiş olsa bile babanın seçtiği veya seçeceği soyadını alacağı emredici kuralı getirilmiştir. Baba soyadını veya çocuk ergin olduktan sonra kendi soyadını usulüne uygun olarak açacağı bir dava sonunda verilecek kararla değiştirmedikçe çocuğunda soyadı değişmez.

EK Bilgi: Evlilik birliği içerisinde de kadın Türk Medeni Kanunu'nun 187. maddesi uyarınca eşinin soyadının önüne kendi soyadını alarak kullanabilir. Ancak ileride belki bu durum kadın aleyhine olabilir. Mesela resmi işlemlerde zorluklar yaşayabilir ve yalnızca eşinin soyadını kullanmak isteyebilir. Bu durumda evlilikle birlikte kullanılan kızlık soyadının iptali istenileceğinden 5490 Sayılı Yasanın 35. vd. maddeleri uyarınca nüfus kayıt düzeltilmesine ilişkin dava için genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açılacaktır.