Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Efsane FB 1907 Baterist Metin

http://blog.milliyet.com.tr/efsanefb1907

06 Şubat '09

 
Kategori
Uzay
 

Boşlukta Yol Alan Enerji...

Boşlukta Yol Alan Enerji...
 


Bütün yıldızlar ışıdığı gibi, "bulutsu" adı verilen, bir yıldız olabilecek kadar yoğunlaşmış gök maddeleri de ışırlar. Işıma, "boşlukta yol alan enerji" demektir. Gökyüzündeki bu enerji, gökcisimlerinde olagelen atomik ve kimyasal büyük tepkimelerden doğar ve yine onlar tarafından boşluğa savrulur, yayılır.


Bilindiği üzere evrende her şey ışır, lâkin Yer'i asıl etkileyen ışımalar bize en yakın yıldız olan güneş'ten gelir elbette...


Boşlukta yol alan bu ışımalar, ışık ışınlarından radyo dalgalarına varıncaya kadar, çok çeşitli türdendir. Ne var ki, bu ışımaların birçoğu atmosferden geçemez. Işığa karşı herhangi bir direnç gösteremeyen hava tabakası, başka ışınımlara sanki bir duvar gibi set çeker.


Enerjinin çok değişik ışınımlar biçiminde girebileceğini anlamanın en basit yolu, güneş ışınını bir cam prizmadan geçirmektir. Bu şekilde, prizmadan geçen ışığın mor, mavi, lâcivert, sarı, yeşil, turuncu ve kırmızı olmak üzere 7 renk çeşidine ayrıldığı görülür. İşte bu renklerin birarada bulunuşuna bizler "ışık" diyoruz.


Bu durum, başka ışımaların olmaması anlamına gelmez tabii. Nitekim en koyu kırmızı renkten sonra "kızılötesi" ışınlar vardır. Bu ışınların önüne bir termometre konulduğu takdirde civa sütununun hemen yükseldiği görülür. Yine aynı şekilde, mor renkten sonra "morötesi" ışınlar vardır. Yazın derimizi yakan, güneş çarpmalarına yol açan da işte bu ışınlardır. Morötesi ışınların büyük bir kısmı atmosfer tabakası tarafından soğurulur, yâni emilir. Bu olayı daha ziyâde dağdayken farkedebiliriz... Yüksek yerlerdeki hava tabakası daha az yoğun olduğundan bizi tam koruyamaz ve derimiz de güneşten daha kolay etkilenir.


Güneş bizim yaşam kaynağımızdır. Bizleri kendi çekim alanında alıkoyan güneş, sirk pistinde dönen atın dizginlerini tutan at canbazına benzer. Onun bize yolladığı enerji olmasaydı, yeryüzünde her şey ölüme mahkum olur, hiçbir canlı yaşayamazdı değil mi?..


Uzayda minik bir bilye sayılan Yer'in kaptığı enerji miktarı, güneşin çevresine saçtığı, boşlukta kaybolup giden enerjinin yanında solda sıfır kalır. Lâkin Yer için bu kadarcık enerjinin dahi çok büyük değeri olduğu kesindir. Eğer güneş ışığı olmasaydı, dünyamız, üzerinde ölümün kol gezdiği cansız bir âlem olurdu.


İşte plajda sereserpe kumlara uzanıp, güneş ışınlarının tadını çıkarırken bunları bir hatırlamak, ama çok da derine dalıp düşünmemek gerekir... Zira o sırada ışınlar, derimizi kabartır, içimizi ısıtır. Hele ışınlar azıcık daha güçlü olsa derimiz fena halde haşlanır...


Tabii ki tam aksine ışınlar daha zayıf olsa, plajda soğuktan dişlerimiz takırdar; zaten o durumda da plaj olmaz!.. Sanırım olsa olsa buz pateni olurdu, zira dünyadaki tüm denizler donardı... Vee kuşkusuz bizler de tepemizdeki yaşam kaynağı güneşin, ışınlarının yararlarını düşünemezdik.
 
Toplam blog
: 1907
: 3759
Kayıt tarihi
: 28.07.07
 
 

03 Şubat 1967 İstanbul doğumlu, romantik bir müzisyenim işte... Müzik, bateri, spor, Fenerbahçe, ..