- Kategori
- Aşk - Evlilik
Boyumdan büyük sevdalar
Boyumdan büyük sevdalar…
Aslında işaretler hep vardı. Hani bile bile lades der mi insan? Dermiş meğer...
İnsan yaşadıkça öğreniyor, öğrendikçe yaşıyormuş....
Onu ilk gördüğümde sırtında eski aşktan kalma bir hüzün taşıyordu. Sanki emanet, sanki değil.
Kimin umurunda? Ya benim eteğimde sakladığım taşlara ne demeli..
Başlangıçlar hep aynıdır. Sütten ağzınız yanmıştır ama nafile. Her şeyi iyi umuyorsunuz onunla ilgili. Her kötü şeyi görmüyorsunuz aşkla ilgili. Anlık heveslerinizin yerini sıklaşan nefesleriniz almıştır. Bir güzel “ne gelirse senden gelsin” havası esiyor…
Ama zaman yine sizin için işlemiyor. Hep yerinde sayıyor. Ne boşluklarınız doluyor, ne yalnızlığınız çözülüyor. Hala çengel bir bulmacasınız. Bu adam da sizin halinizden anlamıyor. Birini daha gözyaşlarıyla uğurluyorsunuz…
Ve çöküş döneminiz başlıyor. Sorgular, sualler. Yanlış zaman mı? Yanlış insan mı? Yoksa ikisi bir arada mı? Tahir’le Zühre’den neyimiz eksikti? Cevaplanacak öyle çok soru var ki...
Aşksa aşk. Acıysa acı. Nihayetinde peri masalı değildi beklentimiz. Fakat sevda yüzünden ölmek de ayıp değildi.
Gel zaman… git zaman. Onunlayken geçmesini engellediğiniz, şimdi yakasına yapışıp ilacım ol dediğiniz zaman.
Sizin hiç yeter dediğiniz anlar oldu mu? Yetmesin zaten…
Ne olursa olsun …
Yaşama sebebiniz aşk olsun…