Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Temmuz '12

 
Kategori
Güncel
 

Bu; “kuzey yıldızı” mı, yoksa “imamın kayığı” projesi miydi?

10 kişiye mezar olan Samsun - Canik Kuzey Yıldızı Projesi (TOKİ)’nin, Nazım İmar Planı ve Uygulama İmar Planı’nda Fransız balkonları bile düşünülüp, şöyle denilmişti: “Projenin Batısında yer alan Mert Irmağı’nın yarattığı su etkisi potansiyeli, ırmak boyunca oluşturulan rekreasyon alanlarıyla kullanılmıştır. Proje alanının rekreasyon alanıyla bağlantı oluşturduğu noktalarda doklar oluşturulmuştur. Projede konutlar 12 katlı ve her katta 4 daire bulunacak şekilde tasarlanmıştır. Yan cephelere Fransız balkonlar eklenerek, ön ve arka cephelerde klima ünitelerinin gizlenmesi için, alüminyum profiller kullanılmıştır…”

Başbakan Tayyip Erdoğan; memleketi Rize’de, Kasım 2011’de yaşanan sel sonrası hemşerilerini dere yataklarına ev yapmamaları konusunda uyarmıştı. Karadeniz şivesiyle konuşan Erdoğan, şunları söylemişti: “Lütfen dere yataklarına gidip ev yapmayın. Babalarımızın yaptığı evler daha sağlamdı. O evler duriy mi, o evleri yiktuk, yerlerine 3- 4 kat ev kondiriyruk...” Eee, memleketiniz Rize’de bunları söylediniz de, Samsun’da ve daha birçok yerde neler yaptınız öyle?

İmar uzmanı Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu: “Türkiye’de subasmanının, su ile ilişkisi yok. Subasman seviyesini, 100 yıllık sel su seviyesine göre belirleyip bina yapmadıkça, selden kurtulamayız. TOKİ’nin hatası, 100 yıllık su seviyesinin altında yaşam alanlarına izin vermiş, yapmış olmasıdır. Türkiye’de dağın tepesine de, derenin kıyısına da aynı şekilde bina yapılıyor. Risk analizine göre bina yapma mantığı yok! Neymiş; ‘Samsun’a 1 aylık yağış 1 günde yağmışmış…’ Şehirler, 100-500 yılda yağabilecek en şiddetli yağışın su seviyesine göre yapılır” diyordu, dediği de oldu…

Samsun'un AKP'li Belediye Başkanı, bu Yıldız Proje için bizzat Başbakan’ın elinden ödül almış, Bakanlardan da övgü dolu sözler işitmişti. Belediye Başkanı bu projeyi öyle anlatmıştı ki; sanırsınız bir Mimar konuşuyordu!... Halbuki Başkan; başına buyruk, imam gibi konuşarak, kendi kafasıyla iş yapmıştı, sonunda olacağı da buydu…

Sağolsun iktidarımız, bu imar projelerinde nasıl duvara tosladı ise; sağlıkta da, eğitimde de, yargıda, orduda ve Dışişleri’nde de aynı akibetlere uğramaya başladı. Biliyorsunuz; “Komşularla Sıfır Sorun” dediler, “Tümüyle Binbir Sorun” yaşıyoruz!.. Peki neden? Bilimsel gerçekler, bilimsel veriler ve uzman kişiler yerine; “Ben Yaptım Oldu” mantığı ile tüm devlet işlerini yürüttüler, ülke de bugünkü hallere getirildi…

Okullara binlerce öğretmen lâzımken, siz bunu görmezden gelip de, bir sürü “MELE (İmam)” atayıp, çağdaş bilime sırtınızı dönerseniz, ülkenin geleceğinden ne hayır beklersiniz?

Durun bakalım, bunlar daha başlangıç… İktidardakiler, işlere böyle “züccaciyeci dükkânına giren filler” gibi devam ederlerse eğer; önümüzdeki günlerin nelere gebe olduğunu, yine kaç vatandaşımızın başına neler geleceğini düşünmek bile istemiyorum!?                     

Sakin KOŞAR…   

 
Toplam blog
: 191
: 753
Kayıt tarihi
: 09.08.08
 
 

16/07/1951 Bozüyük / Yatağan / Muğla doğumlu, 1970 Isparta - Gönen mezunu, 1986 Anadolu Üniversit..