Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Eylül '13

 
Kategori
Siyaset
 

BU ÇARŞI’ya ÇAKALLAR GİREMEZ !..

Gündem ne kadar çabuk değişti.. Daha düne kadar, bütün gazeteler AKAPE’nin sözüm ona demokrasi paketini ve Suriye’yi tartışıyordu. Dünkü olaylı(!) BJK-GS maçından sonra tartışma ibresi maça döndü. Zannetmeyin ki, sportif yorumlar, kritikler var. Oldum olası hiç spor yazısı okumayı sevmem. Hepsi çok bilmiştir, bol keseden sallarla.  Bir kez daha neden spor yazısı okumadığıma kanaat getirdim.. Hepsi sallama yazar olmuş bunların. Bir kısmına ise rol biçilmiş, rollerini oynuyorlar..

Spor yazarlarını geçelim. Siyaset tarafında da bol keseden sallayan o kadar çoktu ki. Burada isim isim bahsetsem, birkaç sayfa tutar. Sonra da mahkemelik olmayalım. Malum, haklı da olsanız, derdinizi anlatabileceğiniz bir merci yok, yoktan ve b.ktan, durup dururken, kendimizi içeride bulmayalım. Zira, derdimizi anlatabildiğimizde, aylarca içeride olabiliriz. Bu sebepten dolayıdır ki, tüm yazılarımı ağdalı yazıyorum… Neyse, konumuz bu değil. Konumuz dünkü derbi maçı..

Sırf bu olaylar nedeni ile spor yazarları ne demiş diye mecburen okudum. Çoğu vasat. Maçı yorumluyorlar. Normali de bu. Kimseyi suçlayamam. Ancak, olaylara bir de bakış açısı önemli olmaz mıydı ? Ama sorun olurdu. Malum, çoğunun hangi gazetelerde yazdığı ve hangi tv’lerde yorumculuk yaptığını düşünürseniz, zor !

Neyse, spora dair yalnızca kopyala-yapıştıra yapacağım. Yorum eski BJK’li Metin Tekin’den.

“ Dün gecenin sonunda ille de futboldan bahsetmek gerekiyorsa özetle şunları söyleyebiliriz; İlk yarıda Beşiktaş'ın doğru oyunu ile gelen 1-0'lık skor üstünlüğü ve ikinci yarıda da Galatasaray'ın oyuncu kalitesi ile gelen galibiyeti. Çünkü Beşiktaş bir oyun takımı, oyuncu takımı değil. Bu tür bir oyun hiç kolay değildir ve 90 dakikanın büyük bölümünü böyle oynamak zorunda Beşiktaş. Özellikle bu seviyede maçlarda. Tabii bu karşılaşmadan bir sürü şeyler çıkarabiliriz ama karşılaşmanın sonu bütün bir 90 dakikayı bir anda yok ediverdi. Neden, nasıl, niye bunu bir türlü anlayamıyorum. Tamam Galatasaray'ın ilk golünde faulu tartışabilirsiniz, ikinci golde Burak'ın topla elle oynamasını Fırat Aydınus görememiş ve oyunu devam ettirmiş olabilir. Evet, hakem hataları olabilir. Melo'nun atıldıktan sonra tribünleri tahrik edişi de var. Ama maç sonu sahnesi bunların hiçbiri ile açıklanamaz. Hiç biri olayların sebebi olamaz, olmamalı da... Bunlar açıklanamaz da...  “ 

Bunlara katılıyorum. Ancak, işin sportif yanından ziyade, siyasi yanı önemli. Neden siyasi ? Çünkü dünkü olayları başlatan 1453 grubu diye bir gruptur. Beşiktaş’ın bugüne kadar böyle bir taraftar gurubu yoktu. Yeni peydah oldu ve bu 1453 grubun, hükümet yanlısı tavır alan bir grup olduğu ispatlandı. Dünkü olayların tek sorumlusu da bunlardır. Bazı yazarlar “BJK yenilgiyi hazmedemedi” demiş. O ve onun gibi düşünenlere şunu sormak lazım. Beşiktaş ilk defa bir yenilgi tatmadı. Geçmişte hem derbilerde büyük takımlara, hem normal maçlarda küçük sayılabilecek takımlara, hem de Avrupa maçlarında yenilmişliği vardır. Hangi maç sonrası sahayı böyle birbirine kattılar ve terör estirdiler. Beşiktaş seyircisi, bir grup fanatiğin haricinde, gerektiğinde galip takımı alkışlamasını bilen bir takımdır. Edep vardır yani. Ancak, dünkü olaylarda, çok soru işareti var. Çok da tespit edilen bulgular var. Bunlar bir araya getirilip, derlendiğinde, olayın bir plan dahilinde yapıldığı anlaşılıyor. Nasıl mı ? İşte örnekler..

  1. Çarsi'ya karsı oluşturulan 1453 grubu neden sahaya yakın bir yere oturtuldu ?
  2. Kombine biletliler neden içeriye alınmak istenmedi. Neden özellikle 1453 grubu üyeleri kontrolsüz, yoklamasız içeriye alındı. Sonra gelen tepkilerle, neden diğer seyirciler içeri alındı 
  3. Bir futbol karşılaşmasında 4 savcının ne isi vardı ? Neden özellikle Beşiktaş maçı ? Bu savcıların işi ne ?
  4. Çarşı bugüne kadar hangi maçta sahaya atlamış? 2-1 lik sonucla sahaya atlayacak?
  5. Çarşı grubu hiçbir zaman tribünde ‘Allahu ekber ‘ diyerek slogan atmaz ve sahaya girmez, Sahaya giren siyasi adamların satın alınmış kişileridir.
  6. Bedava dağıtılan 5.000 bilet nereye gitti ? 1453 grubu üyelerine mi dağıtıldı ?
  7. Lig Tv, tribünlerde atılan sloganları kesti ama kargaşa görüntüleri saniye saniye verdi. Belge olsun diye mi ?
  8. Bugünkü sosyal medya’da paylaşılanlar, olayların tahrik ve önceden planlı bir şekilde uygulamaya konulduğu ve bu olayları çıkartanların Akp taraftarları olduğunu gösteriyor.
  9. Sahada özel Güvenlik yerine neden polis vardı ve neden orantısız güç kullanmadı ?
  10. Tribünlere 76.000’den fazla taraftar toplayıp, seyirci rekoru ve en yüksek desibel açısından bağırma (tezahürat) rekoru kıran bir taraftar, neden bu başarıyı gölgelesin ?
  11. Bugün Beşiktaş hisselerinin de taban yapması başka soru işaretleri doğurmuştur.
  12. Sosyal medyada “bizimkiler çarşısının ağzına eti. Görevlerini yaptılar. Sahayı birbirine kattılar..” gibi ifadeler her şeyi anlatıyor.

Dünkü maçta amaç Beşiktaş'ın olmayan sahasını kapatmak değil, hükümet karşıtı olan ve göze batan çarşıyı karalamaktı, el birliği ile planlı bir şekilde bu başarıldı. Maç öncesi savcıların konuşlanması (nasıl olsa olay çıkacak, raporlayın der gibi) bunun göstergesi. Peki şimdi ne olacak ? Ne olacağı belli. Beşiktaş kulübü çok ağır cezalarla karşı karşıya. Ama bu çarşı grubunu durdurabilir mi ? Hep birlikte göreceğiz. Anlaşılan sindirme politikaları spora da bulaştı.  Gezi olayları paralelinde, çarşı grubunun etkisini ve duruşunu gözlemlemiştik. Sonrasın, pek çok grup üyesi, değişik bahanelerle göz altına alındı, kimi tutuklandı. Ancak, yapılan girişimlerle, salıverildi. Anlaşılan, gruba karşı öfke ve kin bitmemiş. Amaç çarşıyı tarihe gömmek gibi gözüküyor. Bundan en çok Beşiktaş grubu ve Türk futbolu zarar görecek.

İtlere, çakallara, spor teröristlerine buçarşıyı ve tribünleri kapatmak lazım. Çarşı tüm provakasyona karşıbir taraftar grubu olarak bunun da üstesinden gelecektir.

../..

 
Toplam blog
: 671
: 2572
Kayıt tarihi
: 26.06.06
 
 

Anadan doğma bir İzmirliyim ve bu şehirli olmaktan gurur duyuyorum.. Hem bu şehirde doğmuş, hem b..