Bu defa Saba'nın İşbirlikçisi Bestenigar

Bu defa da Saba'nın İşbirlikçisi Bestenigar

Bu defa da “bestenigâr”…
Elinde lâl rengi billur kadehiyle gelen… ayartmak için beni…
Ne kadar da “saba”ya benziyor nağmelerinde binlerce ağuyu barındırırken…
Böylesi gönüllü kurbanı bulunca bütün haşinliğiyle geliyor üstüme üstüme…
Öldürmüyor ama her defasında binlerce defa ölmekten beter ediyor…

İşin tuhaf olanı “biraz daha… biraz daha” diye ısrarcı olan benim...
Ne günahı var “bestenigâr”ın… Monotonluğuma anlam katmaktan başka…
Benim, benden öte olduğumu hatırlatmaktan başka…

Hep merak ederim bu makamı bulan eceliyle mi ölmüştür diye…
Bu besteleri yaratan duygular herhalde rahat bırakmamıştır barındığı bedeni…

“Ben seni sevdim seveli kaynayıp coştum.
Aklımı yağmaya verip fikrimi şaştım”

Kaynamamak mümkün mü?
Kaynayıp da coşmamak olası mı?
Hele bir de böyle güzel sesle yorumlanırsa…
Güle de sormaya gerek yok, bülbülün ne çektiğini hârın elinden...
Eğer hep böyle olacaksa... tövbe…

”… bir daha gül de koklamayayım yârin elinden” … demek isterdim… elimde olsaydı…

Bir isyanın… pişmanlığın… ya da çaresizliğin..
Daha da ötesi bunların hepsine gönüllü olmanın en güzel ifadesi…
Şarkının güzel sözleri her halde ancak “bestenigâr” ile böylesine anlam kazanırdı…
Öyle de yapmış… Yarattığı melankolinin ücra girdaplarına çekmek için beni…

Meğer besteler de ağ örermiş…
Meğer nağmelerin ağı da tuzağı olurmuş gönlümün.
Ne kadar da kolay oluyor…
Öylesine etkileyici ki… bir melodi... bir bukle dinlemek yeterli…
Serilen ağa seve seve düşmem için…
"Olacaksa böylesi olsun… hiç değilse anlamlı olur" demek ister gibiyim...

Söylendiğime bakmayın… ben ben olduktan sonra…
Bu besteler de böyle oldukça… bin kere de gül koklarım yarin elinden…
Hem figân ederim.. hem gül ararım tekrar tekrar koklamak için…
İşte öylesine bir bağımlılık benimkisi…
Böyle ifade edildikçe şarkılarda duygular... hep sormaya devam edeceğim…
Bildiğim halde ne çekildiğini "hârın" elinden…

Not: Bu güzelliği dinlemek ve yaşamak isteyen ruh ikizlerim için http://fizy.org sitesinde Hamamizade İsmail Dede efendi yazın. Özellikle Hilal Çelebiden dinleyin. Ve kulaklarımı çınlatın.