Bu dünyada ne değişecek..

Mutlu musunuz, mutsuz mu? Nerden kaynaklanıyor bu MUT… Veya kaynaklanmıyor… İşte besbelli … Dişin ağrıyorsa (benim gibi..) gel de mutlu ol… Sevgilin sana bir çay yapıp getirmiş, gel de mutsuz ol… Yani çareler tükenmez… İnsan nedenler bulabilir… Aman, Allah acılar vermesin… Acılar kötü… O zaman kimsenin seni dinleyeceği yoktur… Acılı insan sanki bu dünyadan değil… O acılı insan…! 

Evet, yarın kalkıp oy versen ne değişecek, vermesen ne değişecek?
Bir şeylerin değişmesini istiyor musun? Yoksa havalar, güzel, zaten çok güzel, niye değişsin mi, diyorsun… bu insandan insana değişiyor… 

Ben, aman Anayasa değişmesin diyorum… Adamın biri, beni dövecek… Niye değişmesin? Diye soruyor… Aslında herkesin beklentileri var… Anayasa değişse ne olacak? Herkes hür, özgür, bir vatanda hür ve özgür olarak yaşayacak… Artık bu memlekette kötülükler olmayacak… Çünkü her şey o Anayasa’nın içine konulacak… Kötülükler, fenalıklar ortalıktan kalkacak… Suç işlenmeyecek… birileri cart curt etmeyecek… Öyle mi? 

Diyelim , AKP’ye oy verdik… Ne değişecek… Senin cebine giren para artacak mı? Artacak…diyorsan iyi… Artmayacak ..diyorsan, biraz daha düşünmen gerekecek… 

Diyelim, CHP’ye oy verdin… Seni pişman edecek mi? Bu devleti yürütebilecek mi? Kaç yıldan beri devletin düzeninden uzak… Hem bir de bakıver, CHP’nin alt yapısında neler var? Onlar istenenler mi? 

En iyisi İşçi Partisi , diyenler… O partinin yarısı içerde… (kafa takımı), diğerleri de , neler olacak diye bekliyorlar… çünkü, bu memlekette Sosyalist ideoloji güdenleri arada sırada toplarlar… Bunu herkes biliyor… Ama siz bilir siniz? 

Ben mi ne yapacağım yarın? Düşünüyorum… Artık fazla geç, değil mi diye soracak olursanız, her gün dünyada yeni şeyler oluyor…Diyorum… Bugün Cumhuriyetçi Güç Birliği çıktı ortaya, Yarın Demokrat Güçbirliği, ertesi gün Toplumcular Birliği çıkabilir… Belki ben onu bekliyorum… 

Kolay kolay değişiklik yok; kurtuluş da yok… Umutsuzluk umudu getirir mi, belki bir gün… O günün ne zaman geleceği hiç belli olmaz… Ortada aslan gibi gezenler bir bakıyorsun, bir günde eşekten düşmüşe dönüveriyorlar… Şu Tunus’un, Mısır’ın haline bak… Kim derdi ki, o koca Başkanlar… tabanı yağlayıp kaçacaklar… 

Türkiye’nin geleceğinde ne var? Başkanlık mı, Padişahlık mı? Kim bilebilir? Çünkü bazıları daha çok yetki, daha çok yetki istiyor…Ne yapacaksa? Cumhurbaşkanı ben o kadar yetki istemiyorum, diyor… Cumhurbaşkanı için o kadar yetkiler fazlaymış… Ya Başkanlık için...! 

Diyelim, Seçimler oldu %52 ile AKP kazandı (Allah mı söyletiyor ne?) İş bak… Ondan sonra, Anayasa değişiyor… Başkanlık sistemine geçiliyor… Ve Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Sayın Abdullah Gül yeni Başkanlık için adaylıklarını koyuyorlar… Kim kazanır dersiniz? Sonuç belli mi diyorsunuz? 

Peki, Sayın Recep Tayyip Erdoğan; Sayın Abdullah Gül ve Sunucu Sayın Uğur Dündar Başkanlık için adaylıklarını koysalar ve Referanduma gidilse, kim kazanır ? İşte şeytan aklıma çeşitli sorular sokuyor… Olur mu olur… Bu dünyanın halleri… 

İşte, yani geleceği görmek istiyoruz. Ne olacak. Herkes geçmişe bakıyor… Ben de tersine geleceğe bakmaktan hoşlanıyorum… 

Örneğin, diyelim , Sayın Devlet Bahçeli Başkan olsa ne olur… Bunlar, zayıf da olsa bazı olasılıklar… Dünyada olmaz olmaz deme; olmaz olmaz… 

Oturup düşünüyoruz işte.. Bu memlekette bir Seçim yapılacak mı yapılacak, AKP gelecek mi? Gelecek… Yeni Anayasa için Referanduma gidilecek mi , gidilecek…(Belki de TBMM’nde halledecekler, onu da bilmem) Sonra Başkanlık Rejimi için tartışma olacak mı, olacak… Ne dersiniz, iki yıl sonra Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır, diyorum .. Aksini iddia eden var mı? Bire on koyuyorum… 

Bence her şey biliniyor.. ve oldukça sıkıcı… Biraz sürprizlere ihtiyacımız yok mu? Mesela Sayın Kemal Kılıçtaroğlu Başkan olsa… Olamaz mı? … Niye? Açıkça söyleyemiyor musunuz? O zaman kulağıma fısıldayın… 

Peki, Sayın Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül, Cumhurbaşkanlığından sonra TBMM’nde kalacak mıdır? Elbette diyenler el kaldırsın… aferin bildiniz… Yok, Meclis dışında kalacak diyenler… Bilemediniz..! 

İşte budur… Geleceği görmek… Ya da görememek… 

Geleceği kim bilebilir? Ben mi, diyorsunuz… Zor dostum zor. Atıp, tutturmak o kadar kolay değil… Görüyorsunuz, her zaman birden fazla olasılıklar var da.. Yine de, ne diyeyim bazı şeyler belli gibi mi ne? Haydi hayırlısı…