Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Haziran '14

 
Kategori
Güncel
 

Bu gayrı meşru örgütü kim doğurdu, kim büyüttü?

Bu gayrı meşru örgütü kim doğurdu, kim büyüttü?
 

Görsel alıntı


Irak, Şam, İslam Devleti adlı örgütü ( IŞİD ) kimler doğurdu, anaları, babaları kim, nasıl büyüdüler ve en önemlisi kimler besledi, kimler doyurdu, kimler büyüttü kimler kuşandırdı.

Dünyanın düzenini korummakla görevli Natonun, Birleşmiş Milletlerin, Süper devletlerin görevleri nelerdir. Bunlar ne iş yaparlar. Görevleri gayrı meşru örgütler mi yetiştirmektir?

Efendim, Maliki ağlamış, Esat oynamış, Hasan Ruhani'nin ağzı sulanmış, Tarık El-Haşimi ellerini ovuşturmuş, Obama böyle demiş,  Barzani Aslan kesilmiş, bizim C planımız hazırmış, olmaz ise D planımız devreye girecekmiş, bunların hepsi hava ile cıva. Gayrı meşru çocuk ( IŞİD örgüt lideri ) Ebu Bekir Bağdadi henüz doğarken adını Bağdat koymuş bile. 

Artık Yurtta, Sulh, Cihanda Sulh sözlerinin vakti, zamanı geçti. Dünya su ile ateşin birlikte yaşayamayacağı bir döneme girmiştir. Ateş ile suyun birlikte aynı ocakta kalma zamanı değil.

Suyun ateş karşısında galip gelmesi elzemdir. Bunun için suyun acilen yağmur olup yağması, sonra sele dönmesi daha sonra tufan olup ateşi söndürmesi gerek.

Tarih sayfalarına baktığınızda görülecek ki İsrail devleti de böyle doğdu, böyle büyüdü, sözde devlet oldu. Bu örnekleri çoğaltmak mümkündür.

Dünya düzenini ve dünyada yaşayan canlıların canlarını, mallarını, yaşam haklarını, huzurunu, güvenini korumakla görevli dünya liderleri sizler bu gayrı meşru çocukların doğduğuna muttali olduğunuz anda analarını, babalarını, hatta kan bağı bulunanları araştırmalıydınız. Bu gayrı meşru çocuklar doğdu anda devletlerin kontrolü altına almalıydınız, onları daima gözetleyip denetlemeliydiniz.

Siz dünya liderleri görevlerinizi savsakladınız, ihmallerinizle, dikkatsizliğinizle gayrı meşru çocukların ( örgütün ) büyümesine, güçlenmesine müsaade ettiniz. Gayrı meşru çocuklar büyüdü, reşit oldu, kendilerine benzerleriyle birlikte hareket ederek kendi kural ve kaidelerini yürürlüğe koydular.

Dünyanın düzenini, insanların yaşam hakkını, hukukunu ve huzurunu yok ediyorlar. Kendi kural ve kaidelerini dünya devletlerine kabul ettirmeye çalışıyorlar. Tabiri caiz ise kafa tutuyorlar. 

Hani siz sözde dünyanın düzenini, canlıların can ve mal güvenliğini, huzuru tesis edecektiniz. Meğer siz tatlı rüyalara dalmışsınız, Bütün gayeniz makam, mevki, yetki ve zevk sefa sahibi olmaktan ibaretmiş.  

Bundan sonra artık ahlar, vahlar beyhudedir. Zamanın her anı ve her vakti bir imkân ve nakit iken, siz zamanın vaktini ve nakdini iyi kullanmadınız, iyi değerlendirmediniz, zamanı kötü harcadınız. Zaman hatayı, ihmali, dikkatsizliği ve özensizliği asla kabul etmez.

Bunların ellerindekiler taş değil, sapan değil, sopa değil, birçok ülkede bulunmayan en son model savaş silahlarıdır. Dünya liderleri siz hiç uyanmadınız mı, kim bunları böyle silahlandırdı?

Zaman pişman olmaz, nedamet duymaz,  zamanı geri dönmez. Zaman yıkılan hayallere, kırılan umutlara acımaz. Zaman hayatla birlikte geri dönüşü olmayan yolcudur. İnsan için geçen her an eski zaman, gelen her an yeni bir zaman olur.

Zaman hayatla birlikte var olan ömürden, sağlıktan, huzurdan, mutluluktan sevgiden, ilgiden alır beraberinde götürür. Giden ömrün geri dönmesi, zamanın alıp götürdüklerini geri vermesi mümkün değildir. Dünya liderleri sahi siz nelerle meşguldünüz. Yoksa bana dokunmayan zehirli yılan bin yaşasın rüyasına mı dalmıştınız? Haydi, size tatlı rüyalar.

Anasını, babasını tespit edemediğiniz gayrı meşru örgüt ( IŞİD ) size meydan okuyor. Azmış yaraya merhem gerekmez. Neşter gerek. Vatan evlatları nasıl değerli ise Musul toprakları da o kadar değerlidir. Derin uykudan yeni uyananların sözleri kaygın, gözleri baygın olur.  

 

Kıymetli okurlarımıza saygılar sunuyorum.

Mehmet BURAKGAZİ / MERSİN          

 

 
Toplam blog
: 608
: 2204
Kayıt tarihi
: 12.04.12
 
 

Bingöl'de, Baharın son ayında, ikindi üzeri un ambarı (kiler) arkasında, ebesiz, hemşiresiz, Emin..