Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Eylül '09

 
Kategori
Bayramlar
 

Bu gerçekti

Bu gerçekti
 

“Sevinç günlerimizdir bayramlar... Durup dururken “bugün bayram” diye sevinemeyiz. Sevindiğimiz gün, bizim için bayramdır. Hayatımızda böyle mutlu olduğumuz, heyecan duyduğumuz, sevinçten havalara uçtuğumuz günler vardır değil mi? Aynı duyguları toplum olarak yaşayabildiğimiz günlerdir işte bayramlar... Ramazan bayramınızı bu coşkuyla yaşamanız dileğiyle kutluyor, selam, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.” demiş, Sayın yazarım Ahmet Yılmaz...

Sağolsun varolsun... Bir bayram ancak bu kadar güzel tanımlanabilirdi...

Peşpeşe gelen son acılardan sonra coşkuyla bayram kutlamak oldukça zor. İlginçtir her bayram öncesi derin üzüntüler yaşıyoruz. Herşeye rağmen hayat devam ediyor ve bayramlarımız da hayatın gerçeklerinden biri. Birlik beraberliğin simgesi, dargınların barıştığı coşkunun tavan yaptığı bayramlarımız...

Bayram sözkonusu olduğunda, “Eski Bayramlar” diye başlamak adettendir. Tamam tamam... Adetten olmasa da nasıl “eski bayramlar” demeyelim ki...

Her bayram Rıdvan Amca kırmızı ayakkabılarımı hazırlardı. Ailemizin ayakkabıcısı. Başka renk ayakkabı beğendiremezlerdi bana. Öyle güzellerdi ki... Evin içinde bile giymeye kıyamazdım. Bayram sabahı giymek üzere gece yatarken çizgi filmlerdeki gibi yastığımın kenarına koyar öyle uyurdum.

Bayram sabahı ailenin erkekleri bayram namazına giderdi. Annem büyük bir telaşla bizi erkenden uyandırırdı. Gören de biyere yetişeceğimizi sanır... Bayrama bir hafta kaladan başlanan bayram temizliğinde hızını alamayan annem, ”kızım yavrum evladım hadi üzmeyin beni, bugün bayram... ben odaları süpürürken kalkın da yataklarınızı kapatın” diye ültimatom verirdi.

Ayakkabılarımı giyecek olmanın verdiği hazla hemen fırlardım yataktan. Yatağımı falan da kapatmazdım. Cicilerimi giyer babamın gelmesini beklerdim. Bu arada annem evi toplar kahvaltıyı bile hazırlardı.

Babam gelirken sıcacık börekle gelirdi eve. Şimdi bile burnuma kokusu geldi...

Aklım dağınık... Bunları yazarken yine İzmir düştü aklıma. Evimiz caminin karşısındaydı. Boyozcular, baloncular, çiçekçiler... Bayram çıkışı sokaklarda çiçek satıldığını ilk defa İzmir’de gördüm. Başka yerde de görmedim zaten. Oraya özgü olsa gerek... Boyoz da öyle tabii...

Bu bayramın bir de özelliği var benim için... 5 senedir ilk defa bayramı ailemle sevdiklerimle birlikte kutlayacağım. Neyse, arabeske bağlamayayım hemen...

Sevdiklerinizle sağlıklı mutlu bir bayram geçirmenizi diliyorum.

:) İyi bayramlar. :)))) Bu gerçekti...

http://www.esmakahraman.com/bu-gercekti/

 
Toplam blog
: 1929
: 661
Kayıt tarihi
: 11.11.06
 
 

  Hayatı ciddiye almam, emeği çok ciddiye alırım. Dünyanın en vazgeçilmez üçlüsü; çocuklar, çiçek..