Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Eylül '10

 
Kategori
Güncel
 

Bu haftanın manşetleri altında ezilen haberlere daha yakından bakalım!

Bu haftanın manşetleri altında ezilen haberlere daha yakından bakalım!
 

Haftanın manşetleri altında ezilen gerçek haberler!


Bu haftanın manşetlerinde yeterli etkiyi yaratmadığını düşündüğüm ama önemsenmesi gereken ilk 4 haberi yeniden hatırlatmak ve üzerinde tartışılmasını sağlamak için derledim.

Yorumlarınızı bekliyorum.

4. Fatmagül’ün suçu ne filmi, tecavüzü özendirir mi?

Bu hafta gösterime giren “Fatmagül’ün suçu ne TV filmi halkımızın ilgisini çok çekmiş olmalı ki tecavüz sahnesinin videoları tıklanma rekorlarına doğru gitmektedir...

Filmin ilk çevriminden bu yana 24 yıl geçmiş olmasına rağmen tecavüz, taciz ve şiddet dört nala koşusuna devam ettiğini görüyoruz.

TV ve film endüstrisi tecavüz olgusunu; sadece toplumdaki suça eğilimli insanlara değil, cinselliğe aç toplumun önemli bir kesiminde bile cinselliği yaşamak için bir çözüm gibi sunmaktadır.

Bu filmin manşetlerinin altında ezilen gerçek trajedi ise 11 yaşındaki Öznur Uluişden’in tecavüz edildikten sonra boğularak öldüğü haberiydi.

Türkiye’de tecavüzün suçu 5.5 yıl...

Tekirdağ’da ağabeyinin 13 yaşındaki kızına tecavüz eden maden işçisi Z.K 5, 5 yıl hapis yattıktan sonra serbest bırakılır ardından 16 yaşındaki kendi öz kızına tecavüz ve 42 yaşındaki baldızını da taciz eder. Z.K yeniden hapise gönderilir. Bu haberde haftanın manşetleri altında kalmıştı...

Toplumda saklı bulunan şiddet eğiliminin suçunu Fatmagül’e yüklemek tabii ki adil değil, ama açıkcası bu tip filmleri tekrar tekrar çeviren yapımcıların, topluma hangi mesajı verdiklerini oturup bir düşünmeleri gerekiyor.

3. Hakkari’de minibüs mayına çarptı.

Hain saldırıda aralarında çocukların’da bulunduğu 10 vatandaşımız can verdi.

Patlama yerinde ele geçen deliller ise hedefin yönünü saptırılmaya çalışıldığını işaret etmektedir.

Gene birileri Türkiye üzerinde derin planlar yapmaktadır. Türkiye’nin doğu ucunda olan bu eylem önümüzdeki günler için çok değerli mesajlar içermektedir ve bu mesajların bir an önce ulusal güvenliğimizi güçlendirmek adına deşifre edilmesini bekliyoruz.

2. Anayasa Oylaması

Anayasa refarandurmu yapıldı ve Hayır diyenlerin oyu % 42 ve Evet’ler ise % 58 olarak gerçekleşti.

BDP'nin seçimi boykot ettiği ve MHP'nin güçlü olduğu bölgelerden oy alamadığını düşünür isek, siyasi partilerin bu sonuçların ilk genel seçimlere nasıl yansıyacağını çok iyi analiz edip 2011'e kadar derslerine iyi çalışması gerektiği ortaya çıkmıştır.

1.Basketbol milli takımımıza maddi ve manevi desteğimiz sonsuz!

Hepimiz, Anayasa refarandumundan ziyade Basketbol mili takımımızın başarısına kilitlenmiştik.

Nasıl, Dünya Kupasında 3. olduysak gene bir mucize oldu ve Basketbolda dünya’nın en iyi ikinci takımı olduk.

Bu başarı bu dönemde oynayan basketbolcularımız ve teknik adamlarımızın emeği ile gerçekleşti.

Asıl sorun, bu başarıların sürdürülebilir olup, olamayacağıdır...

Futbol’da bunu sürdüremedik. Baskette de ne yazık ki sürdüremeyeceğimize eminim.

Herşey, alt yapı ve devletin spora yaklaşımı ile alakalıdır.

Brezilya’da her mahallede ve her sokak başında bitr futbol sahası görebilirsiniz.

Sporcu tabandan yetişir ve lig takımlarına kadar bu eğitim devam eder. Başbakanımız, seçim taktiğinden midir yoksa duygusallığından mıdır, basketbolcularımıza bol keseden yüksek bir prim vaat etmiştir.

Ülkemizde gelir dağılımı son derece dengesiz, açlık sınırının ise asgari ücretin üç katı olduğu bir durumda vaad edilen hediyeler toplumda nefret ve tepki uyandırmaktadır.

Başbakanımız, basketbolcularımızın gurur gecesinde şunları söylese ve söylediklerinin takipçisi olsaydı sizce de daha iyi olmaz mıydı?

“ Değerli arkadaşlarım, sizlerin başarısından gurur duyuyoruz. Çok teşekkür ederiz. Tüm Dünya’ya bu başarımızın bir rastlantı olmadığını kanıtlamak için başbakanlık bütçesinden 28 milyon TL’yi gençlik spor bakanlığına aktarıyoruz.

Bu para ile yarından itibaren en küçük köylerimizden başlayarak, irili ufaklı spor kompleksleri yapacağız. Basketbolun öğretildiği okullar inşa edeceğiz. Ve size söz veriyorum tüm bunları 2011 milletvekili seçimlerinden önce tamamlayıp hizmete açacağız. Hizmete açtığımız her tesise 12 dev adam ve tüm teknik ekipte yer alan spor adamlarımızın isimlerini vereceğiz ve sizlerin başarısını sonsuza kadar yaşatacağız.”

Yorumlarınızı bekliyorum...

 
Toplam blog
: 62
: 2308
Kayıt tarihi
: 10.12.09
 
 

Üniversite yıllarında başladığım fotoğraf sanatını iş hayatına atıldığım dönemde geliştirdim. Bir..