- Kategori
- Gündelik Yaşam
Bu ilk
sevimli bir kız ama ben değil
Anılarım diye başladım madem, ilk hatırlayabildiğimden başlayayım, kronolojik sıra mı olur, o günkü haleti ruhiyem mi olur sıralamayı belirleyen bilemem. Yıl 1980, yılbaşı, tüm akrabalar bizde, gırgır, şamata. Tombala oynuyorlar büyükler. Şimdiki teklojik aletler yok, babam eski teyp kasetlerinden birine ortam seslerini herkesten habersiz kaydediyor, ileride dinler, eğlenir, güleriz, hatıra kalır diye. ( o kaset hala bende durur, bazen dinler ağlarım) Ertesi sabah annanem, dedem ve ben (dedemin işyeri Kayseri de imiş o zaman.) Kayseriye gitmek üzere yola çıkıyoruz. İlk torunum, çok seviliyor ve şımartılıyorum, ben de gidecem diye tutturunca, el mecbur yanlarına beni de katmışlar. Bol karlı ve soğuk 2-3 gün geçti, sonra bir polis amca kapımızı çaldı. Dedem yolda kalp krizi geçirmiş ve oracıkta vefat etmiş. Daha 48 yaşında, hayatının en güzel döneminde, beni çok sevip, her istediğimi yapması, alması gerekirken öldü yeşil gözlü devim. 3 kişi gittiğimiz yoldan kırmızı bir dolmuş, üzerine kar yağa yağa yukarda dedemin cenazesi, içinde annanem, ben, babam ve sülalenin erkekleri ile dönerken, hala akrabaların dillerinde hüzünle tekrarlanan şu sözü söylemişim. O saate kadar metanetini koruyan, ağlamayan erkeler bile ağlamış, "Annanne sana şimdi ekmeğini kim alacak"
Not: Kayseri den bir cenaze daha geldi çok uzun yıllar sonra, onunla ilgili anıları da bilahare yazacağım.