Bu konudaki yorumunuz nedir?

Yıllarca Demokrasi diye meydanlara inenler şimdi demokrasiye kaşlarını çatıyorlar.

Çünkü demokrasiyi kendi çarklarını döndüren su olarak görüyorlardı.

Yıllarca özgürlük diye meydanları doldurdular, sokaklarda yürüdüler.

Bugün hangi özgürlük diye soruyorlar.

Kişi hak ve özgürlükleri engellenen onurları kırılanlar yalnız siz miydiniz?

Oysa kim olursa olsun haksızlığa uğrayan herkesin yanında yer almalıydı insan.

İnsan onuru ancak böyle korunabilirdi.

Meğer yalnız bize hep bize mantığıyla hareket edilmiş diye diyerek düşünmekten alamıyorum kendimi.

Sonra evet sonra bugüne kadar takılmadık isim kalmadı.

Hatta evet ben de varım diyenler bile nasibini aldı bu isimlerden.

Kimi göbeğini kaşıdı kimi göbeğinden konuştu.

Kimi bidon kafa dedi.

Vay beee.

"Egemenlik Kayıtsız şartsız milletindir" sözüne bağlılık.
Halkın düşüncesine saygı...
Fakat nerede:..
Meğer Demokrasi hep bir tarafta kalınca iyiymiş.

Biraz da bize verin deyince kıyametleri kopartıyorlar....

Bir de bu taraf ve öteki tarafı çıkarttılar.

Bu taraf aydındı, çağdaştı, ileri görüşlüydü.

Öteki taraf varoştu, karaydı gözlerinde.

Bu taraf konuştu hep öteki taraf savunmada kaldı yıllarca.

Yazılıp çizilenlere konuşulanlara bakınca aydın geçinenlerin karanlığında kalıyor insan.

Yooo bu gerçekler karşısında yani iğne dokundu diye çuvaldıza koşmayın.

Şimdi kıyafet özgürlüğü söz konusu olunca ne bu telaş böyle.

Gitti gidiyor edebiyatı…

Yok efendim notları kırılır, kapıdan çevrilir, ders veremem katlanamam…

İnanın modern dünya bu hallere gülüyor.

Bense acıyarak bakıyorum.

Yakışıyor mu özgür düşünceye?
Yakışıyor mu insan hakları deyince üzerinde titreyenlere!?

Yakışmasını bırakın bağdaşmıyor bile...

Hem sonra biraz daha insaflı olmak gerekmez mi?

Ben bu konularda iyi niyetli düşünen sözünde ve özünde samimi olanları kutluyorum.

Neyse yorum sizin…