Bu ligin şampiyonu...

Herkesin birbirine sorduğu soru: Şampiyon kim olur? Kimse olmaz aslında. Eğer bir şampiyon olacaksa illaki  o da “yalan” olur; bu ligde şampiyonluğu en çok o hak etti. Ligin şampiyonu, rekorlar kitabına girecek türden, kocaman bir “yalan” olur.

Aylardır binbir çeşit hikayenin kuyruğunda geziyoruz. Kimin ne dediği kime güvendiği belirsiz. İçeri girenler, dışarı çıkanlar, bakanlar, başkanlar, baş olamayanlar… Birbirini tutmayan sözlerin tiryakisi, sabah söylediğini akşam unutan adamların “aptalı” olduk.

Şike oldu olmadı, teşvik de sayılmadı…Tekerleme gibi ya da bir ninni… Güzel uyuyoruz uzun süredir. Sorsan herkesin bir fikri var, herkes konuşur en aliminden. Gazeteler yazar, ağalar program yapar, konuya ilişkin kitap bile çıkar. Başkan değiştirmekle sorun çözülseydi keşke; sanırım daha da büyüdü. Kimler geldi kimler geçti şu kısa vadede. Kim bilir daha neler değişir.

Pisliğin içinde bir sezon geçirdik ve nihayet bitiyor. Biterken bile acı veriyor. Son anlarda bile sakin duramıyorlar, sessizce bekleyemiyorlar. Hesapları çok büyük demek ki. Açıklanan kararlar, vazgeçilen yaptırımlar, sahipsiz sorular… “Ne yapılmalı?” sorusu hiç bu kadar çaresiz kalmamıştı. Cidden, şimdi ne yapılabilir ki? Ev pis, duvar pis; elindeki bez, pis oğlu pis! Hadi temizle sıkıysa, hadi parlat kolaysa!

Keşke Murtaza güzel bir gol vuruşu yapsaydı! Tüm kinim Murtaza’ya. O topa vuracaktın Murtaza, o topa vuracaktın! Gol olaydı iyiydi, böyle garip durmazdık; gelen geçen yolculardan acı haber sormazdık. Ah be canım Murtaza; bizi attın ataşa!