Bu müslümanlar bizim müslümanlara benzemiyor-4

Kitap'lı, kitapsız dinlerin ve Peygamberlerin  tüm insanlara ilettikleri mesajın içeriği, insanın bu dünya üzerindeki gerçek yaşamda, fıtratında var olan -genlerinde yazılı olan- yapıdaki saldırgan, bencil, hak tanımaz, çıkarcı, haris, yalancı, iftiracı ve emeksiz kazancı seven... saymakla bitmeyecek olumsuz  yapısını, törpülemek ve çevresine en az zarar vererek yaşamını devam ettirmesini öğretmektir şüphesiz..

Bir yerlere haykırmak isteğimden doğan bu blog yazısının nedeni olan Van depremi ihmalleri ve can kaybına neden olan bizim kültür ve ahlakımızı sorgularken, üzerinden 24 saat geçmeden dünyanın her yerinde nerdeyse bir fırtına, kar, yağmur kadar olağan olması gereken 5,6 büyüklükteki bir sallantının makyajlanmış, boyanmış, plastik kaplamalı bir binanın  kontrol edilmeksizin kullanıma açık bırakılması ile olan yeni can kayıpları, vicdan ve ahlakın bu ülkede  hiç yok bizde kalmadı diyebileceğimiz miktarını haykırmıyor mu?

Van depremi üzerine kaleme aldığım bu yazı üzerinden çok zaman geçmeden bu kez de Soma faciası üzerine İslamiyete olan inancımızla paraya olan inancımızı tartmak zorunda kalmamız ne kadar acı.

Sempatik çağrışımlı, liberal ekonomi adıyla bu zamanda bize yutturulan kapitalizmin "Bırakınız yapsınlar"  mantığının hiç bir dine, hele islamiyete tamamen karşıt bir yaşam anlayışı olduğunu söylemekten neden kaçınır bunca ulema!. Ciklet orucu bozar mı sorusuna cevap arayacaklarına, ölçüsüz  zenginliğin hırsızlıktan başka izahı olmadığını anlatsalar ya!

Dilipak hoca, bizimkileri de bozdu diyor yazılarında; Kapitalizmin tatlı, emeksiz, çalarak, çırparak, sömürerek elde edilen güç afyonunun inançlarına galebe çaldığını itiraf ediyor açıkça, bu yazdıklarıma arka çıkar gibi. Sanki bizimkilerden önce Arap yarımadası petrol zengini şeyhlerinin yaşantılarının bizimkilere örnek olmayacağını varsayarak.

Karamsarlığım; Hz Muhammetin son peygamber, Kuran'ın son kitap oluşu.