Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Ekim '07

 
Kategori
Haber
 

Bu ne küstahlık?

DTP İzmir İl Başkanı Mehmet Bayraktar, düzenlediği basın toplantısında Türk Silahlı Kuvetleri'nin (TSK) Güneydoğu'da düzenlediği operasyonlara son vermesini istemiş.

Ah... Sayın(!) Bayraktar... Yeter ki siz isteyin. Siz muhterem bir insansınız. Ne derseniz o olur. Biz kimiz ki değil mi? Orada ne işimiz var ki, değil mi? Kim ki bu öldürdükleriniz ( ay pardon ölenler )... Ne işleri vardı orda, değil mi? Yolunuzu kesmişler bir de utanmadan. Hatta canlarını feda ettikleri söyleniyor arkadaşları için. Utanmadan yaptıklarına da bir bakın hele... Tı... tı... tı...

"Kürt sorunu demokratik yollarla çözülmelidir. Kuzey Irak'a yapılacak olası sınır ötesi operasyon savaşa hizmet eder. Kürt sorunun çözümü sınır ötesi operasyon değildir. Sınır ötesi operasyon bir anlamda halka karşı savaş açmak anlamına gelecektir.'' demiş zatı muhterem şahıs.

Ne iyi demiş. Ağzından bal damlıyor resmen! Biz de düşünüyorduk kara kara n' apsak da bu mesele kapansa diye. Ama işte bıngıldağımız sizin kadar gelişmemiş, affola! Düşünemiyoruz, n' aparsınız... İyi ki varsınız da bize akıl veriyorsunuz... Siz olmasanız biz ne yapardık. Hem PKK da neymiş, bizim Kürt sorunumuz var. Değil mi? Veriverelim size birkaç şehir, azıcık toprak... Ya da gelin, buyurun siz seçin, beğenin. Bizim aklımız ermez ne de olsa. A, lütfen... Buyurun.......

“Hakkari'de meydana gelen olay bizi derinden etkilemiştir. Türkler'in, Kürtler'in iç çatışmaya sürükleyecek, partimizi hedef gösteren yaklaşımları kınıyoruz. Biz bu topraklarda bin yıldır beraber yaşıyoruz. Bu tip çatışmalar bizi derinden üzmektedir.'' diye devam etmiş sözlerine.

Ah, nasıl üzgünüz, bilemezsiniz efendim. Dedik o kadar Mehmetçiğe; ama dinletemedik. Ben dedim, sordum: "Ne işin var senin orda? Senin mi orası? Bırak gelsin teröristler ( pardon güvercinler ). Ne istiyorsa alsın, gitsin. Ayıp yahu. Çekil git kenarı." dedim dinletemedim. Affınıza sığınıyorum efendim. Bağışlayınız...

Bayraktar, önceki akşam DTP Buca İlçe binasının camlarının kırıldığını, Gaziemir İlçe binasının kurşunlandığını öne sürmüş, “Bu tehlikeli gidişata dur demek için herkesi sorumlu olmaya davet ediyorum. Operasyonların durdurulmasını istiyoruz." demiş.

Vah terbiyesizlere! Ne demek efendim sizlerin malınıza zarar vermek, inlerinizi ( pardon yuvalarınızı ) zindana çevirmek. Hiç merak buyurmayınız. Bizzat kendim ilgilenip cezalandıracağım bu vatanseverleri ( pardon arsızları ).

“Çatışmalar sürerse ocaklara yine ateş düşecektir. Milyonlarca insan bu savaşın rantında beslenmektedir. Savaşın sonucunda 3 bin köy boşaltılmış, bu ailelerin çocukları hırsızlıkla, kapkaççılıkla terbiye edilmektedir. Bizler bu acıların yaşanmasını istemiyoruz. Tek taraflı ateşkes ilan edildikten sonra yaşanan çatışmalar bizi derinden üzmektedir. Bu ülkemiz için kayıptır. Sorunun çözümü için parlamento daha cesur davranmalıdır. Kürt sorunun çözümü cesur ahlaktan geçer. Sorun, TBMM çatısı altında özgür düşünceyle, diyalogla çözülmelidir. Kan, gözyaşı geleceğimizi karartmaktadır. Yaşamını yitiren askerlerin ailelerine başsağlığı diliyoruz.'' diyerek de noktayı koymuş.

Sağ olsun. Başsağlığı dilemiş en azından. Bu ne cesaret, ne yüzsüzlüktür? Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde, bunca gözyaşının, bu yasın ortasında bu sözleri söyleyecek gücü kimden almaktadır bu insanlar? Aklım almıyor. Bizi, Mehmetçiği kınıyormuş!

Ne söylenebilir ki bunun ardından.

Yazıklar olsun!!!

Haber: Milliyet
Foto: my.opera.com

 
Toplam blog
: 12
: 462
Kayıt tarihi
: 07.09.07
 
 

İzmirliyim... Afyon Kocatepe'de Veteriner Hekim olmak için okuyorum. Bir kız kardeşim var. Evli d..