Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Haziran '13

 
Kategori
Dünya
 

Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu

Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu
 

Swoboda ve Kılıçdaroğlu


Mayıs ayında CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Brüksel ziyareti sırasında Başbakan Erdoğan ile Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’a benzeterek  “Esad ile Erdoğan arasında ton farkı var. İkisi de baskıcı, ikisinin medya baskısı var, ikisinin de özel mahkemeleri var. İkisi de medya patronlarına ‘şunu at şunu atma” demişti ve Erdoğanı Esadla kıyaslayınca diplomatik kriz çıkmıştı,  Kılıçdaroğlu’nun bu sözlerine yazılı açıklama ile tepki gösteren Sosyalist Grup Başkanı Hannes Swoboda, “Düzeltme yapmazsan görüşemeyiz” diyerek  görüşmeyi askıya almıştı. Kılıçdaroğlu, Swoboda için “Düşünceye tahammülü yok” demişti.

Swoboda’nın bu sırada Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz ile görüşmesinin ardından Kılıçdaroğlu’na “Esad ile Erdoğan’ı kıyasladığın açıklamanı düzeltirsen görüşebiliriz” mesajını ilettiği öğrenildi. Bunun üzerine Kılıçdaroğlu, Swoboda ile görüşemeden makam odasından ayrılarak kendine aynı katta tahsis edilen makam odasına geçti ve durum değerlendirmesi yaptı. Kılıçdaroğlu, görüşmeyi reddettiği Swoboda için, twitter üzerinden “Düşünceye tahammülü olmayan biriyle konuşmaya çalışmak vakit kaybıdır” dedi. “Esad’ı desteklemedim, Suriye’de barış diyoruz.” Dedi.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun Brüksel'de yaptığı “Erdoğan-Esad” benzetmesi sonrası başlayan CHP-Swoboda geriliminde CHP'den Swoboda'ya çok ağır istifaya davet mektubu gitmişti.

CHP adına Yurtdışı Örgütlenme Koordinatörü Ali Kılıç tarafından kaleme alınan ve Swoboda'ya gönderilen mektup şöyle:"Hannes Swoboda, AP Sosyalist Grubu Başkanı; “Brüksel'de geçtiğimiz hafta yaşanan hadise ve verdiğiniz tepki her şeyden önce Sosyal Demokrat ve Sosyalist düşünceye indirilmiş bir balyozdur ve bıraktığı izler ne acıdır ki uzun yıllar silinmeyecektir. Avrupa Parlamentosu önünde de ifade özgürlüğü geçerli olmalıdır. Türkiye'nin ana muhalefet partisi liderinden sizin istediğiniz yönde bir açıklama yapmasını beklemeniz kendi içinizde yaşadığınız çelişkinin en net örneğidir. Kaldı ki sizin göreviniz de ifade ve düşünce özgürlüğünü korumak ve bunu yaygınlaştırmaktır. Siz ve sizin nezdinizde gerçeklere kulak tıkayan, göz yuman ve gerçekle tanışmak istemeyen kısacası 3 maymunu oynayanlar, Sosyal Demokratlığı ve Sosyalistliği yıldızlı otellerin lobi alanlarına indirgemiş ve ezilenden daha çok ezenin bayrağını sallamaya başlamışlardır. Sosyal Demokrat ve Sosyalist olarak geçmiş karneniz kırıktan öteye geçememiştir. Balkanlarda soykırım yaşanırken, Irak'ta milyonlarca kadına tecavüz edilirken, insanlar katledilirken, çocukların masum hayallerinin silahların gölgesinde son bulurken, Ortadoğu paramparça edilip çıkarlar uğruna halklar birbirine kırdırılırken, emperyalizmin gölgesinde Asya, Afrika ve Ortadoğu'da diktatör sarayları yükselirken, sıcak koltuğunuz size daha cazip geldi.”

Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu'nda 12 Haziranda düzenlenen “Türkiye'deki durum” başlıklı oturumda Gezi direnişi tartışılıyordu. Avrupa Birliği Dışişleri Yüksek Temsilcisi ve Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Catherine Ashton'ın açılışını yaptığı oturumun başında, AP Sosyalist Grup Başkanı Hannes Swoboda söz aldı. Bu kişiyi hatırladınız değil mi?  Swoboda, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Bu Erdoğan değişmez" sözleriyle ilgili, “Bu bir tehdittir” dedi.

"Sayın Erdoğan, Türkiye'yi AB değerlerinden uzaklaştırmak istemiyorsa değişmeli. Başbakan'ın derin devlet yapılarıyla mücadelesinin takdir edilmesi gerekiyor. Ama gösterilerde hem üniformalı polisler hem de sivil polisleri görüyoruz.”

“Demek derin devlet hala burada ve derin devleti kendi kullanıyor. Bu kadar çok gazeteci hapisteyse, bunun demokrasiyle bir ilgisi yoktur. Erdoğan Arap dünyası için rolmodel olmak istiyorsa, değişmek zorundadır. Bu haliyle, Türkiye'nin Avrupa'da yeri yok.”

Swoboda, Twitter hesabından Taksim Gezi Parkı protestolarına yönelik müdahaleleri ve Başbakan Erdoğan’ı daha önce de eleştirmişti. Swoboda, Twitter mesajlarında, önce "Erdoğan güvenlik güçlerinin İstanbul'daki vatandaşlara saldırılarını ve provoke edici projesini durdurmalı," sonra da "Türkiye: Hükümet siyasi projeler ve polis şiddetiyle çatışmalara katkıda bulunmak yerine sosyal barışa katkıda bulunmalı" yazdı.    

Yahu biliyoruz böyle dönek ve çakma, tatlı sucu sosyalistlerden Türkiye’de çok var ama Avrupa’da olması düşündürücü, beklide Swoboda bu nitelikteki Türk sosyalistlerden etkilenmiştir. Bu zat tutarsızlık ve çelişkiler içinde, sosyalist değerlerle rabıtasını kaybetmiş, bayağı yumuşamış hani. Bir ay içinde tavrını değiştiren Swoboda’yı, Kubiye (fırıldak Kubilay Uygun) benzetsek Kubiye haksızlık mı etmiş oluruz yoksa abartmış mı oluruz? Sormak lazım, Swoboda; -senin derdin Sayın Kılıçdaroğlu ile mi idi CHP’ye husumetin mi vardı? Ben bu ifade değişimine başlıktaki Atasözü ile yanıt vermek istiyorum.

Belli ilkeler benimsediği halde, benimsediği bu ilkelerinin tersine davranışlarda ve söylemlerde bulunanlar için söylenen söz ile “Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.” Swoboda efendi.

Nizamettin BİBER 

 
Toplam blog
: 887
: 2743
Kayıt tarihi
: 06.06.12
 
 

Yeni dünya düzensizliğinde insan olmaya çalışan ve okuyarak ne kadar cahil olduğunu gören, olayla..