Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Temmuz '11

 
Kategori
Güncel
 

Bu pirinçten pilav olmaz…

Bu pirinçten pilav olmaz…
 

Seçimler oldu ve sonuçlar belli oldu. Herkes kendine ait yorumları yazdı, çizdi. Bir kısmını okudum. Çok mantıklı yazıları gördüm. Katılıdığım bir çok düşünce sahibini gördüm. Lakin temeline inen çokta insan görmedim. Verilen oylar ve sonuçları ortada. Bu sonuç gerçek doğruya ne kadar yakın. Buna bakan yok. Oy veren insanlara bir anketle soralım. Demokrasi, Anayasa, insan hakları, inanç özgürlüğü nedir şeklinde soru soralım. Acaba yüzde kaçı Anayasa nedir ve Demokrasi nedir kavramlarına doğru cevap verebilecek. Seçim barajı ne olmalı ve nedeni nedir diye sorulara devam edelim. Verilen cevaplardan yüzde kaçı mantık silsilesinde olacaktır. 

Şimdi gelelim oy veren insanların ifadelerine . İnsanlarla seçim sonrası zaman zaman sohbet ettim. Adalet ve Kalkınma Partisine oy veren insanlardan işittiğimi önce yazayım. Önceleri kuyruklar vardı. Şimdi yok. Soruyorsun neden kuyruk vardı ve ne olmuştu. Cevap yok. Bilmediği konuda yorum yapıyor. Alevi ye mi oy vereyim gibi bir savunma. Cumhuriyet Halk Partisi ne oy veren kişiye soruyorsun. Neden tercih ettin. Konu hemen geliyor laikliğe. Milliyetçi Hareket Partisi ne oy verene soruyorsun. Sonuç geliyor. Türk- Kürt konusuna dayanıyor. Hangi partiye oy verirse versin kişilerden tatmin edici, mantık çerçevesinde cevaplar alamadım. Her üç partininde oranları değişik olmakla birlikte doğruları ve yanlışları bana göre vardı. Önemli olan doğruları ve yanlışları aklı selim bir şekilde ayırmaktı. Peki bu ayırımlar bu seçimde yapıldı mı . Bana göre maalesef hayır. 

Burada geliyor bu toplum ne kadar doğruyu ve eğriyi ayırt ediyor konusuna. Bunu bir bakış açısıyla irdeleyelim. Önce televizyonlara bakalım. Neler seyrediyoruz. Evlilik programları, survior, dinsel konularda adeta tek bilir kişi gösteren gibi kişilerin programları, bazı yarışma programları. Şöyle bir baktığınızda zaman israfı için gereken her şey televizyon programların da mevcut. Zaman israfı doğrudur diye bakan tepki göstermeyen bir toplum. Biraz önce kanalların birinde vatandaşa soruyorlardı 22 milyon size çıksa ne yapardınız. Şu an bilmiyorum ama herhalde şans oyunlarından birinde biriken paradan bahsediliyor. Şans oyunlarına bakmadığım için benim maalesef haberim yok. Daha önceki yazılarımda da belirtmiştim. % 90' ı Müslüman olduğunu belirten bir toplum İslamiyette net olan haram kazanç olan şans oyunlarına prim veren bir toplum acaba inancında ne kadar doğru sorusu akla gelir. Haramla helali karıştıran bir toplum inancında ne kadar doğrudur. Ne kadar doğruları görür. 22 milyon liranın oluşmasını sağlayan bu Müslüman topluluktur. Tabi ki burada bu konuda hassas olan helalle haramı karıştırmayan kişileri tenzih ederim. İnanç konusunda yazılacak çok konu var ama burada bu kadar ile yetinelim. Fakat yönetici kadrosu hakkında da bir iki kelam etmekte yarar var. 

Ülkede türban konusunu savunan yöneticiler bu konu inanç konusunda önemlidir derken insanların haram kazanç elde etmelerinde şans oyunlarında ses çıkarmamaları bir başka çelişkiyi oluşturmaz mı. Haram kazançlara yol açılmasında vesile olurken inanç konusunda çelişkiye düşmezler mi. Bunu da insanların vicdanına bırakmak gerek. 

Gelelim toplumun gelişmişlik ölçüsüne. Yaz dönemi geldi. Piknikçiler ortaya çıkacak. Piknik yerlerine baktığımızda bir dolu çöp yığınlarını görürüz. Çevreye atılan bir dolu pislikler. Çevresine saygı duymayan insanlar, acaba kendisine saygı duyabilir mi. Çevre konusuna geldik. Yaklaşık beş ay sonra Kurban Bayramı olacak. İslamiyette çok büyük önemi olan bir konu. Hac görevlerinin yapıldığı , kutsal topraklarda bulunulan dönemin son evresi olan Kurban Bayramı. İslamiyetin neresinde vardır hayvana zulüm etmek. Ülkemde az veya çok bu örnekleri görürüz. Bu eziyeti yapanlar doğruyu ne kadar görebilirler. 

Marmara denizine bir bakalım. Benim çocukluğumda Mudanya da denize girilirdi. Bugün mü asla girilmez. Peki bunu balıklar mı pisletti. Yoksa çevre canavarı olan insanoğlu mu. Kıyı katliamı yapan bu insanlar mı doğruyu görecek. Çeşitli nedenlerle ağaç katliamı ülkemde yaşanır. Ağaçlara kıyan bir can taşıyan canlıyı yok eden insan mı doğruyu görecek. 

Gelelim şehir yaşamına. Alt geçidin üstünden veya üst geçidin altından geçen binlerce insanınolduğunu görürüz. Kurallara bile uymama özelliğini gösteren bu insanlar mı doğruyu görecek. Turizm deriz. Turist gelince ona kıyı şeridinde adeta yiyecek gibi bakan insanları görürüz. Turisti cinsel bir materyal olarak gören insanlar mı doğruyu görecek. Dört kadınla evliliği konuşan İslamiyeti aklı sıra kendine yorumlayan insanlar mı doğruyu görecek. İlericiliği içki sigara içmek, entel dantel konuşmak sanan insanlar mı doğruyu görecek. 

İstersek örnekleri çoğaltabiliriz. Bu kadar çok yanlışı yapan bir toplum acaba seçimde doğru görebildi mi. Parti ayırımı yapmadan söylüyorum, bilinçli oy oranı bana göre çok azdır. Bu seçimin bana göre sonucu bellidir. Kazanan : Bilinçsizlik, Kaybeden : Var mı idi bilemem ama Demokrasi. 

Teşbihte hata olmaz. Pirinçteki taş oranını gördünüz mü. Bu denli taşla dolu pirinçten sizce pilav olur mu. Pilav olsa da taş oranından dolayı yenmez. 

11 

İşte bunun hesabını da bir yerde vereceğiz. Nerede mi: Mahşerde Allah (c.c) huzurunda. Bence bugünden şu sorulacak sorunun hesabını düşünelim.” Neden bu şekilde oy kullandın. ” Orada hesap verilecek gücün ilahi adalet sahibi Alllah( c.c) olduğu unutulmadan. Esenlik içinde kalın… 

www.selcukefendi.com/bu-pirincten-pilav-olmaz sayfasında yayınlanmıştır. 

 
Toplam blog
: 81
: 1191
Kayıt tarihi
: 13.02.11
 
 

Ben kimim? Ben 55 yaşında hekimlik sanatını icra eden bir kişiyim. Adım Selçuk Şensöz. Bugün için..