Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Ocak '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Bu ülkede güvercinler öldürülmez!

Bu ülkede güvercinler öldürülmez!
 

Agos Gazetesi genel yayın yönetmeni ve gazeteci-yazar Hrant Dink uğradığı bir silahlı saldırı sonucu öldürüldü.

Basın günlerdir Hıant Dink’in öldürülmesi olayını işliyor. Bazı televizyon kanallarında olay neredeyse bir aksiyon filmine dönüştürüldü. Abartılı müzikler, canlandırmalar, bir haber sunucusunun "Dostum, arkadaşım!" dediği Hrant Dink’in katilini az sonra açıklayacağına dair haber reklâmı yapması, v.s.v.s.

Diğer taraftan protesto yürüyüşleri ve atılan "Hepimiz Hırantız, Hepimiz Ermeniyiz, Yaşasın Halkların Kardeşliği, Katil Devlet Hesap Verecek, Faşizme Karşı Omuz Omuza" ve benzeri sloganlar…(Protesto yürüyüşlerinde "Hepimiz Türküz" veya "Hepimiz Türk Vatandaşıyız" tarzında sloganlar atılmadı… Protesto yürüyüşlerinde Türk Bayrağı yoktu… )

Yabancı basından kınamalar, İngiliz gazetesinden Ermeni soykırımında ölen "1500001. kurban!" iftiraları, Ermeni lobisinden suçlamalar…

Sanki aynı metin ellerine tutuşturulmuş gibi yayın yapan Türk basını! ..

"Onu Biz Öldürdük, Bu Kurşun Hepimize, Vurulan Türkiye Oldu, Güvercini Vurdular, Kurşunlar Aslında Türkiye’nin Geleceğine Sıkıldı, Eserinizle Övünün".

Kendimiz de dâhil sürekli suçlanan bir Türkiye ve apar topar televizyonlara çıkıp kınama mesajları veren, neredeyse tüm dünyadan özür dileyecek duruma gelmiş veya getirilmiş devletin üst kademe yöneticileri …

Hrant Dink’in eşi Rakel Dink’ten ağır suçlama; "Devlet taşlarının altını temizlesin onu öldürerek kurtulamaz!.."

Hrant Dink’in kızı Sera’dan öfke dolu sözler: "Kanları artık daha mı temiz?!"

Bir anlı şanlı köşe yazarından Cumhurbaşkanı Sezer’e anlamlı davet: "Yarın cenazeye gelmelisiniz Sayın Sezer!"

Suçlanan koskoca bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve âdeta suçlu psikozuna dönüştürülen 70 milyon Türk halkı…

Suçlamalar… Suçlamalar…

***

Hrant Dink neden öldürüldü? Arkasında bir örgüt mü vardı? Cinayet Türkiye’yi karıştırmak veya gündem değiştirmek için mi işlenmişti? Yoksa Ermeni Diasporası mı öldürmüştü?

Bu sorular çoğaltılabilir. Elbette bunların cevabını biz veremeyiz ancak cinayete, yükselen milliyetçilik değerlerinin nedenlerinden bakabiliriz;

• Bazı köşe yazısı yazan gazetecilerin suçladığı gibi Türkiye'de milliyetçiliğin yükselmesinin sebebi Türkler değildir. Son 4 -5 yıldır başta Batılı ülkeler olmak üzere PKK ve Ermeni lobilerinin çalışmaları neticesinde Türk halkının üzerine çok fazla gelinmiştir.
• AKP hükûmetinin teslimiyetçi dış politika izlemesi neticesinde AB kapılarında sürünen, onuru yerlerde gezen bir Türkiye görünümü halkı isyan noktasına getirmiştir.
• Cumhuriyet tarihinde ilk kez Erbil'de Amerikan askerlerince Türk askerinin başına çuval geçirilmiştir ve halk bunu unutmamıştır.
• Neredeyse her gün gelen şehit cenazeleri halkın öfkesini kabartmaktadır.
• Türk halkı "etnik, dinsel ve kültürel" olarak ayırımcılığa sürüklenmektedir.
• Toprakları ve K.Kıbrıs üzerinde oynanan oyunların farkındadır.
• Halkta "Amerika Ne Der, Amerika İzin Vermez, Avrupa Birliği Bizi Almaz, Türkiye’yi ABD ve İsrail Yönetiyor’ tarzında bilinçaltı oluşturulmakta, bunun sonucunda da Türkiye güvensiz ve ürkek bir toplum olma yoluna doğru hızla sürüklenmektedir.
• Bütün bu sayılan olumsuzlukların yanı sıra Bağdat'ta düşen veya düşürülen uçağını ve her konuda atacağı adımını ABD' den sormak zorunda kalan bir yönetim neticesinde halk Milliyetçiliğe, Atatürk'e ve Bayrağına sarılmıştır.
• Batı basınınca Dini'ne ve Peygamberi'ne sürekli bir şekilde hakaret edilen Müslüman Türk halkı bu nedenle dinine de sarılmıştır.
• Halkın hükûmete güveni kalmamıştır.

Suçlamadan önce gerçeklere de bakmak gerek. Büyük şehirlerde özellikle İstanbul’da tepelere, bazı işyerlerine ve pek çok semtlere dikilen dev bayraklar, yükselen milliyetçiliğin boyutunu da gözler önüne sermektedir.
Her gün onlarcası açılan Kuvayi Milliye ve Kemalist sitelerde yayınlanan yazıların dikkate alınması gerekmektedir.
Sağ duyu çağrısı yapılmalı, halka güven telkin edilmelidir. Yoksa Türkiye’nin 80 öncesinde yaşanan kardeş kavgasına bir kez daha sürüklenmesi veya 6-7 Eylül olaylarını tekrar yaşaması işten bile değildir.

301. madde tartışmaya açıktır ancak, düşünce özgürlüğüne sığınarak hiç kimse bir ulusun değerlerine hakaret etme hakkını kendisinde göremez!

Türkiye’de 301. maddeye rağmen alabildiğince düşünce özgürlüğü mevcuttur. Eğer öyle olmasaydı Hrant Dink’in eşi Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni, cinayet işleyen adi bir çete olarak suçlayamazdı (Sözlerini derin üzüntüsüne bağlıyoruz), Orhan Pamuk “Bir milyon Ermeni’yi katlettik!” diyemezdi.

Hrant Dink için bugün saat 07,30’dan itibaren İstanbul’da Mecidiyeköy otobüs duraklarından Halaskargazi Caddesi, Cumhuriyet Caddesi, Taksim Meydanı, Tarlabaşı Bulvarı, Unkapanı Köprüsü, Saraçhane, Atatürk Bulvarı, Yenikapı, Türkeli Caddesi’nden Kumkapı Meryem Ana Kilisesi’nin yer aldığı güzergâh, Zeytinburnu’ndaki Balıklı Ermeni Mezarlığı çevresindeki yollar kapatıldı! İşine gitmek isteyen halk yine perişan oldu.

Erivan’dan ve dünyanın dört bir yanından insanlar cenaze için Türkiye’ye geldi akın akın!

Türkiye sanki suçunu affettirmeye çalışıyor?

Ne suçu, hangi suç?

Hrant Dink bir Türk vatandaşıydı (T.C. Anayasası Madde 66. – Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk'tür ),değerli bir gazeteciydi, bir insan olarak öldürülmesi elbette yanlıştır ve üzücüdür. Neticede Türkiye değerli bir gazetecisini kaybetmiştir. Ancak gerçekleri de göz ardı etmemek gerek.

Irak’ın devrik lideri diktatör, eli kanlı Saddam Hüseyin bile asılırken üzüntü duyan bir halkın yaşadığı bu ülkede güvercinler öldürülmez… Bunu Hırant Dink de çok iyi biliyordu ve son yazısında da belirtmişti.

Hrant Dink’e Allah’tan rahmet, ailesine baş sağlığı diliyoruz. Ve sözlerimizi yineliyoruz;

BU ÜLKEDE GÜVERCİNLER ÖLDÜRÜLMEZ!

 
Toplam blog
: 516
: 1080
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

1955 Ankara doğumluyum. Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi mezunuyum. İstanbul'da uzun yıllar..