Bu yapılanlar insan ayırımıdır!...

Türk halkının işi her gün giderek zorlaşıyor.

Eline her mikrofon geçirişinde birlik beraberlik nutukları atan, Mevlana, Yunus gibi ortak değerleri dilinden düşürmeyenler halk arasında en büyük ayırımcılığı yapıyorlar. En son olarak 2009 un son gününde, yorgun, yenik bir ordunun üzerine son ve öldürücü darbeyi vururcasına yapılan zamlar bu ayırımcılığın göstergesidir.

Ben ve benim gibi sıradan vatandaşın, şehirde yaşayanların, kesesindeki olmayan paraya bile göz dikenler, sanırım bilerek ve isteyerek insanların yarından ümidini kırmaya çalışıyorlar. Allah için başarılı da oluyorlar. Benim gibi olanların kesesinden içine sirayet eden yangın her türlü mazeret maddelerini silip süpürüyor.

Ben şimdi iktidarın yaptığı her işi savunan kalemşorlara sesleniyorum. Hadi şu zamları da bir savunun bakalım. Bilmem kaç yılından şimdiye kadar olan rakamları büyüme, refah diye anlatanlar buyurun yorumlarınızı bekliyorum. Tabii kalemlerinizi kaybetmediyseniz, klavyeleriniz tatile çıkmadıysa.

Bu zamlar, parasal yıkım getirirken yapılan insan ayırımı insanın geleceğe yönelik umutlarını iyice törpülüyor. Şimdi şu ayırımcılıktan biraz bahsedelim. İnsanlar öncelikle ikiye ayrılıyor. Vergi aldıklarınız ve almadıklarınız. 2010 yılına girdik, hala ekonomimizin yarıdan fazlası kayıt dışı. Bu kadar büyük oranda kayıt dışısı olan bir ülkede hükümet en iyimser görüşe göre yönetimi, ekonomiyi bilmiyor demektir. Zira aksini iddia ediyorsa ortada kasıt var demektir.

Bu şekilde ikiye ayırılan insanları daha ufak ve farklı parçalara bölmek lazım değimli? Gelsin dolaylı vergiler. Petrol, sigara, içki, harçlar. Vurun satırı parçalansın insanlar.

Petrol ürünlerine yapılan zamlar herkesi etkiliyor lafı kandırmadan başka bir şey değil. İstanbulda yaşayan bir insanla Hakkaride yaşayan bir insanın petrol ürünlerine yapılan zamdan aynı oranda etkilendiğini söylemek mümkün mü? Sakın şimdi “şehirde yaşamanın bedeli” gibi saçma bir mazeret üretilmesin. Belediyeler o maliyeti gayet güzel tahsil ediyor.

Bu tartışmalı petrol zammı yansımasına payanda olarak da, sigara ve içki zammı gösterilir hep. Neymiş efendim “Kimse sigara ve içki içmesin miş, sağlığa zararlıymış.” Bu lafdan daha büyük bir kandırmacayı hiç duymadım. Bana sigaranın zararından bahseden aklı evvel, yaktığı bedava kötü kömürle tek başına her gün binlerce insanın içtiği sigaradan daha fazla dumanı salıp insanları zehirler. Sorarsanda fakirlik diye ağlaşır. Peki, filitre takmak gibi bir düşüncesi olmayan fabrikaların havaya saldıkları milyonlarca insanın sigara içmesine bedel dumana ne demeli?

Sigara ve içkiye yapılan zamlar tek kelime ile insan ayırımcılığıdır. Tıpkı harçlara yapılan zamlar gibi.

Doğalgaz zamlarındaki mantık da farklı değildir. Önce kendi ülkende üretebileceğin enerjileri yok say. Birilerini zengin etmek adına sistemi getir. İnsanları özendir. Sonrada kullananın boynuna vur satırı. Hükümetin her uygulamasına alkış tutanlar, neden sesiniz çıkmıyor. İşte sayfa. Bu yapılanlar insan ayırımıdır.

Denebilir ki, devletin ihtiyacı var ne yapsın?

Devletin ne yapacağını belirleyen koskoca siyasi partiler var. Bize düşmez. Bize düşen en azından adının başında adalet olan bir iktidardan adalet talep etmektir.

2010-01-01